DIE4ME | Taegi

On üç

Taehyung 3 oda 1 salon olmuş..

Yoongi, iki haftalık verdiği aranın ardından normal rutinine geri dönmüştü. Sabahları erkenden uyanıyor, kamuflajını giyiyor, beş dakika içinde 'kahvaltı' yapıyor ve eğitime başlıyordu. Arkadaşlarıyla arası hala eskisi gibiydi. Kimse ona yaşananları ya da neden geri döndüğünü sormamıştı. Ancak Jimin, meraktan ölecek gibi hissediyordu. Yoongi hyungunun ve komutanın iki hafta boyunca aynı odada kalmaları ve ikisinin de hayatta olması inanılmazdı. Dudağını gerginlikle ısırarak hyunguna yaklaştı. Yoongi, bahçedeki otları temizliyordu.

"Hyung."

"Hmm?" Yoongi cevapladı.

"Hyung..şey..komutan ve sen iki hafta boyunca..aynı odada kaldınız ya.."

Yoongi, birkaç saniye duraksayıp oğlanın devam etmesi için kafasını salladı.

"Ve sen aniden geri geldin. Dudağın patlamıştı..birkaç asker sizin bağrışmalarınızı duymuş.."

Yoongi derin bir nefes aldı. Bu konuşmayı yapmak istemiyordu ama Jimin'e kızamıyordu. Onu cevapsız bırakmak istemedi.

"Kavga ettik, beni odadan attı ve ben geri geldim."

Jimin şaşkınlıkla dudaklarını araladı. Yaşanan olaya değil hyungunun bu kadar ayrıntı vermesine şaşırmıştı.

"Kavga mı ettiniz? Son zamanlarda iyi anlaştığınızı sanıyordum."

"Her zaman kavga ediyoruz. Jungkook ve sen etmiyor musun?"

Jimin hızla cevapladı.

"Ediyoruz ama sizinkiyle aynı değil! İlişkilerde böyle şeyler olur."

Jimin duraksadı. Çocukluk arkadaşına aslında pek de gizli olmayan ilişkisini açık etmişti. Yoongi umursamaz gözlerle ona baktı. Onların birbirlerine ne kadar yakın olduğunu ilk geldiği zaman anlamıştı. Ayrıca Yoongi'nin kulakları iyi duyuyordu..Cevap vermesine fırsat olmadan konuşmaları farklı bir ses ile bölündü.

"Hyung, geri gelmişsin!"

Hoseok, boş bir anına denk gelerek kollarını Yoongi'nin bedenine doladı. Onun için gerçekten endişeliydi. Sonunda iyi olduğunu gördüğünde kendini tutamamıştı. Ne yaptığını fark eder etmez çekilmeye yeltendi ancak Yoongi birkaç saniye için sarılışına karşılık verdi.

"İyi misin? Yüzüne ne oldu? Kavga mı ettiniz? Neden?"

Yoongi derin bir nefes aldı.

"İyiyim. Kavga ettik evet. Nedeni yok."

Hoseok kaşlarını çattı.

"Komutan geldiğimizden beri sana kötü davranıyor ama seni alıp odasına götürdü. Tüm askerlerin ağzına sıçtı. Birkaç gün hepimiz baştan aşağı tüm karargahı temizledik. Sonra da dövdü mü seni yani?"

Yoongi, kaçmak için ne yapabileceğini düşündü. Gerçekten kaçmalı mıydı? Arkadaşlarına bir açıklama yapıp belki de kafasını deli gibi kurcalayan bu konuyu sormalıydı. Belki de öpüşmelerini anlatmalıydı. Konuşmak için ağzını araladığında gelen Jin ve Jungkook'u fark etti. Şimdi hepsi bir aradaydı. Jungkook, konuşmaya yeltendiğinde Yoongi hızla onu susturdu.

"Komutanla kavga ettik. Ben başlattım kavgayı. İki hafta hiç kavga etmeden aynı odada yaşadık ama dün ipler koptu."

Birkaç saniye için kimse tek kelime etmedi. Daha fazlasını sormak istiyorlardı ancak Yoongi'nin tepkisinden çekiniyorlardı. Birkaç sessiz bakışmadan sonra Yoongi boğazını temizleyip devam etti.