Dönme dolaptaki sarılmamdan beri tek kelime etmeden otele geri döndük. Odamıza çıkıp ikimizde bir kanepeye oturduk,birbirimiz hariç her yere bakıyorduk. Cok tuhaf bir ortam oluştu. Koray sessizce kalkıp yatağa doğru ilerledi. Tüm dikkatim ile onu izliyordum. Özenle yataktan yastığı alıp diğer geniş kanepenin üzerine yerleştirdi. Sonra biraz bakındıktan sonra bir dolapta fazladan battaniyelerden birini alıp kanepeye yerleştirdi. Dönüp bana baktı, hiçbir şey demeden. Boğazını temizleyip konuşmaya başladı.
"Yarın da uzun bir gün olacak, şimdi uyusak iyi olacak." Tamam anlamında kafamı salladım. Yavaşça yatağa çıkıp uzanırken o da kanepeye uzanmıştı bile. Işıkları kapatıp tavanı izlemeye devam ettim. Koraya bakamıyordum, içimde tuhaf bir his vardı. Semih harici ilk defa bir erkekle aynı odada uyuyordum. Kalbim gereksizce hızlı çarpıyordu. Biraz vakit geçtikten sonra Koray iyi geceler dedi, ben de ona karşılık verip uyumaya çalıştım ne de olsa yarın uzun bir gün olacakmış.
Yavaşça gelen uykuma kapılıp,zihnimi boşalttım..
.
.
.Alarmın çalmasıyla uyanmam bir olmuştu ama ben alarm koymamıştım ki. Sesin geldiği yöne baktığımda alarmı koyan kişinin Koray olduğunu gördüm. Başının ucundaki telefondan alarm sesi gelmesine rağmen hala uyuyordu. Kalkıp alarmı kapatıp tekrar uzandım yatağıma. Bir 5 dakika sonra tekrardan çalmaya başladı alarm. Alarmı kapatırken tekrar anladım ki bana uyku yok madem öyle Koraya da olmamalı diye düşünerek Korayı uyandırmaya çalıştım. Bir iki kere seslendim ama tık yok. Öldü mü acaba diye kontrol ettiğimde nefes alıyor olduğuna hafifçe sevinip biraz sarsmayı denedim. Allah'a şükür bu yöntem az da olsa işe yarıyor gibi duruyordu. Koray yavaşça bana doğru dönüp, az aralı gözleriyle dimdirek gözlerime bakmaya başladı.
"Günaydın sevgilim." Dedi uyku sersemi bir halde gülümseyerek. Gülümseyince içimde bir şeyler oluyormuş gibi hissettim. Sanki kalbim çok hızlı çarpıyor gibiydi. Ellerimle kalbime bastırdım. Atmamalıydı, çarpmamalıydı böyle. Bir an da aklıma Semih geldi. Kalakaldım öyle. O sırada bir alarm daha çaldı ve Koray tam olarak uyandı. Yataktan kalkıp kemiklerini esnetti. Bana bakıp düz şekilde günaydın deyip banyoya doğru ilerledi. Hala arkasından bakakalmıştım. Toparlanıp ben de kalktım oturduğum yerden sessizce giyeceklerimi hazırlamaya başladım.
Koray duş alıyordu sanırım, banyodan gelen sesler bunu gösteriyordu. Kendimi yatağın üstüne attım. Allah'ım neler oluyordu böyle? Neden durduk yere heyecanlandım ki ben? Umarım aklımdaki hiçbir şey gerçekleşmez.
Ben düşüncelerimde kaybolurken Koray banyodan çıktı. Yavaşça ve ifadesizce ona doğru döndüm. Dönmemle önüme dönmem bir oldu."Koray niye giyinip çıkmadın!?" Diye bağırdım ister istemez. Uzerinde bornozla karşımda duruyordu. Önü komple açıktı ve kaslarını görebiliyordum. Ne kadar da kaslıydı o öyle. Maşallah Allah sahibine bağışlasın..
"O anki uyku sersemliği ile unutmuşum, pardon." Yavaşça valizinin olduğu yere dogru gitti, birkaç kıyafet alırken onu izliyordum. Dövmesi ne kadar da büyükmüş onun. Acaba bir anlamı var mıydı?
"Koray."
"Efendim."
"Dövmenin bir anlamı var mı senin için."
Cevap vermesini beklerken uzunca bir süre sessiz kalıp, kıyafetlerini alıp ayağa kalktı. Tam odadan çıkacakken durdu.
"Anlamı yok, sadece bana bir şeyi hatırlatıyor."
Neyi diye soracakken odayı terk etti, hah sanki ben de bayılıyordum sana.
Belma~
Kaslarımı esneterek yattığım yerden kalktım. Koltukta mı uyuyakalmışım? Hiç benlik hareketler değil. Tam ayağı kalkıyordum ki birinin beni belimden sarmasıyla olduğum yerde kalakaldım. Arkamı döndüğümde koltukta benimle birlikte yatan Orhanı gördüm. Çok tatlı bir şekilde uyuyordu. Yavaşça kollarını belimden çekip düzgünce koltuğun üstüne koydum. Biraz onu izledikten sonra kafasından öpüp elimi yüzümü yıkamaya gittim. Elimi yüzümü yıkadıktan sonra Orhana baktım hala uyuyordu. Mutfağa geçip kahvaltılık hazırlamaya başladım. Bir süre geçtikten sonra koyduğum çay kaynamaya başlamıştı. Çayı kontrol ederken bir çift el beni belimden sardı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ejderin Asisi
Teen FictionUzun zaman sonra sonunda ara verdiğim okuluma devam edebilecektim, herşey mükemmeldi, sorunsuzdu. Tabi partide olanlar olmasaydı belkide tüm yıl huzurlu olacaktı.. Herşey sanırım o gün teyzemin işi kabul edip, benim partiden sonra onunla aynı dersle...