Yeni bölümle selamlar! Daha fazla bekletmek istemediğim için uzun bir bölüm yazamadım ama umarım seveceğiniz bir bölüm olur. Oylayıp yorum yapmayı unutmayın , iyi okumalar 🫶🫶 .
.
"Kabul ediyoruz. Yapmamız gereken nedir?"
"Sizden müdürü takip etmenizi istiyorum. Vaktiniz oldukça, fırsat buldukça hareketlerine dikkat edin hatta mümkünse konuşmalarını dinleyin. Yani şüpheli herhangi bir şey aramanız gerekiyor. Bir şey fark ettiğiniz anda bana haber vereceksiniz. Eğer bunları yapabilirseniz, müdürün odasına, eşyalarına bu gibi şeylere bakmanızı isteyeceğim sizden. Okulda olduğunuz içim sizden müdürü istiyorum çünkü bende o sırada katil ve cinayetlerle ilgili şeylere bakacağım. Müdürün araştırması biterse veya çoğu şeye ulaşırsak beraber bakacağız diğer olaylara." Sakince onu dinlemiştik.
Bizden gerçekten bir şey istemişti bu sefer. Artık bizde bu olay için gerçek bir şeyler yapabilecektik. Bizim de bir faydamız olacaktı.
"Hâlâ istiyor musunuz? Bu işte benimle gerçekten ilerlemek istiyor musunuz?"
"Hep yardım etmek istemiştik zaten. Sonunda bizde bu olayla ilgilenebileceğiz. Neden daha önce istemedin ki?"
"Hazır mısınız veya bunlarla başa çıkabilecek misiniz bunları görmek istedim Aras ve görüyorum ki ben size söylemeden de bir şeyler öğrenebiliyorsunuz. Artık sizde bunda görev alabilirsiniz."
Hızla başımı salladım ve konuştum. "Biz zaten en başından beri bunu bekliyorduk Aras'ın dediği gibi. Her tarzda görevi yapabiliriz."
"Tamam o halde, dediğim gibi ilk işiniz müdürün bir şey yapıp yapmadığını öğrenmek olsun. Sonra diğer şeyler üzerine beraber gideceğiz. Bakarsınız bazı olayların olduğu yerlere beraber bakarız."
"Ben bir şey daha sormak istiyorum." Diyerek Koray'a baktım.
"Tabi Duru sor."
"Dedektifliği neden bıraktın? Bırakmışsın ama hâlâ böyle bir şeyi araştırıyorsun. Şu an yaptığın bir meslek ya da... Özel hayatına girmek istemem ama merak ettim."
"Sorun değil, sorularınızı cevaplamak için buradayım. Öncelikle ilk soruna cevap vereyim. Dedektifliği bırakmam artık benim için şart olmuştu. Zorundaydım ve kendi tercihlerimin verdiği bir zorunluluktu. Şu an belirli bir mesleğim yok ama ticaretle uğraşıyorum gibi düşünün."
"Anladım, teşekkürler." Diye onayladım onu.
Bir süre daha konuşmuştuk. Normal konulardan konuşup arada da olaylarla ilgili konuştuktan sonra saatin epey ilerlediğini fark etmiştik.
"Gençler, saat geç oldu. Bu saatte buralar pek iyi değil sizin için. İsterseniz sizi eve bırakayım."
Aras'a baktım. Onaylarcasına gözlerini kırptı. "Uğraştırmış olacağız ama..."
"Yok be Aras ne uğraştırması, sorun olmaz. Garajda arabam var. İnelim."
"Teşekkür ederiz."
Odadan çıkıp merdivenlerden indik. Giriş kata indiğimizde merdivenin arkasına gittik. O sırada merdiven altında bir kapı olduğunu fark ettim. O kapıyı açınca aşağıya inen bir merdiven vardı. Oradan indikten sonra iki arabanın rahatça sığdığı ve üstüne geniş bir alanın arttığı bir garaj vardı.
"Burada mı yaşıyorsun?" diye sordum arabaya ilerlerken.
"Hayır. Evim bu şehirde ama fazla uzakta. Burası benim böyle işleri daha rahat halledebildiğim bir yer. Uzun süre kalırsam diye mutfak ve banyo da var. Diğer odalardan ikisi o şekilde."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Lise Draması
Novela Juvenil"Ayrılmak yok." Diye tekrar ettim onun gibi gülümseyerek. Bakışları dudağıma indiğinde yüzünde ciddi bir ifade oluşmuştu. Yavaşça boynuma yakın bir yere geldi elleri ve orada durdu. Hızlanan kalbim nefeslerimi de düzensizleştirmişti. Kesik nefesler...