Köy Nanesi (Tamamlandı)

9 Bölüm

📍Herkese merhaba, nasılsınız?

Yeni bölümle karşınızdayım.🫠

Hikayeye oy vermeyi, yorum yapmayı ve de hesabı takib etmeyi unutmayın!... 🫠🌼

Hadi bakalım iyi okumalar sizlere... 🌼💗

__________________________________

"Ağabey benim biraz işim var gitmem lazım, yarın sabahda çıkarım yola." dedi Murat ağa Akif ağaya doğru. Akşam yemeği yiyorlardı. Ama tabi Muratın aklı hep Nanedeydi, kaç gündür yüzüne hasret kaldı Dağ Nanesinin.

"Ay oğlum olurmu öyle iki lokmayla? Ye iyice, sonra gidersin. Hem nereye gidecen gecenin bu saati?" dedi Züleyha hanım.

"Ana dedim ya biraz işim var, işimi hall edib gelicem merak etme. Hem sende beni iyice şişmanlatacan haa." dedi Murat anasının eline öpücük bırakarak.

"Ağabey ne o? Şişmanlarsan beyenmez'mi kızlar?" dedi müzzipce Güllü. Murat kız kardeşinin burnuna fiske vurarak dedi; "Senin dilin uzamış ha, kesmek gerek." Güllü içlice güldü ağabeyine doğru.

Murat evden çıktığı gibi dağa gitmişdi. Şimdide hasret kaldığı Dağ Nanesinin penceresinin önündeydi. Fakat bu sıcakta pencere kapalı üstelik perdelerde çekiliydi.

İlk ıslık çaldı, ama duyan olmadı, uyumuş mu acaba?

Eline küçük taş alıb, pencereye atdı... Ses yoktu. Bir iki derken, Murat ağa Nanenin evde olmadığının kanaitine vardı. Uyusaydı bu kadar sese çoktan uyanardı.

Ama nerdeydiki? "Her neyse en iyisi not bırakıyım" dedi Murat ağa. Elini cebine atıp bir kağıt ve birde kalem çıkardı. Ne olur ne olmaz hep yanında taşırdı Murat.

Mektuba bir şeyler yazıb, katladı. Hemen pencerenin kenarına sıkıştırdı. Biraz durdu "Keşke göre bilseydim seni Nane kokulum." dedi adam içli içli.
'Bir hafta sensiz ne yaparım kahve gözlüm?' diye geçirdi adam içinden.

Dahada durmadı orada döndü eve.

...

Nane gözlerini zorlukla açtı. Acıyla inledi, her tarafı sızlıyordu. Etrafına baktı her taraf karanlıkı. Gece olmalıydı. Hiç bir şey hatırlamıyordu genç kız.
"Ahh anam ne oldu bana? Ne kadar uyudum ben ya, uyy belim, ayy başım" elini alınına koyar koymaz inledi genç kız.

Yavaş yavaş hatırlamaya başladı. Acımasızca dövüldüyünü hatırladı ama keşke hatırlamaz olaydı.
Genç kızın gözleri doldu. Neler yaşamıştı öyle genç kız? Hangi anne baba kızına bunları yapar? Nane masumdu oysaki, ama inanmadılar. Kalpsizlerdi, acımasızlardı, vidansızlardı, insanlıktan bir haberlerdi. Nane yumruklarını sıktı, sinirlenmişti.

"Niye ölmedim ben? Allah'ım nedir bu çektiğim çile? Allah'ım ben ne yaptım sana? Niye beni böyle cezalandırıyorsun? Allah'ım artık al bu kulunu yanına." dedi sitemkar şekilde genc kız. Ağlamaya başladı.

Aklına gelen şeyle, korkarak yerinden kalktı. İlk başı döndü ama kendini topraladı genç kız. Aynaya yaklaştığında gözleri kapalıydı. Gözlerini açıp kendiyle karşılaşmaktan korkuyordu genç kız. Ama korkunun ecele bir faydası yoktur.

Genc kız gözlerini yavaşca açtı,karşısındaki suretle eliyle ağzını kapatdı. Ağzından içli bir haykırış koptu.
Kızın yüzü dağılmıştı kan içindeydi. Bunu yapanlar kendi anası babasıydı. Nane aynaya bakıb şidetle ağladı. Hali hal deildi genç kızın. Harab olmuştu. Bir gecede hayatın sillesini yemişti.