Ficin oy sınırı aslında 40 ama sizin yeni haberiniz oldu şş
.
"Bugün geç bitiyor değil mi dersin?" diye soran Seungmin ile başını salladı sarışın.
"Öyle ne yazık ki. Gerçi Chanlar ile ortak ders çok da sıkılmam" demesi ile Seungmin gülümsedi.
"Onlarla bu şekilde yakın olman beni çok mutlu ediyor" deme ile Jisung onun saçlarını karıştırdı. "Kafa dengi çocuklar ısındım onlara" dedi.
Saatine bakması ile "Başlayacak birazdan dersim, sende direk yurda geç tamam mı güzelim"
Seungmin oflayarak başını sallamış, Jisung ile beraber oturdukları yerden kalkmıştı. "Görüşürüz o zaman!" demesi ile Jisung da gülüp el salladı.
Jisung da bölüm binasına girmiş, derin yapılacağı sınıfa geçmişti. Hep üçlü oturan arkadaşlarınından bu sefer Minho ve Changbin beraber iken Chan arkalarında kalmıştı.
"Neden ayrı oturdunuz?" diye sorması ile "Ben istedim dedi" Chan.
Jisung merakla ona bakarken önde ki ikili onlarla ilgilenmiyor daha çok kavga ediyorlardı.
"Seninle oturmak istedim" demesi ile sarışın gözlerini kırpıştırdı. "Benimle mi? Noldu ki birden?"
Chan gülüp bileğinden tuttuğu genci sıraya çekti. "Seninle olmak güzel" dedi omuz silkip.
Sıraya oturmaları ile Jisung hafif utangaç bir ifadeyle önüne döndü. Gelen dekan ile de öndeki Minho ve Changbin'in de atışması son bulmuş uzun bir ders onları avuçlarına almıştı.
Dersten sıkılan Minho eline telefonunu alıp gezinmeye başladı. Seungmin'in 'Akşam kütüphane??? Tabiki kabul ediyorsun!' mesajı ile gülümsedi.
Ona cevap verip dekanı dinlemeye devam ederken uzun bir dersin sonunda hepsi sınıftan çıktı.
Seungmin'e çıktığına dair mesaj yazmış, yurda geldiklerinde diğer ikisinden ayrılıp direk kütüphaneye geçmişti.
Her zaman ki masalarına otururken yirmi dakika sonra karşısına tatlı bir gülümsemeyle Seungmin oturdu.
"Naber Minhoş?" demesi ile "İyidir minik? Sen peki yorgun görünüyorsun"
Seungmin'in hafif şiş olan göz altlarını işaret etmiş, Seungmin elini iki yana sallamıştı. "Bişey yok ya, pek uyuyamamıştım sadece" dedi.
Beni sevmeyeceğin aklıma geldiği için ağladım aslında
Minho iç çekip başını salladı "Uyku düzenini ne yapacağız senin" diyerek bilgisayarını çantasından çıkardı.
"Yanımda olsan güzel uyurum" diye mırıldanan Seungmin ile "Bir şey mi dedin?" diye sordu büyüğü.
Seungmin telaşla başını sallayıp "Hayır hayır" dedi. "Ne yapacaksın şimdi?" diye sordu ardından.
"Bir kaç edit işim var" ardından Seungmin'in çıkardığı defterlerine baktı. İç çekip "Yine sonradan not bıraktın değil mi?" diye sordu.
Seungmin şirince gülümseyip "Belki" demişti uzatarak. Minho gülüp başını iki yana salladı.
İkisi önüne dönerken iki saat geçmiş, bir ara Minho ikisine kahve almıştı. Bir süre sonra kafasını masaya koyan genç ile Minho gözlüklerini saçlarına çıkardı.
Elini çenesinin altına koyup bayılmış gibi davranan küçüğünü izleyip güldü. "Temiz hava alalım mı?" diye sorması ile hızla başını kaldırdı Seungmin.
"Harika olur!"
İkisi beraber kütüphaneden çıkıp yurdun bahçesine çıkmıştı. Sakin adımlarla yürürken "Nasılsın peki?" diye sordu Seungmin.
"İyiyim?" demesi ile "Öyle değil ya! Mental olarak, o günden sonra yani"
Ne demek istediğini anlayan Minho güldü. "Gerçekten iyiyim. Evet onu çok sevdim ama olamayacağımızı anladım. Benim için en sağlıklı olanı yaparak da onu unuttum".
"Gerçekten unuttun mu yani?" diye soran küçüğü ile başını salladı. Bugün diğer günlere kıyasla durgun olan küçüğüne baktı "Gerçekten unuttum minik"
Seungmin gülümsedi "Buna sevindim. Sevilmeyi hakkediyorsun sen". Minho onun saçlarını karıştırdı. "Hepimiz öyle minik".
Yürümeye devam ederken "Ama dediğin gibi bazen beni seven birisine odaklanmak gerekiyor. Beni seven benimde onu sevdiğim biri. Bu biraz zor tabi"
Güldüğü sıra Seungmin dudaklarını birbirine bastırdı. Gözleri tekrar dolmuştu. Önden giden büyüğünü izlerken "Beni sevsene o zaman" dedi aniden.
Minho durmuş hala yüzünde olan gülümseme ile küçüğünü dinlemeye başlamıştı.
"Beni sevsene Minho. Beni seven biri istiyorum diyorsun. Ben varım işte! Sevsene ya beni!".
Minho ona döndü. Seungmin ona yaklaşmış, omuzuna vurmuştu. Minik minik göz yaşları yanağından süzülüyordu.
"Sev ya beni! Sevdiğin kişi olmak istedim sadece! Minho neden sevmiyorsun beni!"
Yumruklarını tuttu Minho. "Belki de seviyorumdur" demesi ile Seungmin başını kaldırdı yerden şaşkınlıkla.
Dolu gözleri, kızarmış yüzü ile Minho için çok tatlı gözüküyordu.
"Ne?"
Minho iç çekti. "Yeni sayfa aç, belki daha çok seversin demiştin ya. Ben seninle yeni bir sayfa açmak istiyorum Seungmin. Beni seven biri ile olmak onu sevmek istiyorum"
"Sen ciddi misin?" diye soran küçüğü ile güldü. "Öyleyim minik. Beni öyle bir sev ki yaralarım kapansın, seni öyle bir seveyim ki yaralarında yıldızlar olsun".
Terkar ağlamaya başlayan Seungmin ile onu kendisine çekti. "Üzgünüm seni bu kadar geç gördüğüm için üzgünüm. Hep burnumun dibinde sen vardın ama ben seni yeni gördüm. Üzgünüm bebeğim".
"Seayon'u unutmak istediğim zaman bile yanımda sen vardın. Ben zamanla sana kapıldım, bir anda odak noktam sen oldun. Sürekli seni arıyorum, sesini duymak istiyorum. Kütüphaneye gitmeyi bahane ediyorum. Seungmin büyülüsün galiba ben nasıl böyle oldum".
Güldü küçük olan "Ben galiba şuan rüya görüyorum" deme ile "Tamamen gerçek bebeğim" dedi Minho.
"Beni gerçekten seviyor musun?" diye sordu anında.
"Evet. Belki senin gibi değil çünkü sen gerçekten uzun zamandır seviyorsun beni. Ama seni sevmek istiyorum Seungmin. Sevgine daha çok sevgi katmak istiyorum"
"Sev beni Minho. Ben seninle olmak istiyorum. Yaralarını kapatacağım, kendime öyle bir aşık edeceğim ki başkası ile olamayacaksın".
Minho güldü, küçüğünün ellerini tuttu. "Beni öyle bir sev ki Seungmin ben sadece seni düşünen bir adam olayım. Yaralarımı sar, seninkilere yıldızlar çizeyim. Seungmin beni öyle bir sev ki ben sadece seninle olayım".
Boynuna dolana kollar ile küçüğünün belime sarıldı. "Seni seviyorum Minho"
"Seni çok seveceğim Seungmin"
---
🥺🥺🤏
Baysss
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Heather // 2min ✓
Hayran Kurgu'Sevdiğin kişi olmak istiyorum' "Hala hatırlıyorum Aralık ayının üçünü Senin kazağını giymiştim Bende daha güzel durduğunu söyledin" 2min Changlix Hyunin Chansung