BÖLÜM 1¦

6.4K 133 32
                                    




Başlama tarihinizi alayım...

Hisler önemlidir, bazen küçük yalanlar getirdiği gibi bazen de kimsesiz kalpleri canlandırabilir.

Hisler önemlidir, bazen küçük yalanlar getirdiği gibi bazen de kimsesiz kalpleri canlandırabilir

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

ATEŞİN KIRIK GÖLGESİ

🍷

BÖLÜM 1¦

ZAMANDA KAYBOLMUŞ SEREMONİ

Yılbaşı Gecesi...

Saye'den;

Gecenin kimsesiz, yalnız ve huzursuz nefesinde yazıldı benim kaderim.

Adımı andı karanlık kuyu; Çekti beni içine, kimse feryatlarımı duymadı. Hiçbir insanoğlu kırık camların arasına sızan gölgeyi görmedi, onun yerine parlaklığıyla dünyayı istila eden güneşin emirlerini dinledi. Bu hikâyedeki masumlar gecenin sonsuzluğuna sığınırken kalpleri karamış bedenler aydınlığın lekeli yandaşı oldu.

Bu düzene karşı çıkanlar ise; suçlu sayıldı...

Ben, o suçlulardan biriyim.

Şimdi ise düştüğüm bir oyunun içinde kördüğüm olmuş bilmecelerle ilerlemeye çalışıyorum.

Üstümde ki pahalı kıyafetin eleganlığı, yüzümde ki makyajın ağırlığı ve ayaklarımı acıtan düzeyde uzun topuklu ayakkabılarla sahnedeydim.

Etraf da olan bakışlarımın keskinliği belli oluyordu, bunu saklayamazdım duygularımı belirtmek her halükarda benim için garipti. Bana doğru gelen adamla derin bir nefes aldım onu tanıyorum, Bu kararsızlıkla bu âlemde tutunamazdım.

"Merhaba Saye?" yanıma gelerek bistroya elinde ki şampanya kadehini bıraktı.

Sinan Şah.

Öfkemi en usta sanatımla sakladım, gözlerimi birkaç saniye için kapattım bu adamı sevmiyordum, hatta onu öldürmek istiyordum ancak zihnimde canlanan kanlı sahnelerle başımı iki yana sallayıp karşımda ki adama döndüm." Merhaba Sinan Bey." hata yapmamam lazımdı.

"Bey mi? Aramızda ki bu resmiyeti kaldırmıştık tekrardan." dedi sahte bir tavırla.

"Anlamadım, ne zaman?" elimden geldiğince bu adamı konuşturmam lazımdı.

Sözlerimle şiddetli bir kahkaha savurdu ve bu kahkahanın altında ki alayı hissettim. "Bacağıma kurşun sıkıp, o aptal ölüm aletini boynuma sararak başımı gövdemden ayıracaktın o zaman fazla samimiydik, ben beyleri / hanımları kaldırdık sanıyordum." ellerini masaya koyup başını yüzüme yaklaştırarak kurmuştu bu cümleyi.

Yutkundum, bunu bilmemeliydi. Bilinci kapanmıştı, hatırlamaması gerekiyordu!

"Yoksa hatırlamıyor musun? Saye." 'Saye' de farklı bir ima vardı.

ATEŞİN KIRIK GÖLGESİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin