7.

14.1K 315 32
                                    









Gözlerim şaşkınlıktan kocam olmuştu Barışın bu hareketine. Bu çocuğun ciddi anlamda sıkıntıları vardı.  Sırıtarak iki eliyle belimden tutup beni kapıya yasladı, aramızda sıfır mesafe bırakacak şekilde bana yaklaştı.

"Naber gece perisi?"

"Senin bu beni her gördüğünde sıkıştırmalarını ne yapacağız Barış?"

"Peki bizim bu tesadüfi karşılaşmalarımızı ne yapacağız?"

"Tesadüf?"

Gülerek bana biraz daha yaklaştı.

"Yemin ederim bu seferki benim planım değildi."

Gözleri dudaklarıma kaydığında, alt dudağını ısırdı. Bu sahnenin devamını biliyorum ben, ama artık buna bir son vermemiz gerekiyor.

"Gözlerini ve ellerini üzerimden çek Barış. Buna daha fazla devam edemem."

Anlamaz şekilde kaşlarını çattı.

"O ne demek."

Lavaboda çok oyalanırsak şüphelenecekler için hemen çıkmamız gerekiyor.

"Gecenin sonunda yeniden yalnız kalırsak uzun uzun anlatırım, şimdi içeri geçsek iyi olur."

Bunu söylediğim an ellerinin baskısı azaldı. Barıştan uzaklaşıp lavaboya doğru yaklaştım. Ellerimi iyice yıkayıp havluyla kuruladım. Bu süre boyunca gözleri hep üzerimdeydi.

Baksın, hoşuma gidiyor. Diğer kızlar gibi elim ayağım bir birine dolanmaz aksine daha fazla cesur hissederim, çünkü bana bakılması hoşuma gidiyor.

Kenarda durduğu için kolayca kapının kilidini açıp dışarı çıktım. Arkamdan geliyordu, adım seslerinden anladım.

"Gecenin sonunda seni odama çıkarıcam ve bana ne söylemek istediğini anlatacaksın. Duydun mu gece perisi?"

"Sen önce beni bir odana çıkarda, gerisi kolay."

Tekrar salona girdiğimizde annemler çoktan masaya oturmuş, koyu bir sohbete başlamışlardı. Barış ve ben de karşılıklı gelecek şekillerde oturmuştuk.

Hasan amca başta oturmuştu, onun hemen sağ tarafında Suna teyze oturmuştu. Suna teyzenin yanında ise Barış. Babam diğer baş köşede oturmuş, sağ tarafında annem ile de ben. Yani masanın bir ucunda onlar diğer ucunda ise biz oturmuştuk.

Yemeklerimizi yemeğe başladığımızda arada sohbete Barış ve bende katılıyorduk. Masanın altından bacaklarını bacaklarıma sürtmese bu daha kolay olurdu tabiki.

"E Helencim sen ne yapıyorsun?"

"Pek bir şey yapmıyorum aslında Suna teyze, okullar kapandı zaten. Sadece arada piyano çalıyorum o da kafa dağıtmak için."

"Ben de hep piyano çalmak istemişimdir ama hiç çalamadım. Anlamıyorum ne kadar ders alsamda."

"Küçüklüğümden beri eğitim almama rağmen bazen ben de notaları karıştırıyorum."

"Çok güzel. Peki ne olmak istediğine karar verdin mi?"

Derin bir nefes alıp çatal bıçağımı tabağıma bıraktım, suyumdan yudumlayıp sorusunu cevapladım.

"Aslında bakarsan hala ne istediğimi bilmiyorum."

"Çok kafaya takma bulursun."

Gülümseyip yemeğime geri döndüm.

Annem Barış'a yönelik konuşmaya başladı.

"Barış, canım sen neler yapıyorsun?"

"Her genç ne yapıyorsa ben de aynısını yapıyorum Pınar hanım."

"Barış bu aralar sık sık gelip gitmeye başladı biliyormuşum Pınar."

"Aa öyle mi? Çok yakınırdım hiç gelmiyor diye, ne güzel işte."

Suna teyzenin söyledikleri üzerine Barışa baktım, sırıtıyordu alttan alttan. Biliyorum benim için sık sık geliyordu. Bunun farkındalığı ile ben de gülümsedim.

Sonunda yemek faslı bittiğinde, masadan kalkıp kanepelere ilerledik. Oturduğumuzdan beri Barışın gözleri hep bacaklarıma kayıyor, dişlerini sıkıyor. Ona beni öpmesine izin vermediğim için çok sinirliydi.

En sonunda dayanamamış olacakki ayağa kalktı. O ayağa kalktığı an herkesin gözleri ona döndü.

"Bu sıkıcı sohbetinize katlanamayacağım bu yüzden odama çıkıyorum izninizle."

Suna teyze kaşları çatık vaziyette oğluna baktı.

"Oğlum çok ayıp."

Babam konuşmaya başladığında Barışın gözleri bana döndü.

"Bırak Suna genç o daha, tabi sıkılır bizim konularımızla."

"Helen hadi seninde sıkıldığının farkındayım, genç genç takılalım biz odamda."

Anneme baktım ilk önce ne söyleyecek diye. Gözleriyle onay verdiğinde ben de ayağa kalktım. 

"İzninizle."

Barış arkasını dönüp yürümeye başladığında ben de onu takip ettim. İkinci kata çıktığında sağdan ilk kapıya doğru yaklaştı. Kapıyı açıp içeri geçtiğinde benimde geçmemi bekledi. İçeri geçtiğimde kapıyı kapatıp kilitledi. Kaçacağım sanki amk kapıyı neden kilitliyorsun.

Ben odanın ortasında durmuş onu izlerken, yavaş adımlarla bana yaklaşıp tam karşımda durdu.

"Şimdi söyle bakalım seni öpmeme izin vermediğin o mantıklı nedenini."












Seviliyorsunuz.

Hız Tutkusu +18Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin