1.BÖLÜM: YÜREKTEKİ UMUT

24.4K 565 82
                                    

Başlama tarihi alayım lütfenn;

Bölümdeki kürtce şarkı ve anlamı multimedyada:))

1.BÖLÜM

YÜREKTEKİ UMUT◇

Odamın Penceresinin kenarında oturmuş ellerimi bacaklarıma sarmış oturuyordum Mardinin ıssız sokaklarındaki soluk ışıklarına bakıyordum bazı evlerin ışığı yanıyorken bazı evler karanlığa gömülmüştü kim bilir o dört duvarlar arasında ne acılar ne çaresizlikler yasanıyordu.

Sahi her dört duvara ev diyebilir miydik?

Dört duvarı olan her yer ev miydi?

Değildi.

Bazı evler vardır her ne kadar dört duvarı bir çatısı olsa dahi soğuktur üşürdünüz bazı dört duvarlarda vardır ki içinizi ıstırdı belki ev soğuktur ama siz üşümezdiniz.

Ben üşüyordum hiç olmadığı kadar 10 senedir hep üşüyordum.

Kafamdaki düşünceler ile birlikte göz yaşlarım ve dilimdeki bir şarkının sessiz mırıltısı odamın duvarlarına çarpıyordu.

Sessizdim her zamanki gibi hem dilimdeki hem de gözümdeki yaşla sessizce dışarıyı izliyordum düşünceler kafamın içinde sinsi bir yılan misali dolanıp duruyordu.

Ax û eman, êş û derdê vê dinyayê
Çendî ez kuştim
Çendî ez kirime vê belayê

Şarkı sözleri ağzımdan çıktıkça içim yanıyordu.

Yorulmuştum ağlayışlarım gibi şarkı sözlerı dudaklarımın arasından sessiz bir fısıltı gibi akıp gidiyordu.

gözyaşlarımın sessizliğinde boğuldukça boğuluyordum.

Ölmüyordum sadece çırpınıyordum.

Çi dinyake pûç û vala
Ax eman, eman eman

Atamadığım çığlıklarım dilimdeki şarkıda zehir gibi akıyordu.

Bilirdim, bu şarkıyla zehrim akmasa içimde birikip beni öldürüp süründürecekti.

Brîndar kirim
Ez pîr kirim vê zeriyê
Hişê min dibir
Gava ew çû wê bêriyê

Kaderin yazgısı acımasızca beni bu hayatta yerden yere savuruyordu.

Amcam büyük bir aşiretten biriyle evleneceğimi söyledi adamın eşi vefat etmiş 48 yaşında eşinin ölümünden hemen sonra bir evlilik daha yapmış evlendiği kadının üzerine kuma gidecekmişim bunu duyunca kanım dondu damarlarımda korku kol gezdi. Ölürdüm de yapamazdım.

Hayat her zamanki gibi oyunu süründürmekten yana kullandı.

Karşı çıktığımda ise bana gösterdiği şiddet ile yine susmayı öğretti. Ben zaten hep susardım bu öğretilmişti bana.

Evîndar im
Dîtina te ji min re keder e
Hêvîdar im
Dilê min tu bibî ji xwe re

Şarkıyı söyledikçe dudağımdaki yara sızlıyordu.

'Şirketimizin geleceği için' demişti.

Şirketinin geleceği için beni yakmayı göze almıştı.

Ben daha 19 yaşındayım diye haykırdım bu gerçeğin kulaklarından yankılanmasını utanmalarını istedim.

'19 sene bakıp büyütmüşüz turşunu mu kurucaz' dediklerinde ise haykırışlarıma sağır olduklarını anladım.

HEWİDAR | DÜZENLENECEKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin