0.9

780 109 40
                                    

Seungmin geldiği bölüm binası ile içeri girip Jisung'un attığı mesaja baktı.

'Üçüncü katta büyük bir atölye var oraya gel"

Başını telefonundan kaldırıp merdivenlerden çıkmaya başladı. Geldiği kat ile etrafına bakınmış atölyenin kapısı gözüne çarparken oraya ilerlemişti.

Başını uzatıp içeriye bakarken onu ilk fark eden Jisung oldu, elini kaldırıp "Buradayız Minnie!" diye seslendi.

Seungmin gülümseyip yanlarına adımladı "Selam!" demesi ile dört genç ona gülümsedi.

"Hoşgeldin güzellik" diyen Changbin onun saçlarını karıştırmış "Yürü git ya" diyerek hızla ondan kaçmıştı Seungmin.

Minho'nun uzattığı kolunun altına girerek "Siz ne yapıyorsunuz?" diye sordu merakla.

"Son ödev için senaryoyu tamamen bitirdik" diyerek elinde ki dosyayı salladı Chan.

"Yuh bakayım" diyen genç ile Minho onu geri çekerek güldü. "Acele etme minik, sende diğerleri ile bittiği zaman göreceksin".

Dudaklarını büzerek kahve saçlıya döndü. "Ama çok merak ettim ki şimdi".

Minho burnunun ucuna vurup "Sabret güzellik, daha heyecanlı olur hem".

"Doğru gerçi" diyen genç ile gülüp önüne döndü. Ödev hakkında konuşmaya devam ederken bir süre sonra sıkılmaya başlayan Seungmin sandalyesinde yayılarak onları dinliyordu.

Minho onun sıkıldığını anlayıp eline fotoğraf makinesini aldı. "Seni çekmemi ister misin köpüş?" demesi ile gözlerini kırpıştırdı Seungmin.

"Neden ben ki?" diye sordu. Omuz silkti "Can sıkıntın geçer hem hadi kalk".

Seungmin gülerek ayağa kalkmış Minho ile atölyenin boydan camın olduğu tarafına geçmişlerdi.

"Nasıl poz vermem gerekiyor ki?" diye sordu. "İstediğin gibi verebilirsin, doğal halini çekmek istiyorum".

Bu sözle ilk fotoğrafı Seungmin gülerken olurken "Ya hemen çekmesene!" diye kızdı.

Minho da kıkırdamış poz veren küçüğünün fotoğrafını çekmişti tekrar.

"Seayon hakkında bir şey sorabilir miyim?" demesi ile ona döndü Seungmin.

"O kızlardan mı hoşlanıyor?" demesi ile duraksadı küçük olan. "Minho" demesi ile gülümsedi burukça kahve saçlı.

"Anlaşılan evet"

Başını salladı küçük olan. "Evet kızlardan hoşlanıyor".

"Bunu biliyordun yani?" demesi ile yutkundu. "Biliyordum" demesiyle "Neden söylemedin ki bana?" diye sordu.

"Çünkü onu gerçekten seviyorsun Minho. Söylemem doğru olandı evet ama bilmiyorum pek fırsat olmadı sanırım".

Kollarını açık cama yasladı. "Ona olan duygularını bitirmen en sağlıklı olanı Minho".

"Bitir dediğinde bitmez Seungmin"

Başını salladı Seungmin, bunu iyi biliyordu. "Biliyorum bitmez ama gerekir. Çünkü sana zarar verir sadece".

"Baştan başlamak mı gerekiyor yani?" demesi ile "Baştan başlamak gerekiyor".

"Daha kötü olursak?"

Omuz silkti "Bunu düşünüp korkaklığa gerek yok belki de tekrar başlayınca daha çok seveceğiz".

Minho hala dışarıyı izleyen bedene baktı. Rüzgar saçlarını uçururken yüzünde bulunan küçük tebessüm ile dışarıyı izliyordu.

Kamerayı kaldırıp küçüğünün fotoğrafını çekti. Seungmin ona dönerken kamerayı indirdi.

"Teşekkürler ederim Seungmin" demesi ile gözlerini kırpıştırdı küçük olan. Başını yana eğip "Um rica ederim" demiş bununla ikiside gülmüştü.

Onları geriden izleyen Jisung yanına gelen Chan'ı fark etmemiş Chan ise aldığı kahvelerin birini gözünün önüne uzatmıştı.

"Ay" diyen kumral saçlı ile güldü. "Nereye daldın böyle" demesi ile omuz silkti. Kahveyi alıp "Teşekkür ederim" demiş Chan yanına oturmuştu.

"Sence" diye söze başladı. Kendisine bakan Chan ile devam etti. "Minho ve Seungmin bir gün beraber mutlu olur mu?" diye sordu.

Herşeyin farkında olan kişinin Chan olduğunu biliyordu. Chan onlara kısa bir bakış atıp. "Birlikte güzel olurlar. Minho biraz gözünü açsa zaten Seungmin'e olan ilgisini görecek".

Jisung bacaklarını kendine çekip "Seungmin'in mutlu olmasını istiyorum" dedi. Gülüşerek sohbet eden ikiliyi izlemek kalbini daha çok acıttı için önüne dönüp kahvesini içti.

Biraz daha atölyede dururken toparlanıp çıkmış diğerleri ile anlaşarak kafeye gitmişlerdi.

Onlardan sonra gelen üç gençte hemen yanlarına otururken "Minhoş bugün harika fotoğraflarımı çekti" diyerek kısa saçlarını savurdu Seungmin.

Minho gülerek onu kolunun altına alıp "Evet flaşa atma mı ister misin?"

"Ay evet" demesi ile burnunu sıkıp arkadaşlarına döndü. "Of bende istiyorum ya, Jeongin sen beni çekersin değil mi?"

Jeongin sevgilisinin saçlarından öpüp "Çekerim tabiki güzelim. O Minho dan daha güzel çekerim".

Hyunjin arkadaşlarına dil çıkarıp sevgilisinin boynuna sarıldı. "Kıskanın sizin sevgilisiniz Yang Jeongin değil"

"Lütfen Seo Changbin var burada" diyen Felix ile gülmüşlerdi. "Ya bak yerim çillerini" diyen Changbin sarışının yüzünü öperken Chan yüzünü buruşturdu.

"Toplu buluşmada yaşamayın aşk"

"Channie kıskandın mı? Sana buluruz ya".

"Ben almayım Felix" demesi ile Felix omuz silkip sevgilisinin kollarının arasına girdi.

"Boşver onu Lix bana buluruz" diyen Seungmin ile "Sana ne oluyor ya?" dedi Minho.

"Ne Minhoş ya sap sap gezip durayım mı?"

Minho burnunun ucuna vurup "Beni gemide neden tek bırakıyorsun hm hm?"

Gıdıklamaya başladığı küçüğü ile Seungmin kahkaha atmış Minho'nun kolları arasında daha küçülmüştü.

"Ya tamam hahaha bırak beni ha of"

Minho gülerek onu bırakmış Seungmin şişirdiği yanaklarıyla "Gıcıksın ya" diye söylenmişti.

Onu tekrar kolunu alan Minho ile kollarını göğsünde birleştirdi. "Tamam kızma minik köpüş" diyerek saçlarına öpücük kondurdu. Kızaran beden ise gülüşünü tutmaya çalışarak önüne döndü.

Felix ise sırıtıp omzundan tuttuğu Seungmin'i kendine çekti. "Seungminim buradan çıktığımız da anlatmak istediğin bir şey var mı?" diyerek kulağına doğru fısıldadı.

Seungmin ise gözlerini kısarak "Gene radarın açık kalmış senin gıcık" demiş Felix ise sırıtıp göz kırpmıştı.

---

Boş bölüm ya

Baysss

Heather // 2min ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin