Merhabaaa ben geldimmm bugün iki bölüm atmayı düşünüyorum birkaç saat arayla haberiniz olsunnn.💫
Bir dee bugün size özel bir şarkı buldum çok bilindik olmadığından dolayı dinleyip yorumlarsanız da çok mutlu olurumm.😘
Bulut'un fotoğrafını da sizlerle paylaşacağım ilerleyen süreçte keyifli okumalarrr.💖
~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~
"Teşekkür ederim. Annem bir tanecik aşk kadınımdır benim onu dünyalara değişmem. Ne yaparsam da az kalır onun için." Dedim ve sözlerime Ebru'nun bana sıraladığı soruları cevaplamakla devam ettim. "Bizim sokaktan dümdüz yürüdüğümüzde karşımıza bir okul çıkıyor. Hatta sizin evden gözüküyordur ortaokul orası sanırım yaşıtız. Ama ben maalesef ki yurt dışından geldiğim için okul konusunda pek adapte olamadığım için biraz geç kalmış olabilirim. Şuan 8. Sınıfa gidiyorum." Dememle birlikte Ebrudaki buruklukla birlikte gözlerinin parladığını da görüyordum. Heyecanla "Yaa ben de okul konusunda çok şanssızdım bazı sağlık problemlerinden dolayı neyse bu konulara girmekten pek hoşlanmıyorum. Seninle aynı okulda okuyacak olmak beni mutlu etti Bulut. Umarım aynı sınıfa düşeriz birbirimize yardımcı olacağımızdan eminim." Diyerek oturduğu yerden kalktı. Sözlerine cevap olarak "Tabii ki elimden geldiğince yardımcı olmaya çalışırım fakat aynı sınıfta olmazsak iletişim konusunda nasıl haberleşeceğimizden pek emin değilim." Derken Ebru'nun yine gülümsediğini gördüm "Merak etme annen numaranı bana vermişti. Mesaj atıyorum bana ulaşmak istersen yazabilir ya da arayabilirsin Bulut yarın görüşürüz. " dediğinde odadan son bir bakış atarak çıktığını gördüm.
Telefonuma baktığımda gerçekten de bir numaradan mesaj geldiğini görmüştüm. Kilidi açıp whatsapp'a girdim.
Telefonun ekranına boş boş bakıyordum. Neden başka bir mesaj yazmak yerine "maviş" yazmayı tercih etmişti yoksa annem bunuda mı Ebruya anlatmıştı? Gerçekten aklımda çok deli sorular dönüp duruyordu. Bu arada maviş kelimesi beni çok utandırıyor. Bu kelimeye karşı garip bir his oluşuyor her söylendiğinde.
Annemin bu yaptığı karşısında da donup kalmıştım tam bu sırada dışarıdan Ebru'nun "Görüşürüz Bulut" diyerek el salladığını gördüm. Ne demek istediğini ya da ne yapmaya çalıştığını anlamamıştım. Balkondan odama geçip bilgisayarımın açma tuşuna bastım. Bilgisayar açılana kadar da annemle birlikte babamı konuşmak için odadan çıktım. Yatak odasından sesler geliyordu. Kapıyı araladığımda annemin bir takım kağıtları okuyarak bir şeyler aradığını gördüm. Odaya doğru adım attığım sırada annemin paniklediğini ve elinin ayağına dolaştığını gördüm. Bu durum karşısında kaşlarım çatılmış ki annem derin bir nefes alarak "korkuttun beni Bulut neden sessiz sessiz geliyorsun yüreğim ağzıma geldi." diyerek konuyu kapatmaya çalışırken kağıtları görmemem için ortadan kaldırmakla meşguldü. Şüphelendiğimi fark etmiş olmalıydı. Yanına doğru yaklaştığımda gözlerini sildiğini fark ettim. Tekrar ağlamıştı. "İyi misin anne? Bir sorun mu var? Babam yine iş konusu yüzünden mi sinirliydi yoksa bilmediğim başka bir konu mu var? Ayrıca o kağıtları neden sakladığını öğrenebilir miyim anneciğim." Dedim sert bir ses tonuyla. Annemin ağlaması beni gerçekten de sinir ediyordu.
Annem cevap vermeden eliyle oturduğu yatağa yanına gelmemi işaret etti ve "otur oğlum sakin oluyoruz" Dedi. Bir cevap beklediğim için sakinliğimi sağlayıp kafa salladım yüzüne bakıyordum. Anlatacak gibi durmuyordu. Yüzüne bakmaya devam ettiğimi fark edip en sonunda dayanamayıp konuşmaya başlamıştı. "Bak oğlum babanın işi bu günlerde çok yoğun ve stresli ilerliyor. Bunun sende farkındasındır. Bize işinden bahsetmiyor olsa bile ister istemez yansıtıyor olabilir. Evet bu çok yanlış bir davranış diyeceksin biliyorum oğlum ama sen merak etme ben babanla konuşup halledeceğim kağıtlar da annemden babamdan kalma mektuplar biliyorsun" Dedi. Sözlerini bitirdiğinde acımtırak bir gülümsemeyle yüzümü okşuyordu.
Annemin sözleri içimi biraz rahatlatmıştı. Ama hala tam olarak emin olamamıştım. Daha önce de galeride sorunlar ortaya çıkmıştı fakat babamın hiç bu kadar tepki gösterdiğini görmemiştim. Düşünceli gözüküyor olmalıydım ki annem omzumu okşayıp gülümseyerek "konuşacağım" kelimesini tekrarlamıştı. Anneme güveniyordum ve aklının bir de bende kalmasını istemiyordum bu sebepten dolayı ben de gülümseyerek "tamam" diyip sarılmıştık. Annemin bu sözlerinin beni rahatlatma sebebi babamın annemin söylediği sözün üzerine söz söyleyememesinden kaynaklanıyordu. Bir nevi korktuğunu düşünüyordum. Bunun nedenini daha önce hiç sorgulamamıştım ama bu olay sayesinde de dikkatimi çeken bir konu haline gelmişti benim için...
_________________________________________
Eveeeeet bu bölümün de sonuna gelmiş bulunmaktayız bölümlerin uzunluğunu nasıl buluyorsunuz merak ediyorum bu konu hakkında yorum yaparsanız mutlu olurumm.
Bölüm hakkında düşüncelerinizi de belirtirseniz çok çok mutlu olurumm
😘💖
ŞİMDİ OKUDUĞUN
-BU SEN DEĞİLSİN-《İmkansız Aşklar》
Genç KurguYaşanmış olan bir hayatın aslında hiç var olmamış bir hayat olduğunu anlatan bir karakter. Bu hikayesinde kendi dünyasında yaşadıklarını bizlere anlatıyor fakat olanlar aslında hiç yaşanmamış.