📍Herkese merhabalar, nasılsınız?
Yeni bir bölümle karşınızdayım. Şimdiden söyleyim çok güzel bir bölüm olacak😍
Hadi bakalım iyi okumalar 🌼
___________________________________
"S-senin ne işin var burada?"
Nane dikkatle adamın mavi gözlerine bakıyordu. Evet bu adam Figan'dan başkası değildi.
İki saat önce
Figan ağa gözlerini kızın üzerinde gezdiriyordu. "Bu sefer değil kahve dudaklı Nane, bu sefer seni elimden kaçıramam! Hiç kimseye de yar etmem! Sen benimsin, benim olacaksın! Gözü dönmüştü Figan'nın.
Figan Nane tarafından ret yeyince, erkeklik gururuna dokunmuştu.'Kim Figan
Figan ağayı ret etmiş ki, bu kızda etsin?' diyordu hep kendi kendine.
Figan derin düşüncelerdeyken, Nane çoktan yerinden kalkmış, meydandan ayrılıyordu. Şans bu şans deyip Figan'da hemen yerinden kalktı. Adamının orada kalmasını tembihledi ve kızın arkasıyla dağa doğru gitti. Ya bu gece, yada hiçbir zaman. Bu gece kendini sevdirecekti kahve dudaklı Nane'sine. Yani öyle düşünüyordu Figan... Ama nereden bilsin ki, kahve dudaklısının gönlü en büyük düşmanı Murat ağa tarafından ateşlenmişti.
Eve az kalmıştı. Büyük çalılığın arkasından kıza bakmaya başladı. Bilmeden ses yaptığı için kahve dudaklısı ürkek bir tavşan misali, korkup eve doğru koşmuştu. Figan kendini sövdü içinden. Korkutmuştu kızı, kahve dudaklısını.
Kızın evine doğru geldi. Nane eve geçmişti bile. "Biraz sabır Figan, biraz sabır. Hemen gidersem, zaten ürkmüş ceylanım, dahada korkutup işi boka salmıyım. Bir saat falan bekliyim hele." dediği sırada kızın penceresinin yanında ki taşa oturmuştu.
Yarım saat sonra içeriden sesler gelmeye başladı. Figan sessizce yerinde oturdu
"Aşk nedir?" Nanenin sesli söylediği sözle gözleri pencereye çıktı Figan'nın.
Nane şiiri bitirmişti. Figan sessizce dinlemişti kızı. Dayanamadı eline küçük bir taş alıp, pencereye doğru attı, fakat ses gelmedi. Bir tanesini daha attı. Kahve dudaklı kız göründü pencereden.
"S-senin ne işin var burada?" Nane adamın mavi gözlerini gördüğü gibi bütün vücudu sinirle doldu.
'Bu adamın ne işi var burada' diye geçirdi içinden."Nane hayırlı geceler. Nasılsın?" sordu adam sakince ve bir o kadar heyecanla.
Nane kahveleriyle adamı baştan aşağı süzdü. Figan içmişti, anladı kız adamın kafasının yerinde olmadığının. Nane hiddetle adama döndü; "Ahlaksız seni! Kim gece vakti kalkıp da, genç bir kızın penceresine sarhoşken dayanır? Şerefsiz! Hem sana ne benim halimden, hatırımdan ağa? Ahpabmıyız ki biz, gelip bana halimi soruyon? Haydi var git yoluna ağa! Bir daha seni değil bedenen, ruhen de görmüyüm buralarda!" Soluksuz bir şekilde, iğrentiyle baktığı adama söylemişti Nane.
" Bana bak Nane hanım! Bu gün yarın karım olacan, altımda inil inil inleyecen! Bakalım o zamanda bu kadar cesaretli olacan mı merak edi- ahh siktir!" Figan lafını tamamlamadan sağından gelen yumrukla yere kapaklandı. Nane ne olduğunu anlamamışken, gözü ayakta duran heybetli bedene çarptı. Bu Murat'
Aşıklar bir birine bakışa dursunlar, ama Figan durmaz ki. Kalktığı gibi bir tekme atıp, yere kapakladı Murat ağayı. Nane'den öyle bir çığlık koptu ki, yeri göğü inletti. Hemen yataktan şalını alıp omzuna geçirdi, odadan çıktığı gibi kendini kapıdan bahçeye attı. Evin arkasına sert ama korkak adımlarla koştu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Köy Nanesi (Tamamlandı)
RomanceNane hatun?" Hatun mu? "Sen kimsin adem? Ne işin var buralarda? En esası da adımı nerden bilirsin?" Genç kızın sert, soluksuz sorularına güldü yabancı. "Nacizane sorularınıza cevab alacaksınız elbet. Size eşlik ede bilir miyim?" Yabancı adamın ist...