İki ay sonra
Jimin gerginlikten evde duramadığı için annesine haber verdikten sonra Jungkook'un yanına çıkmaya karar vermişti.
Ama Jungkook yeni arabasını teslim almaya gittiği için evde değildi.
Neyse ki Jimin için bir anahtar çıkartmış ve evin anahtarını ona da vermişti.
Bugün üniversiteye yerleşme sonuçları açıklanacaktı ve sabahtan beri sürekli siteye girip kontrol ediyordu. Sonucun az çok ne olacağını tahmin edebiliyordu ama yine de heyecanlıydı.
Jungkook ile oluşturdukları program sayesinde eski netlerine kavuşmuş ve sınavı rahat atlatmıştı. Sonucu ise istediği bölüme yetiyordu ve ilk tercih olarak yazmıştı zaten. Ama yine de boşta kalmamak adına farklı bölümler de tercih ettiği için gergindi. İlk tercihinin gelmesini istiyordu en çok.
Jungkook'un bir şey demeyeceğini bildiği için bilgisayarını alarak dizlerinin üstüne yerleştirdi ve açma tuşuna bastıktan sonra içini kemirdiği dudaklarıyla ekrana bakarak açılmasını bekledi.
Ekran açıldığında parola kısmı çıktığı için cebinden telefonunu çıkarıp Jungkook'u aradı.
"Çabuk söyle güzelim, işim var."
"Bilgisayar şifren ne? Sınav sonucuna bakacağım."
"9795"
"Tamam." Jimin şifreyi girdikten sonra açılan ekrana bakıp "Çabuk gel. Çok gerginim." dedi.
"Tamam kapatıyorum şimdi."
Jimin suratına kapatılan telefona dudaklarını büzerek bakarken koltuğun üstüne bıraktı ve bilgisayardan siteye giriş yaptı.
Ama sonuçlar hala açıklanmamıştı.
Büyük bir iç çekerek siteden çıktı ve bilgisayarda gezinmeye başladı.
Öylesine haber sitelerinde gezinmeye başladığı sırada kapı çalınca gözlerini ekrandan çekip "Kim acaba?" diye mırıldandı ve bilgisayarı dizlerinin üstünden kaldırıp koltuğun üstüne bıraktı.
Jungkook'u az önce aradığında işi olduğunu söyleyerek kapatmıştı. İşini bu kadar erken bitirip geleceğini düşünmediği için onun geldiğini düşünmüyordu Jimin.
Ayağa kalkıp hızlıca kapıya doğru ilerledi ve açmadan önce delikten bakma kararı aldı.
Kendi yaşlarında genç bir çocuk olduğunu görünce şaşkınlığı gitgide artarken sabırsız çocuk zile tekrardan üst üste basmıştı.
Jimin kapı kulpunu indirip yavaşça araladığında çocuğun yanında duran valizi görünce "Buyrun." diye sordu. "Kime baktınız?"
Kaşları havalanan çocuk karşısına çıkan sarışını boydan boya süzdükten sonra evin içine kısaca göz atıp "Jeon Jungkook'un evi değil mi burası?" diye sordu. "Kardeşiyim ben."
Jimin anında mahçup olduğunu hissederken kapıyı iyice araladı ve geriye doğru çekilip "Ah evet," diye mırıldandı. "Şu an evde değil ama."
Aldığı cevap üzerine gayet rahat bir tavırla içeri giren çocuk valizini ve çıkardığı ayakkabılarını gelişigüzel bir halde kapının önüne bıraktı.
Jimin onun hal ve hareketlerini dikkatle izlerken kapıyı kapattı.
"Sen kimsin?" Salona geçen çocuk ikili koltuğa yayılarak oturduğunda Jimin de arkasından geçip az önceki yerine, üçlü koltuğa, oturup bilgisayarı kenara doğru ittirdi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
brother
FanfictionJimin abisinin arkadaşının büyüsüne kapılmaya başlamıştı ve bu içten içe onu korkutuyordu. (texting , düzyazı)