1-19

109 10 20
                                    


Birkaç saattir Rose'un sanat fakültesine gelmiş, içerideki dersin bitmesini bekliyordum. Ama Rose için değil. Aklıma bir önceki evrenlerde Jennie'nin, birinde resimler yaptığı ve duvarlara astığımız gelmişti, gülümsedim memnuniyetle. Sonuncusunda bu yeteneği vardı ayrıca çok iyi anlaştığımız ve zengin olduğumuz bir evrendi. Umarım onun daha iyi versiyonunu yaşardık. 

"Ah merhaba yine siz." beklemediğim ses tonuyla gülümsemem yüzümde dondu tam olarak arkamdaydı ve ben onun içeride, hocasıyla derste olmasını bekliyordum. "Merhaba." arkamı döndüm ve gülümsemeye çalıştım. "Siz derse girmediniz mi?" asistan olduğunu söylemişti ama hangi derste olduğunu söylememişti. Kırdığım potla yanağımın içini ısırırken yüzüm kızarmıştı. "Ah hayır. Sevgilimin çıkarttığı sorunlarla uğraşıyordum." Bu sefer yüzüm kıskançlıktan muhtemelen kızaracaktı. İçimdeki mutluluk salgılayan tüm hormonlar ve diğer her şey negatif bir etki yaratmaya başlamıştı bile. 

Bir şey söylemeyip koşarak uzaklaşmak istiyordum ama çok mümkün değildi. "Bir sorun mu var?" sesim bir önceki tonuma göre oldukça soğuk ve mesafeli çıkmıştı. Lisa, ne bekliyordun ki?

"Sorun ne demek ki?" güldü sinirle. "Bir türlü bitmeyen kavgalardan mı başlayayım yoksa bana davranışlarının saçmalığından mı, kızın ne kadar olgunluktan uzak olmasından mı?" Benim için iki iyi nokta vardı, bir sevgilisi kızdı, iki araları kötüydü.

Tamam buna sevinmem belki etik ve normal değildi ama Jennie anladığım kadarıyla benim ruh eşimdi zaten. "İstersen anlatabilirsin kahve içebiliriz." Kapıya ufak bir bakış attı. "Sen kimi bekliyordun ki?" 

"Arkadaşımı bekliyordum ama çok sıkıldım." Güldü. "Evet dersin bitmesine 1 saat var daha çünkü hoca tüm öğrencilerin çizimi beğenmemiş ve çöpe atmış." Rose sinirden kızarmıştır şu an, bunu düşünüp keyifle sırıttım. "O zaman bir şeyler içmeye gidebiliriz? Okulun hemen karşısında iyi bir kafe var?" 

Beni onaylayarak biraz kenara çekildi. "Mekanı bilen hanımefendi önden buyrun." Tanrım bu kadar tatlı olmamalıydı zaten canım onu öpmeyi oldukça fazla istiyordu. Gülümseyip önden ilerlerken dudaklarının konuşurken girdiği şekillerin bile nasıl beni çıldırttığını ve çıldırtabileceğini düşündüm ve bu kızın benim üstümdeki gücü, ürkütücü olmaya başlamıştı artık. 

-

Yolculuk sessiz ve kısaydı, siparişleri verdik, bekleyiş yine sessizdi, bu canımı sıkmıştı. Parmaklarımla oynamayı bırakıp yeni gelmiş kahveleri düzelttim masadaki. "Düzen takıntın mı var?" şaşkınlıkla kaşlarımı havaya kaldırdım ve ona baktım. "Iıı, hayır. Ben sadece ortam çok sessiz ve gerildim." gülümsediğimde o da genişçe gülümsedi. "Açık sözlü olman hoş, LaLisa." ismimi onun ağzından duymayı o kadar çok özlemiştim ki. "İsminle hitap etmemde bir sorun yok dimi?" hızlıca kafamı salladım. "İstediğini diyebilirsin."

Ne garip bir cümleydi ama. 

"Sanki biz seninle daha önce tanışmışız gibi hissediyorum ama Kore'ye bile yeni geldim. Daha önce Yeni Zelanda veya New York'ta bulundun mı?"  İşte bu sözler gülümsememin ve gözlerimin içinin parlamasının sebebiydi. 

Sohbetimiz uzun süre güzel gidecek gibiydi. 

"Hayır sadece Tayland ve Ottawa'da kaldım birkaç yıl." 

-Jennie'den-

"Az kalsın Lisa anlıyordu, diğer evrenlerde neden onun arkadaşı değil de basit bir tanıdığı olduğumu sormuştu, çok korkuyorum anlamasından." sıkıntıyla ensemi kaşıdım. "Çok fazla sürmez umarım ruhumun iyileşmesi." Jisoo kafasını olumsuz anlamda salladı, ve ben daha çok gerilmiştim, koltuğa kendimi attım. "Ya ona aşık olursan?" bakışlarım yavaşça Jisoo'nun yüzünden gezindi. "Ona aşık olamam, sadece ruhum onun bana verdiği aşk ile yenilenir, Tanrı aşkına ben bir şifacıyım." 

Jisoo dudağını ısırdı. "Nasıl bir şifacı hastalanır diye düşünüyorsun değil mi?" üzgün bir şekilde odayı terk ettiğinde gözlerimi kısarak arkasından baktım. O da haklıydı, Lisa iyi birisiydi ve arkadaş olma hikayesine kendini çok kaptırmıştı ama ben Lisa ile sevgili olmazdım, ruhumu onun aşkı ile dinlendirip besleyip, güçlenip topraklarıma geri dönmem gerekiyordu.  Kapı tekrardan açıldığında şaşkınca yüzüne baktım. "Ve bir daha sakın bana ne yapacağını söylemeden hareket etme, okula geldiğini gördüğümde az kalsın dilim tutulacaktı. 

-

Jennie'yi özel biri olarak düşünebilirsiniz, hikayede çok fazla kurgu unsuru olduğu zaten belliydi ama Jennie ve Jisoo doğaüstü güçleri hisleri ve görevleri olan insanlar gerçek evrende Rose'ta, zaten bu şekilde olmadan Rose'un Lisa'yı evrenden evrene dolaştırması mümkün değildi. 

 

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
psykhe-JENLISAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin