bu içtiğim kaçıncı kadehti bilmiyorum ama masanın üstündeki şişenin dibi gözükmüştü.
Kendimde değildim öyle oturmuş dirseklerimi masaya dayamış duruyordum.
Şişeyi kafama diktikden sonra kahkaha attım. Kafamın içi çok boş hissediyordum.
Merdivenden adım sesleri gelince o tarafa baktım. Tae geliyordu. Üstüne giydiği siyah tişört ve aynı renk eşofman ile çok havalı gözüküyordu.
Mutfağa geldiğin de bir bana bir de yanımda ki boş şişeye baktı. Ben elimi tekrar şişeye uzatacağım sıra hemen elimden şişeyi aldı ve çöpe attı.
Ama daha bitirmemiştim ki. Dudaklarımı bükerek ona bakmaya başladım.
"Sana sadece bir kadeh iç demiştim değilmiş!"
Bağırmasıyla gözümden yaşlar akmaya başladı ve sesli bir şekilde ağlamaya başladım.
"A-ama tadı bir süre sonra çok hoş gelmeye başladı. Bende içtim neden bana bağırıyorsun!"
Diyip daha fazla ağlamaya başladım.
Gelip yüzümü elleri arasına aldı.
"Tama bak bağırmıyorum sana. Şuan çok sarhoşsun. Gel seni odana götüreyim."
Dediğinde bende ayağa kalktım. Ama kalkmam başım dönmesi bir olmuştu. Tam düşeceğim sıra tae belimden tuttu.
Bunu yapması ile daha fazla yakınlaşmıştık.
"Buradan bakınca çok yakışıklı duruyorsun"
Bunu dememle şaşırmıştı. Fakat sonra sarhoş olduğum aklına gelince gülümsemişti.
"İnsanlar sarhoş olunca genelde gerçekleri söylüyor. Yoksa benim ne kadar yakışıklı olduğumu hep kendine mi söylüyorsun"
"Evet yakışıklısın. Ama bende güzelim değil mi?"
Kelimeleri doğru düzgün telaffuz bile edemiyordum. Beni anladığından bile pek emin değildim.
Bir süre cevap vermediğinde tekrar gözlerim dolmaya başladı.
"Güzel değilim dimi ben"
Dedim ve tekrar bağırarak ağlayacağım sıra
"Hayır sende çok güzelsin"
Dedi. Ben de tekrar gülümsedim. Sonra kollarını benden ayırdı bende ona tutunarak yürümeye başladım.
"Hangi odaya gideceğiz"
"Bodrumda ki odana"
Dedikten sonra sanki söylememesi gereken bir şeyi söylemiş gibi bana bakmaya başladı.
"HAYIR GİTMİYECEM BEN ORAYA. KARANLIKTAN KORKUYORUM orası çok korkunç"
"Senin yerin orası yn"
Dedi ve beni belimden itmeye başladı.
Hızla onu ittim ve koşar adımlarla salona koştum. Tabi koşmak denirse sarsak adımlarla yürümeye çalışıyordum.
Hemen bir koltuğun arkasına geçtim.
"Oraya gitmeyeceğim."
Dedim ve kollari önümde bağlayıp dudağımı sarkıttım ve çatık kaşlarla ona bakmaya başladım.
"Tamam gel üst kata çıkaracağım seni"
"Hayır yalan söylüyorsun"
"Yalan söylemiyorum yn, gel oraya götürmeyeceğim seni."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Mafya KİM TAE
RandomBu hayatta gerçek anlamda kimsesiz olan ve çok acı tramvalara maruz kalan yn ve onu intikam için kaçırılan kim tae. Merak ettiysen devamı kitapta...
