27

64 9 1
                                    

Birden duraksadım ve arkaya baktığımda tüm yaşadıklarımız zihnimde dolaştı o an karar verdim ki benim diğer kalbi oldukça kırılmış tüm aşıklardan tek bir farkım vardı; Jennie'nin doğru kişi olduğundan emin olmam. 

Kim her evrende aşık olduğu kişiyle tanışıp emin olabilirdi ki? hafifçe sırıttığımda ani ruh hali değişimime şaşırmıştı ve şaşkın Jennie dünyadaki en tatlı şeylerden biriydi. 

"Buldum."

Yanağımdaki elini tuttum  ve çekiştirmeye başladım. "Lisa ne buldun ve nereye gidiyoruz anlamadım?" 

"Eğer farklı bir Lisa olsa ne yapacağını buldum, bana gidiyoruz ayrıca." 

"Hera ne olacak?" Sesindeki sinirli tonu hissettiğimde hoşuma gitmişti çünkü kıskanç bir kedi gibiydi ve benden bundan hoşlanmıştım. Ergen değildim ama böyle tatlı kıskanması hoştu.

"Halledeceğim." diğer elimle telefonu çıkarıp Rose'a mesaj attım. "Hera'yı evine yolla kıza lütfen nazik davran ve benim için şaraplarından birini hediye et. Lütfen onun suçu yok iyi davran ona. Jennie ve ben evime gidiyoruz soru sorma arama yazma ve sakın evime gelme ben söyleyene kadar Rose." 

Sonunda benim arabanın yanına geldiğimizde anahtarı ceketimin cebinde olduğu için kendime teşekkür ettim içimden, mutluydum. "Evinde ne yapacağız?" Kapısını açtığımda garipseyerek bindi. Bende ön koltuğuma oturdu ve arabayı çalıştırdım. "Bedenlerimizi barıştırma ritüeli yapacağız." kemerini ben takarken kıkırdadı ve söylendi. "Sen bu tür işleri biliyor musun?" kemerini taktığım için ona doğru eğilmiştim ve çenesine bir öpücük kondurdum. Bunu yaptığımda utangaç ve şaşkınca gülümseyerek koltuğa dayandı hafifçe. 

"Benim bildiğim tarzda yapacağız." kendimi de sağlama aldıktan sonra ona bakıp arabayı çalıştırdım.

Yine çekeleştirerek onu eve soktum. "Bana evlenmeden olmaz sözünü hatırlıyor musun?" dalga geçerek söylediğim için gözlerini devirdi ve onayladı. "Evet?"

"O gerçekçi bir düşünce miydi Jennie hanım?" 

"Hayır." Sırıttım ve ceketimi çıkarttım. "O zaman ritüel için uygun ortam sağlandı." 

"Anlamadım." Ona yaklaştım ve saçını kulağının arkasına sıkıştırdım, bana gözlerini kırpıştırarak bakıyordu dudakları hafif aralıktı ve o an Jennie'nin dünyadaki en güzel şey olduğunu kanıtladım. "Bu dudaklarına hak ettiği öpücüğü nasıl verebilirim Jennie?" utangaçça gülümsedi ve dudaklarıma kısa bir bakış attı. "Beni öperek." 

"I ıhım." kaşları hafifçe çatıldı. "Seni ve dudaklarını sömürerek olabilir." Cevap vermesine fırsat vermeden dudaklarına yapıştım. Alt dudağını hafifçe ısırırken onun üstündeki montu da çıkarmıştı. Sıra üst dudağını emmekteydi ve dudağına her ne sürdüyse kokusu beni daha da çıldırtmıştı. 

Islandığımı henüz bile kolaylıkla hissedebiliyorken onunda kendi ıslaklığını hissettiğinden emin olmak için giydiği taytın üstünden kızlığına baskı uyguladım. Anında dudakları benden uzaklaşıp inlediğinde çenesinden göğüsüne kadar öpücükler bıraktım ve tişörtümü çıkardım. 

Odama doğru öpüşerek giderken ondan bir an olsun uzak kalmamam gerektiğini fark ettim. Birden uzaklaştığında soru sorarcasına güzel gözlerine baktım. "Ben ilk kez böyle bir şey yapacağım istersen öğrenip gelebilirim Lisa." tek kaşım havaya kalktı Başta söylediği şey kulağa komik gelse de düşününde karnım kasıldı. "Saçmalama Jennie dil mi öğreneceksin pratik yaparak."

"Ama-" onu susturarak dudaklarına uzun bir öpücük kondurdum ve sesli bir şekilde ayrıldık. "Yapman gereken tek şey beni öpmek ve güzel inlemelerini bana sunmak Jennie." 

-



psykhe-JENLISAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin