2#KAVGA

140 20 2
                                    

Sonunda bitti.Birgünün de sonuna geldim.Bir günde okuldan bıkılır mı bıktım valla ya.

Yurda geldiğimde ışıklar sönmüştü.Sanırım herkes uyumuştu.Zor bir gündü ama artık buradaydım.Şimdi yüzleşme zamanıydı.Korkularla yüzleşme zamanı...Zordu biliyordum ama yapmak zorunda olduğum şeylerden kaçmanın bana hiçbir şey vermediğini öğretmişti hayat bana...Belki de bu yüzden böyleyim.Hayatımı kendime zehir etmenin yolunu arayan gerizekalının tekiyim.Şimdi bununla yüzleşiyorum ve bu bana ağır geliyor...

"Nehir Hanım,saat kaç??"

Al işte yine başlıyoruz.Bu cümleyi bir kere daha söylemeyi istemiyorum.Lanet...

"Tam olarak 23.00,amacınızın ne olduğunu bilmemekle birlikte,artık uyumak istediğimi dile getirmek isterim.Bu kadar kibar olmamı da sinirlerimi bastırma hissime bağlayın.Neyse ben uyuyorum.Siz de yatın.Her gece beni beklemeyin!!Çoook üzüüülüyorum!!"

Bayağı bir  konuştuğum için kendimi bir anda yorulmuş hissettim.

"Nehir,kızım biraz konuşalım mı??"

"Duymadınız sanırım,uyumak istiyorum."

"Tamam ben de biraz konuşalım diyorum işte Nehir!!"

Beni bu yapmaya mevbur bırakmıştı.Bak ben bir şey yapmıyorum o zorluyor...

"Bak Funda mısın nesin!Yurt müdürüsün diye ağzımı açmıyorum.Ama ısrardan nefret ederim ve şu an biraz öncekinden daha daha daha sinirliyim."

Ses tonum biraz öncekinden  kat kat fazla çıkıyordu.

"Tamam o zaman haberi sana yarın veririm!"

"Ne zaman verirsen ver beni şimdi rahat bırak da!!"

"Bu arada işyerinden geldiğini biliyorum.Benden bir şey saklayamazsın..."

"Sen nereden biliyorsun?Nereden öğrendin??"

"Yarın konuşuruz canım."

"Peki,anlaşılan yarın burada kıyamet kopacak..."

Çekildim odama.Moralimi bozdu gece gece...Ve işimin gecikmesine neden oldu.

Artık yüzleşme vaktiydi.Ayıcığı önüme aldım.Ve parçalamaya başladım.Öyle bir hışımla parçalıyordum ki bir an kendimden bike korktum.Ve kutuu...

Kutuyu açtığımda kağıtların üstüne yazdığım tarihlerden 08/09/2009 u buldum.

"Arkadaş edinmeyeceğim.Hiçbir zaman hem de hiçbir zaman..."

Evet.Bu zamana kadar hiç arkadaşım olmadı.6 senedir hiç hem de hiç arkadaşım olmadı.Ben hep yalnızdım.Ve bugüne kadar da yalnız olmayı tercih ettim.Ama şimdi...

"Daha yatmadın mı sen?Haaa!Ayıcığın!!Parçalamışsın!!"

"Ayy nasıl da şaşırdın Funda Hanım!!"

Gereksiz  konuşmalar hiç bana göre değildi.Ama bu yurtta kalmak için bu kadını dinlemek mecburiyetindeydim.

"Ya odamdan çıksan diyorum.Hani bu odayı benim için ayırdınız da ben burada kalıyorum ya!!"

"Aman tamam gidiyorum,ama yarın konuşacağız..."

Sonra neden hayattan nefret ettiğimi merak ediyorlar.İşte şu kadın bunun tam göstergesi...

Ertesi Gün

Kafamı yataktan kaldırmak bile istemiyordum.Bugün ilk günümdü.Yani yeni okulumdaki muhteşem arkadaşlarımla dost olma keyfini yaşayacağım.

Okula gittiğimde kapıda beni bekleyen biri vardı.Ayyy!Seda manyağı...Ama bu kız benim tek çaremdi.Yani sadece 3 kişi tanıyorum.Ve şansım yaver giderse onlarla arkadaş olmam gerekecek.Yani ben de kısa süreliğine bir züppe olacağım.İşte lanet olsun bana yaaa!!!

"Aaaa!Sedacığım canım!Nasılsın??"

"Ya git iğrenç şey!Bana bulaşma tamam mı?"

Ayyy!Mecbur olmasam sanki...

"Seda özür dilerim ya!Bak dün kötü bir günümdü.Ama bugün gerçek ben buradayım.Aslında ben de çok süslüyüm biliyor musun?Ama dün hazırlanamadım işte..."

Allah'ım ben ne yapıyorum ya!!Offf...

"Peki,ama sakın benimle aynı seviyede olduğunu düşünme!Çünkü benimle aynı seviyeye gelebilmen için yaklaşık 1 yıl benimle dolaşman gerek!!"

"Offf yeter bee!Bıktım.Bak senin sorunun ne biliyor musun?Vücudunun dörtte üçü su ile kaplı olmasına rağmen geri kalanını ukalalık oluşturuyor.O yüzden bu haldesin gerizekalı!!"

"Biraz önce bana arkadaş olalım diyen sen değil miydin??"

"Evet,ama mecbur kalmıştım.Ve şimdi mecbur değilim.Anladın mı züppe!!"

"Sana ne diyeceğim biliyor musun??Aşkım,nerdesin sen yaa bu kız bana demediğini bırakmadı."

"Aşkım mı?"

"Evet beğenemedin mi?Hoş hayatında böyle bir sevgilin olmamıştır senin ama..."

Aşkım demiştim.Barış'la çıkıyorlardı demek.Hayal kırıklığı...Yani tabi Barış için yoksa banane ikisi de aptal...

"Ne oluyor burada!Yine mi sen ya!Sen o sınıfta bana arıza çıkaran kız değil misin?Akıllanmadın mı kızım?Defol git,hatta sen ne yap biliyor musun?Okuldan git.Hepimiz için hayırlı olur."

"Vayy!Okulun paşası gelmiş.Hoşgeldiniz ağam.Ama karıştırdınız herhalde.Burası köy değil .Hoş sizden köye de ağa olmaz ya...Olsa olsa,dur bakiyim sizden gerizekalı bir çoban olur.Haa,çobanı küçümsemiyorum!Sadece şu an onun yerinde olmak istemezdim.Sonuçta seninle kıyaslanmayı kimse istemez gerizekalı!Bak sevgiline ağzını bıçak açmıyor Seda,beni şikayet etme bir daha istersen çünkü o küçük duruma düşüyor..."

"Yeterrr!!"
Yüzüme hızla gelen tokata Barış'ın sürekli yanında dolaşan çocuk engel oldu.

"Barış,sen ne yapıyorsun?Karşındaki bir kız!"

"Ama saygısız ve saygısızlıktan hiç hoşlanmam Doğu!!"

Barış'ın bu imalı sözleri benim merakımı artırsa da şu an bunu sorgulamanın hiç sırası değildi.

"Nehir,gidelim mi biz?"

"Nereye,ne gerek var?Benim bu züppeden korkum yok!!"

Ne korkum yok be!Bal gibi de tırsıyorum işte şu an!!

"Ne olur?Benim hatırım için!Hadi Nehir!"

"Arkadaş edinmem gerek,,buna mecburum.Korkular.Saçma ama korkular...Eğer bunu yapmazsam,burada biter."

Kendimle yüzleştikten sonra

"Tamam Doğu,gidelim!"

"At kapağı Doğu'ya!Ama fazla ümitlenme o o kadar da zengin değil!!"

Yine ima yapıyordu işte...Neyse!Önümde kocaman korkular  ve bir ömür var...Hayat...

KISACASI HAYAT...Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin