psykhe-JENLISA

1 8

Tamam bunu yapmamam gerekirdi ama kendimi tutamadım ve dudaklarını kendi dudaklarımla buluşturdum. Başta hafif ve seviyeli olan bu öpücük Jennie'nin inlemesi ve dudaklarını açmasıyla masum ve saygılı olmaktan çıkmıştı. Dilim onun dilini okşadığında ikimiz de inledik ve elleri saç diplerime gitti.

Bu öpüşme evrendeki her şeyi unutturabilecek güçteydi, tıpkı ilki gibi mesela, ben kendimi ve onun başka versiyonumun bir sevgilisi olduğunu unutmuştum.

Ama Lisa, Lisaydı.

Yavaşça tişörtünden içeri belindeki ellerimi soktum. Vücudu titrerken yavaşça belini sıkıp onu daha çok kasıklarımın üstüne bastırdım ve artık durmam gerektiğini fark ettim, yoksa birazdan hiç kontrol edemeyecektim kendimi. "Jennie dur." dudaklarımı uzaklaştırıp anlımı onun anlına dayadım ve gülümseyişini izledim.

O mutluydu ben mutluydum.

Nefes alışverişlerimizin bir süre düzelmesini bekledik, alkol onun kokusunu gizleyememişti ve Jennie'nin kokusu bu hayatta sakinleştiri etkisi olan bir şeydi ve net bu etkisi vardı. "Seni istiyorum." fısıltısı aklımı neredeyse başımdan alacaktı belini sertçe, okşayarak sıktım. "Jennie bugün olmaz konuşmamız lazım."

Çünkü uyuduğum zaman bu Lisa gidecek ve bu işi çözmem gerek bu haldeyken.

"Tamam." morali bozuk bir şekilde kabul etmiş ve kucağımdan kalkmıştı, o masaya adımlarken bir süre daha sakin kalmak için yerde oturdum. "Kahve yapacağım Lisa tabii kalkarsan." tripli sesini duyunca gülümsedim. "Senin etkinden çıkmak kolay değil bayan Kim." onun da gülümsediğini biliyordum ne ara bu kadar çok alıştım farkında değildim ama onun var olduğu farklı evrenlerde yaşaybilirdim, kendi hayatıma dönmeye çok hevesli değildim, sayılmazdım....

"Deden neden bize karşı?"

Su ısınırken bana yavaşça döndü ve baktı. "Senden işten çıkmanı söyledi ve istedi. Eğer benimle birlikte olursan diye. Ama bunu tabii ki kabul etmedin çünkü- tam bir kariyer insanısın." sinirle güldü. Bunda farklı bir sebep olmalıydı kaşlarımı çattım. "Ayrıca bana da eğer senle buna devam edersem işten atacağını seni ve bir daha bu sektörde iş bulmaman için elinden geleni yapacağını söyledi, bunak." Normalde bunları tabii ki asıl Lisa biliyordu ama alkollü olan Jennie'nin şanslıyım ki çenesi açılmıştı ve konuşuyordu sorularımın garipliğini fark etmeden.

"Tekrardan bunları neden anlattırıyorsun canımın acıması için mi?" kaşlarını hafifçe çatmıştı ve kahve tozunu bardaklara koyuyordu. "Hay çeneme." söylendim kendime.

Ama uymayan şey ben, doğrusu asıl Lisa bu kızı seviyordu. Nereden bildiğimi sormayan bu his, tanıdıktı, benim önceki versiyonum olan Lisa gibi.

O gece kahvelerimizi içtik ve Jennie uyuyana kadar yanında bekledim. Aslında Tayland'a gitmek mantıklı değildi bu yüzden bir yol bulmalıydım. Kariyer için Jennie'den vazgeçeceğimi sanmıyordum. İç çektim ve melekler gibi uyuyan yanımdaki kediye baktım, alt dudağı öne doğru çıkmış ve yüzünde masum bir ifade vardı. Gülümsedim ve yanağını öpüp masadaki not kağıtlarından alıp ufak bir not yazdım. "Eve gidip birkaç eşyamı alıp geleceğim, korkma ve bir şey olursa ara beni. """"

Eve geldiğimde odama girdim ve iş veya borsa ile alakalı notları es geçerek bir şey bulmayı umdum.

Küçük çekmecedeki çiçekli bir ajandayı gördüm, işle alakalı olanlar tek renkti genelde. Hızla açtım ve tahmin ettiğim gibi bazı notlar vardı. "Amma not tutmayı seviyormuşsunuz." aklıma benimde tuttuğum gelince hafifçe sırıttım.

Bugün köpek bakmak için hayvan barınağına gittim ama istediğim boyutta olan köpek bulamadım, cins aramıyorum tabii ki ama bu apartmanda büyük köpek bakılamaz.

Köpek almaktan vazgeçtim ve balık aldım.

Hayretle kaşlarım havaya kalktı ve güldüm alayla. "Ne kadar saçma bir tercih değişimi, solunum yolu olan veya 4 ayaklı bir hayvan olsaydı bari."

İş yerinden terfi bekliyorum. Rose'dan gerçekten nefret ediyorum sürekli patrona yanaşmaya çalışan sürtüğün teki, boş .

Güldüm. "Haklısın Lisa. Acaba hangi patron umarım büyük olan gözüne yatmıştır sürtük Rose seni."

Bay kim bugün önüme bir kağıt parçası attı. Bu kağıtta Jennie ile beraber olursam diye bir sözleşmeden bahsediyor, o kadar berbat ve küçük hissettim ki ben kendimi. Gururumu bu kadar kaybedemem, onu çok seviyorum ama Jennie'nin de hayatını ve kariyerini belirleyeceğini söyledi bunu ilk ona sonra kendime yapamam her şey neden bu kadar zor? Aşk zaten yeterince zor değil mi, bir de iş yerindeki problemler bunaldığımı hissediyorum.

"Tabii ya." derin bir nefes aldım ve tek meselenin kariyer olmadığını anladım.

Jennie gitti, bitmiş hissediyorum. O benden önce vazgeçti.

"Veya ona da senin gururun konusunda baskı yapıldı." ayağa kalktım ve telefondan 'Bay Kim' yazısını aradım, bulunca numarayı tuşladım ve yutkundum.