7.BÖLÜM: "GEÇMİŞİN SIZISI"

2.4K 163 177
                                    

Herkese yeni bölümden kocaman merhabalar sevgili çiçekleriiimmm. Geç gelen bir bölüm oldu, sizi beklettiğim için kusura bakmayın, gerçekten fazlası ile hastayım ve bölümü zar zor birirdim.🥲Bölümü atıp uyumaya gidiyorum, şuan herkes uyuyordur büyük bir ihtimalle ehhh ne yapalım sabah gün içinde yada akşam bölümü okursunuz artık.😅 Bol bol yorum yapmayı ve oy vermeyi unutmayın lütfen çiçeklerim bunu her bölümde söylüyorum yine söyleyeceğim kitabımızın öne çıkması sizin yorumlarınıza ve verdiğiniz oylara bağlı. Lütfen emeklerimi görmezden gelmeyin.🥺🤍

Oy sınırı: 60
Yorum Sınırı:80

NOT: Oy ve yorum sınırı dolmadan bölüm gelmeyecektir.😊

Instagram: yildiztozuyazari7Tiktok: yildiztozuyazari7

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


Instagram: yildiztozuyazari7
Tiktok: yildiztozuyazari7

Mayıs 2004 Edirne

Yağmur damlalarının yeri döven sesi pencerelerin ardından içeri sızarken huzurun melodik sessizliği çökmüştü dört duvar arasına. Gri bulutlar kasveti andırıyordu lakin hayatında ilk defa kendini huzurlu ve güvende hisseden küçük kız pencere önüne çökmüş bir şekilde dışarıdan yağan yağmuru izliyordu. Cama vuran damlaların melankolik sesi içerideki sesizliği dağıtıyordu birde genç bir kadının mutfakta narin sesi ile söylediği türkü. Camdan dışarıyı izleyen ışıltılı gözler iki katlı bahçeli evin bahçesini turladı ve en sonunda hafif esen rüzgarla beraber sallanan salıncakta durdu. Yüzünde kocaman bir gülümseme oluşurken yağmurda sallanmanın nasıl bir duygu olduğunu merak etti. Acaba dışarı çıksa annesi çok kızar mıydı? Belki de çakıra sormalıydı? Çakır kabul eder miydi? O kendisinin hiç bir isteğini geri çevirmezdi ki...

Yağmuru severdi ve şimdi hiç olmadığı kadar dışarı çıkmak istiyordu. Yanaklarını şisirerek nefesini verdiğinde kapının çalma sesi gedi, heyecan ile yerinden fırladığında annesi kendisinden önce yetişmiş ve açmıştı kapıyı. Küçük Leyal'in dakikalardır beklediği kişi sonunda gelmişti, küçük adımlar atarak annesi ile sarılan Dilem teyzesine baktıktan sonra ardından yine suratsız bir ifade ile ilerleyen Çakır'ı gördü. Yüzünde kocaman bir gülümseme oluştuğunda çakır gözlü çocuğun çatık kaşları gevşedi ve yüzünde bir yumuşama meydana geldi. Bunu ayakta duran ve onların bu birbirlerine olan hayran dolu bakışlarını izleyen iki genç kadında fark etmişti, bu durum ikisininde tebessüm etmesine neden olmuştu.

"Çakıırrrr!" Diyerek küçük kollarını o yaşına rağmen hayli uzamış olan Artun'un boynuna sardığında küçük Artun düşmemesi için iki kolu ile belinden tuttu. Başına bela almıştı hemde en tatlı olanından.

"Dur ay tenli düşeceksin." Diyerek kızgın bir eda ile söylendi. Canının yanmasını istemiyordu ve Leyal bunu çok kez başaran bir çocuktu. Nasıl oluyordu kimse bilmiyordu lakin sürekli bir sakarlık yaparak kendisine zarar veriyordu.

AHVESHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin