~21

255 16 5
                                    

Keyifli okumalar demeden önce yorum ve oy hatırlatması yapmaya geldimm. Bölüm bitince yıldıza basmayı ve okurken satır aralarında yorumlarınızı belirtmeyi ihmal etmeyin lütfenn..

Son kısımda sizler gibi bende biraz şaşırmış olabilirim. Efsun'un söyledikleri hakkında siz ne düşünüyorsunuz? Yorumlarda ayriyeten belirtirseniz çok mutlu olurumm.

Sizi çok seviyorum♡

                                                                                     ◇

Bir insanı kendisi yapan hatıralarıdır, derlerdi. Sevdiğimiz insanlar, güldüğümüz anılar, ağladığımız günler. Bunların hepsi yaşantımızın artık olmazsa olmazı haline gelmiş durumlarıdır. O günler hiç yaşanmasaydı hatırlayacak hiç anımız olmazdı. Benim şu an hiçbir şeyi hatırlamadığım gibi...

Annem olduğunu söyleyen kadına neden uyanır uyanmaz sarılmamıştım? Yüzünde maske olan yabancı onu tanımadığım için neden o kadar çok üzülmüştü?

Odada tek başıma yatarken düşündüğüm şeyler bunlardı. Doktorun açıklamasına göre vücumda ki zehrin bir etkisiydi bu. Hemşire serumu kontrol ettikten sonra odadan çıktı. İlk uyandığım gün gördüğüm kalabalık yerini sakinliğe bırakmıştı. Kapı usulca açılırken içeriye Alp girdi. İsimlerini öğrenmiştim. Hepsinin yakınlık derecesini bilemesem de isimlerini biliyordum.

"Bugün eve gideceğiz abla," dedi yorgun görüntüsüne rağmen neşeyle çıkan sesiyle. Şırnak da yaşadığımı söylemişlerdi, hatırladığım bir evim olmasa da günler sonra buradan çıkacağım için mutluydum. Onun sevincine karşılık gülümseyerek cevap verdim. Sevimli bir yapısı vardı. Onu ilk gördüğüm günden beri sevecen bir hali vardı. Kapı çaldığında Alp yan tarafa geçerek gelenlere baktı.

Yaşına rağmen genç duran bir çiftti gelen. Kadın saçlarını ensesinde toplamışken adam gözlüklerini aşağı kaydırarak yüzüne daha ciddi bir hava katmıştı.

"Efsun kızım," dedi yanıma oturan kadın. Yanıma geldiğinde incelediğim yüzü beni üzmüştü. Makyajla kapatmaya çalıştığı göz altları, ağlamaktan kızarmış gözleri vardı. Eşi omzuna elini koyup güç vermeye çalışır gibi sıvazladı.

"Geçmiş olsun kızım," dedi adam gülümserken. Başımı sallayarak teşekkür ettiğimde yüzümde ki merak ifadesini anlamış gibi ciddileşti adam.

"Bizi tanımamış olabilirsin, bu çok normal. Biz Ulaş Selim'in anne ve babasıyız."

Ulaş Selim...

Daha önce duyduğum bir isme çok benziyordu. Alp'in varlığını yeni hatırlamış gibi bakışlarımı ona çevirdim.

"Ulaş abi senin erkek arkadaşındı abla."

Yanımda oturan kadının ismi Şirindi. Birkaç dakika önce kendini tanıtmıştı. Kontrol edemediği göz yaşları yanağına süzülürken odadan çıktı. Adının kemal olduğunu öğrendiğim adam tekrar geçmiş olsun dileyerek odadan çıktı. Alp ile tekrardan baş başa kaldığımızda yan tarafta ki sandalyeye oturdu.

"Artık değil mi? Gelmedi mi buraya?"

Alp'in gözleri bir anlığına uzak bir noktaya daldı. Baktığı yerden film şeridi gibi bir şeyler geçmiş gibi duruyordu.

"Şehit oldu abla. Aylar oldu artık."

Ulaş Selim, erkek arkadaşımdı. Aylar önce şehit olmuştu. Alp'in anlattıklarını düşünürken kalbimin sıkıştığını hissettim. Nasıl dayanmıştım o acıya? Herkes çok üzüldü dediğine göre sevilen biriydi.

EfsunHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin