~Umay'ın Yolculuğu;
17 yaşındaki Umay, iki yıl önce hastanede karıştırıldığını ve gerçek ailesini bulduğunu öğrenir. Ancak bu yeni hayatında da huzur bulamaz; bir iftira nedeniyle ailesi tarafından evden atılır. Umay, cebinde kalan son parayla İstan...
Aklımdan çıkmıyor... Aklım çıkıyor ama O çıkmıyor.
•Oğuz Atay•
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
"KAÇIRILMA"
Keyifli Okumalarrrrr
"ŞEREFSİZ İTLER BU YAPTIĞINIZ YANINIZA KALMAYACAK DUYDUNUZ MU BENİ" dedi.
Karanlık timi ise şaşkındı. Çünkü arabadan inen kişi umaydan başkası değildi. Kurt timinin komutanı ise yani Ateş de umayı yıllar sonra görmenin hem şaşkınlığını hem de onun burada ne işi olduğunu düşünüyordu.
Niye olacak salak kaçırılmış çünkü.
İki tim de vakit kaybetmeden mevzi aldılar. Bulundukları yer mazıdağıydı.
Çok fazla saklanacak yerleri yoktu mevzi alacak alanları kısıtlıydı. Krt timinin komutanı olan Ateş "atış emrini" vermesiyle bir anda ortalık toz dumana karışmıştı. Umay ise çığlık atıp yere eğildi. Aras koruma ateşi isteyip koşarak umayın yanına doğru ilerlemeye başladı.
İki tim de yüzbaşı Aras için koruma ateşi açıp ikisini de korumaya başladılar.
Aras umayın yanına gelince hızlıca kolundan tuttuğu gibi kayalığın arkasına geçti.
Etraftaki bir kaç terör unsuru umay ve arasın olduğu kayalığı hedef almış gerisi ise etrafta gözükmeyen askerlere rastgele sıkmaya çalışıyordu. Aras umayın elini çözüp kafasını korkmaması için göğsüne bastırdı. Çünkü biliyordu ki umay silah seslerinden korkup atak geçirdiğini.
Bunu ise o gün köye gittiklerinde umayın bayıldığı zaman öğrenmişti doktordan. Umay ise sessizce silah seslerinin bitmesini istiyordu.
Aras umayla konuşmaya çalışıyordu ama umay bir türlü tepki vermiyor ve konuşmuyordu yaptığı tek şey sadece titremekti.
"Umay bak bana güzelim hadi duyuyor musun beni" dedi aras hafif bir endişeyle.
Umay cevap vermek istemişti ama konuşamıyordu sanki dili tutulmuştu.
Etraftaki terör unsuru bir süre sonra bitince Aras bayılan umayı kucağına almış ilerliyordu. Ateş ise baygın kardeşine bakıp sessizce yutkundu. Ona dokunmak sarılmak istiyordu fakat bir türlü cesaret edemiyordu buna.
Aras ise kucağında umay ile birlikte helikopter alanına doğru hızlı adımlarla ilerliyordu. Arkasından ise timi geliyordu. İki timde helikopter alanına gelince yukarıdan gelen sesle oraya baktılar. Onlar için gönderilen helikopter iniş yapıyordu. Aras tek dizinin üstüne çöküp umayı rüzgardan korumak için tek koluyla yüzüne doğru tuttu toz toprak gelmesin diye.
