Partiye üç kız giriş yaptığımızda bazı kişilerin bize ufakça bakıp geri ne yaptıysalar onlara dönmelerine sebeb olduk. Tabiki bakacaklar üç güzel kız giriş yapıyordu sonuçta. Üçümüzde birbirimizden güzel olmuştuk.
Ece lacivert dar bi mini elbise giyip saçını dalgalı bırakmıştı tabiki olmazsa olmaz halka küpelerini takmayı da ihmal etmemişti. Gaye koyu bordo bir tulum abiye giymişti ve saçını sıkı at kuyruğu yapmıştı üstüne İnce zincirli ucunda minik kelebeklerin olduğu bir kolye takıp hazır olmuştu ben ise dar yırtmaçlı siyah bir mini elbise giymiştim, takı olarak ince zincirli bir inci takmıştım ve saçımı düzleştirip bırakmıştım.
İlk girdiğimde etrafa biraz gözlerimi gezdirip, insanları süzmüştüm. Partideki insanları sıralarsam; hepsi birbirinden geçmiş insanlar, dans edenler, sevgilisiyle romantik anlar yaşayanlar, kokteyl veya içki içen küçük gruplar ve kendi çaplarında eğlenenler vardı.
Üç kız hemen boş olan bir masaya geçmiştik. Biraz masamızda durup insanları gözleyip, onlar hakkında konuşurken Ece'nin dans edelim deyisine hayır diyemeyip kendimizi dans edenlerin içine attık.
.
.
.Uzunca bir süre dans edip, danstan yorulup masamıza geçmiştik, gözüm içecek birseyler aradı ve garsonun orada danstan yeni çıkanlara içecek dağıttığı gördüm. Kızlara da içecek ister misin diye sorup garsona doğru ilerledim.
Ece soğuk birseyler isterken Gaye şimdilik birşey içmek yerine birşeyler yemek için okulun büfesine doğru gitmişti ben daha onlardan ayrılmadan.
Garsonun yanına varıp iki tane soğuk kokteyl alıp tam dönüp Ece'nin olduğu masaya doğru giderken biri bana çarptı ve elimdeki kokteyllerden birinin neredeyse hepsi üstüme döküldü. Küçük bir çığlık atıp ilk üstüme bakıp sonrada bana çarpan kişiye baktım.
Çocuğun umrunda değildi yok çarpmışım, yok kızın üstüne kokteyl dökülmüş, yok bir özür falan diliyim hiçbiri yoktu. Hatta neredeyse yüzüme bakıp gülecekti o derece."İstersen sana bir göz doktoru önereyim, git o gözlerine baktır aptal. Önünü de görmüyor kör!" Diye bağırmıştım elimdeki kokteylleri bir masaya bırakıp kıyafetimi silkelemeye çalışırken.
"Sen önüne bakmadın be kızım." Dedi, söyledikleriyle kafamı kaldırıp yüzüne baktım, sarhoş olduğu çok belliydi salık salık davranıyordu.
O an tam çakacaktım ki aklımda daha güzel bir fikir geldi. Masaya bıraktığım dolu kokteyli elime alıp, yanından geciyomus gibi yaptım ve ona çarpıp elimdeki dolu koktelyin hepsini onun üstüne "yanlışlıkla" döktüm.
Birden ne olduğunu anlamamış gibi üstüne bakıp silkelemeye başlayıp, ne oluyor ya diye bağırdı.
Beyaz bir tişört giymişti çocuk ama artık kırmızı bir tişört giyiyordu."Napıyorsun sen be!" Dedi yine bağırarak.
"Sen önüne bakmadın be çocuğum." Dedim elimdeki boş bardağı masaya koyup ona gülümseyerek. O an o kadar eğleniyordum ki üstüm umrumda bile değildi.
"Sarp!" Diye biri bağırdı bize doğru, yanımdaki kişinin adı Sarp olacak ki buradayım diye bağırdı.
O an arkamda bir el hissettim, kim diye baktığımda Ece ile Gaye'nin yanıma geldiğini gördüm. Ece'nin neler oluyo bakışlarıyla Eceye doğru dönüp hafiften olayları anlatmaya başlayacağım sırada bir grup çocuğun önümüzde durmaları bir oldu.
Tam dönüp onlara baktığımda karşılaştığım ilk kişi tam önümde duran cocuk olmuştu.
Çocuğun siyaha kaçan kahverengi gözleri vardı, gözlerini saran uzun kirpikleri insanın daha fazla gözlerine bakmasını sağlıyordu. Düzgün ve tam oranlı bir burnu vardı. Keskin çıkık elmacık kemikleri sakalsız suratını öne çıkarıyordu. Siyah saçları ve beyaz teni gözleriyle birlike muazzam bir endam veriyordu çocuğa. Eğer onu iki kelimeyle özetlemek gerekirse bakılası ve etkileyiciydi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ejderin Asisi
Genç KurguUzun zaman sonra sonunda ara verdiğim okuluma devam edebilecektim, herşey mükemmeldi, sorunsuzdu. Tabi partide olanlar olmasaydı belkide tüm yıl huzurlu olacaktı.. Herşey sanırım o gün teyzemin işi kabul edip, benim partiden sonra onunla aynı dersle...