21. BÖLÜM

1.8K 80 13
                                    

Hatalarım varsa kusura bakmayın, keyifli okumalar dilerim

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Hatalarım varsa kusura bakmayın, keyifli okumalar dilerim. Oy ve yorumlarınızı eksik etmeyin.


Perdenin arasından girerek odanın içini aydınlatan güneş genç adamın kirpiklerini usul usul oynatmasına sebep oluyordu. Başını diğer tarafa çevirip gözlerini hafifçe araladığına burnuna dolan kiraz çiçeği kokusuyla derin bir nefes aldı. Gözlerini kendiliğinden kapanırken sağ elini usulca kaldırıp göğsünün üzerinde uyuyan genç kızın saçlarında gezdirdi parmak uçlarını.

İçindeki bir türlü bastıramadığı duygular usul usul gün yüzüne çıkarken genç adam artık duygularını bastırmak istemiyor, içinden geldiği gibi davranmak istiyordu. Sol kolunu genç kızın ince beline dolayıp ona sanki mümkünmüş gibi daha sıkı sarıldı. Boynuna vuran düzenli soluklar usulca yutkunmasına sebep olurken kolları arasındaki genç kızın yavaş yavaş hareketlendiğini fark etti.

Mihrimah karnında hissettiği ince ağrıyla kaşlarını hafifçe çatarak uykulu gözlerini yavaşça araladı. Cihangir başını eğmiş onun her hareketini dikkatle izlerken, Mihrimah elini karnına koyarak sarıldığı bedenden biraz uzaklaşmak istedi lakin onu sıkıca saran kollar buna engel olmuştu.

Mihrimah yüzündeki ağlamaklı ifadeyle usulda yutkunarak gözlerini yavaşça kapattı.

“İyi misin.?” Diye konuştu Cihangir sesine yansıya telaşı engelleyemeden. Kolları arasındaki genç kızı bırakıp yattığı yerden doğrularak kehribar gözlerini genç kıza çevirdi.

Mihrimah ağır bir şekilde yutkunarak ellerini karnının üzerine koyarak sırtını genç adam doğru dönüp dizlerini karnına doğru çekti.

“İyiyim.” Diye fısıldadı kuru sesiyle. Cihangir telaşla yerinden kalkarak genç kızın tarafına geçerek sağ dizini kırarak yere çömeldi. Elini yavaşça uzatıp genç kızın yüzüne dökülen asi siyah saçlarını geriye doğru attı. Kehribar gözleri genç kızın ağlamaklı yüzünde dolaşırken içini saran amansız telaşa engel olamıyordu.

“Bir yerin mi acıyor.?” Sesindeki telaş genç kızın kulaklarına dolarken Mihrimah başını ağır ağır olumsuz anlamda salladı. “Söyle hadi bana ne oldu.” Parmak uçları genç kızın saçlarında dolaşırken bakışları genç kızın karnına sardığı kollarındaydı. Kaşlarını hafifçe çatarak titrek bir nefes aldı, karnının ağırdığını geçte olsa anlamıştı.

“Karnım ağrıyor.” Diye mırıldandı genç kız kısık sesiyle. Gözünde bir damla yaş süzülüp yastığa düştüğünde dudaklarının arasından sessiz bir inilti döküldü.

Cihangir yavaşça çömeldiği yerden kalkıp ne yapması gerektiğini düşündü. 

“Tamam ağlama ben Süreyya’yı çağıracağım şimdi o sana yardım edecek.” Mihrimah usul usul başını sallarken Cihangir odadan çıkıp kardeşinin odasına doğru ilerledi. Adımları Süreyya’nın odasının önünde durduğunda usulca kapıyı çalıp karşı taraftan ses gelmesini bekledi. Saniyeler sonra kapı yavaşça açıldığında Süreyya şaşkınlıkla araladığı gözleriyle abisine baktı.

CİĞERPÂREHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin