Yoongi hastaneden dün çıkmıştı. Kendini hala yorgun hissediyordu. Göğsündeki yara kapanmış olsa da ani bir hareketinde acıyordu. Geçmişte çok fazla şey deneyimlemiş olsa da ilk defa tüfekle vurulmuştu. Ayrıca kurşun çok kritik bir yerde olduğundan doktor bundan sonraki askeri faaliyetlerde çok fazla kendini zorlamamasını yazan bir rapor vermişti. Yoongi için sorun değildi, askerliği boyunca kim bilir daha kaç kere vurulup ölümden dönecekti. Belki de ölecekti.
Komutan Taehyung, Yoongi ile aynı zamanda taburcu olmuştu. Kendini dinç hissetse de formdan düştüğünü düşünüyordu. Bu yüzden eğitimlerde askerleri kendi başlarına bırakıp kendisi bahçede üstsüz bir şekilde şınav çekiyordu. Bugün hava günlük güneşlikti. Yoongi, komutanın emriyle yorulduğu zaman dinlenmesi tembihlenerek eğitimlere katılmıştı. Bahçede olan spor aletleriyle esneme yapıyordu. Gözlerini bahçede gezdirdi. Üstsüz bir şekilde şınav çeken komutan ağına takılmıştı. Adamın bedeninden süzülen ter damlaları yere damlıyor, terden ıslanan saçları gözlerinin önüne düşüyordu. Kaçıncı setinde olduğunu bilmese de son yarım saattir komutan ara vermeden şınav çekiyordu. Yoongi, onun neden üstsüz bir şekilde çalıştığını merak etti. Kendileri giyinik bir şekilde hareketleri yapıyordu. Bildiği kadarıyla şınav çekmek için çıplak olmak gerekli değildi. Belki de kaslı vücudunu göstermek istiyor, diye düşündü.
"Komutan Taehyung sıcak havanın tadını çıkarıyor olmalı."
Jimin'in sesiyle ona kısa bir bakış attı Yoongi. Ağırlık çalışan Jungkook ve Jin kendi aralarında gülüşürken Hoseok Jimin'i duymuş olmalı ki bıkkın bir sesle konuştu.
"Hapishanede de vardı bu tiplerden. Hava bir derece ısınınca dışarı çıkıp kasıla kasıla yürüyorlar. Yoongi hyung sen onlardan birini öldürmemiş miydin?"
Yoongi o anıyı hatırladığında gülmemek için alt dudağını ısırdı. Cevap veremeden Jimin araya girdi.
"Adamı kaslarını gösteriyor diye mi öldürdün?"
"Hayır, insan ticareti yapıyordu."
Yoongi cevapladığında Jimin durup ona anlamaz gözlerle baktı.
"İnsan ticareti mi?"
Yoongi, bu soruya cevap vermeden dambılları kaldırmaya devam etti. Kollarını biraz daha güçlendirmek istiyordu.
"Min Yoongi!"
Yoongi komutan Taehyung'un sesini duymasıyla ağırlıkları yere bırakıp kafasını çevirerek birkaç metre uzağındaki adama baktı. Komutan şınav çekerken bir elini kaldırıp ona gel işareti yapıyor, diğer eliyle şınav çekmeye devam ediyordu. Yoongi onu neden çağırdığını anlamasa da yanına gitti. Sessizce komutanın konuşmasını bekledi.
"Sırtıma otur."
"Ne?"
"Duymadın mı asker? Sırtıma otur ağırlıkla şınav çekmem gerek."
"Neden başka birinden istemiyorsun komutan?"
Taehyung birkaç saniye duraksa da sırıtarak bakışlarını Yoongi'nin yüzünde gezdirdi.
"Senin yapmanı istiyorum."
Yoongi hızla cevapladı:"Ben istemiyorum."
"Bu bir emirdir asker."
"Yapmayacağım. Çok beklersin komutan. Kendine yeni bir eğlence bul."
Yoongi son sözlerini söyleyip arkasını dönerek eğitim alanına ilerlemeye başladı. Ardından gelen koşan adımları duyuyordu. Çok geçmeden bileğinin tutulmasıyla arkasına dönüp ani bir hareketle bileğini kendine çekti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
DIE4ME | Taegi
FanfictionHapishanedeki seri katil Min Yoongi, devletin yeni çıkardığı bir yasa yüzünden kendini bir anda askerde bulur. Durumdan hiç memnun olmayan bir kişi daha vardır: Komutan Kim Taehyung.