AŞK NEFRET VE HATALAR

508 49 20
                                    

Cemre hazırladığı masaya son kez baktı. Küçük mutfağının iki kişilik küçük masasında aperitif birkaç atıştırmalık bir uzun mum şarap ve iki kadeh vardı. Arkasına dönüp salonuna baktı. Her şey düzenliydi. Loş sarı ışık, hafif bir müzik ve yaktığı sandal kokulu tütsü ile hazırdı. Kapı çaldığında hemen kapıya koştu. Kapının yanındaki boy aynasından kendine baktı. Vücudunu sımsıkı saran siyah kadife bir elbise giyiyordu. Hafif göğüs dekoltesi, ince beli ve çıplak bacakları ile çekici görünüyordu. Hastanede saçlarını hep topladığı için bu kez açmıştı. Su dalgası ile hareketlendirdiği saçları omuzlarına düşmüştü. Pürüzsüz yüzünde allık, kırmızı bir ruj ve rimelden başka bir şey yoktu. Heyecanlandığını hissetmişti. Pınar'ı görmeyi istiyordu. 

Kapıyı açıp gülümsedi. Pınar tam karşısındaydı ve Cemre'nin adeta dili tutuldu. Kadınlığının zirvesi yaşadığı otuzlarındayken öyle alımlıydı ki Cemre onu öpmemek için kendini zor tutuyordu.Yutkundu elinde şarap ve bir buket çiçekle duran Pınar'ı baştan aşağı süzdü. Diz altına gelen ateş kırmızısı saten elbisesinden dışarı çıkacakmış gibi görünen dolgun göğüsleri Cemre'yi etkisi altına almıştı. Siyah topuklu ayakkabısı ile Cemre'den bir kafa boyu uzamıştı. Bileğindeki takılar, dudağındaki kırmızı ruj, uzunca çektiği göz makyajı, kaşlarına değen kirpikleri ile hazırlamak için uğraştığı belliydi. Cemre Pınar'ın bu kusursuz görüntüsünün yanı sıra kendisi için böylesine çabalamasına da yükselmişti. Eliyle onu içeri davet ederken titrek bir sesle konuştu."Hoşgeldin." hemen boğazını temizledi ve Pınar'ın sıcak etkisinden çıkmaya çalıştı. "Kolay bulabildin mi?" Pınar'ın omuzlarına attığı siyah kabanı nazikçe omuzlarından alıp vestiyere astı. 

"Buldum." diyip gülümsedi ve Cemre'ye dikkatle baktı. Gözleri bir an Cemre'nin göğüslerine kaydığında Cemre de onun kendisini süzdüğünü anladı. "Aç mısın? Yemeğe geçelim istersen.. yani pek bir şey yapamadım ama." dediğinde panikle heyecana kapılmış şekilde konuştu. Pınar Cemre'ye yaklaştı ve işaret parmağını Cemre'nin hızlıca konuşan ağzına bastırıp gözlerine baktı. Pınar ondan uzun kaldığı için Cemre başını kaldırarak onun gözlerine bakıyordu. Bu boy farkı bile Cemre'yi tahrik etmişti.

"Gönderdiğin çiçekler.." Pınar gülümseyerek Cemre'yi izledi. Hala parmağı Cemre'nin dudaklarındaydı. Cemre ise hayranlıkla kendisiyle oynayan Pınar'a bakıyordu. "Çok güzeller." parmağını çekip bu kez dudaklarını Cemre'nin dudaklarına bastırdı. Cemre'nin alt dudağını kendisinin iki dudağı arasına aldığında Cemre Pınar'ın belini sarıp bu öpücüğe karşılık vermek için hamle yaptı. Pınar kendini geri çekerek dudaklarını ayırdı ve Cemre'ye baktı. "Acele etme.. Gece uzun." Cemre'nin çenesini başparmağı ve işaret parmağı ile sıkıştırıp gülümsedi. Masaya doğru yürüdü. Çiçekleri ve şarabı tezgaha bırakıp masayı dikkatle inceledi.

"Bunlar benim için mi?" diye masaya bakarak sorduğunda Cemre de olduğu yerden hareketlendi. "Evet.. Pek bir şey değil ama." Pınar'ın tezgaha koyduğu çiçekleri alıp kokladı ve başını kaldırıp Pınar'a baktı. "Çok güzel kokuyorlar." çiçekleri Pınar'a da koklattı. "Teşekkür ederim." diyerek hareketlendi. Çiçekleri ambalajından çıkarıp vazoya özenle yerleştirip su doldurken Pınar Cemre'nin her hareketini dikkatle izliyordu.

Masaya oturduklarında ikisi de birbirini gözleri ile yiyordu. Cemre kadehlere şarap doldurduktan sonra sandalyede arkasına yaslanıp Pınar'ı izlerken şarabından bir yudum aldı.

"Çok güzel görünüyorsun." dediğinde Pınar gülümsedi. Şarabını yudumladı ve kadehi masaya bırakıp Cemre'ye baktı. "Sen.." derin bir nefes verdi. "Öyle küçüksün ki.." Cemre bu söz anlayamamıştı. İstemsizce kaşları çatıldı. Yaşını mı kast etmişti. Cemre 25 Pınar ise 35 yaşındaydı. Ama Cemre bu yaş farkını pek de umursamıyordu. Pınar'ı bu kast ettiği yaş muhabbetinden çıkarmak için aklına gelen fikri uyguladı. Ayakkabısını çıkarıp masanın altından ayağını Pınar'ın bacaklarına sürterken gözlerini Pınar'ın gözlerinden ayırmıyordu. Ayak parmak uçlarında Pınar'ın pürsüzsüz ve sıcak bacağını hissettiğinde nefesi hızlanmıştı. Pınar da bu dokunuşu beklemediği için şaşkınla ama zevkle Cemre'ye baktı.

AŞK NEFRET VE SEN /g×gHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin