Yayımladığım tarih: 02.04.2024
9300 kelimelik bir bölüm olmuş, iyi okumalar diliyorum herkese. Lütfen bir yıldız vermeyi unutmayın.⭐
-
Şimdi şüphesiz bir halde geldi. O tanınmayan gölge, tezahüratların arasındaki.
Muhtemelen bir kez daha inanamayacağım.
İyi tarafına bakmamı söyleyen sözlere yalnızca.Louder Than Bombs – BTS
✨
"Sen benim katil olma sebebimsin Jungkook."
Burnumu çekerken elimle yine yüzümü sildim ama ağlamaya devam ediyordum. Hıçkırıklarım artarken yüzümü yastığa gömdüm. Yine yüzümü silmeye çalışırken, devam eden hıçkırıklarım hiç yardımcı olmuyordu bana.
Hıçkırarak ağlamaktan nefesim kesilirken derin derin soluklanmaya çalıştım. Biraz olsun sakinleşmeyi başardığımda dudaklarımı birbirine bastırmıştım.
Burada kaç saattir tek başıma ağladığımı bilmiyordum. Bana o lanet cümleyi kurduktan sonra öylece çekip gitmişti. Bunun beni mahvedeceğini bildiği halde, hiçbir şey yapmadan gitmişti. Tek kelime bile etmemişti sonrasında. Zaten ilk birkaç dakika asla tek kelime bile edememiştim. Nefes bile alamamıştım.
O kadar korkmuştum ki ağlıyordum saatlerdir. Neden ağladığımı tam olarak bilmiyordum ama korkuyordum. Çok korkuyordum. Saatlerdir buraya gelmesini bekliyordum ama gelmiyordu.
Neden beni bu halde bırakıp gitmişti ki? Bilmiyor muydu bundan korkacağımı? Evet, uyarmıştı beni ama yine de yanımda olmasını istemiştim. Bunu yapar mıydı bilmiyorum ama beni sakinleştirmesine ihtiyacım vardı.
Pişman olmuştum. Sorduğuma pişman olmuştum gerçekten de. Keşke ısrar etmeseydim diyordum şimdi. Keşke dinlemeseydi beni, anlatmasaydı. Duymasaydım keşke. Gerçekten anlamıştım ki benim iyiliğim için bana söylememişti.
Hazır değildim. Bunu duymaya asla hazır değildim. Nasıl olabilirdi ki? Nasıl benim yüzümden katil olabilirdi? Ben nasıl onun cinayet işleme sebebi olabilirdim? Bunu bilmek istemiyordum. Öğrenmek istemiyordum.
Neden gelmiyordu artık? Saatlerdir ne kadar üzüldüğümün ve korktuğumun farkında değil miydi? Ona ihtiyacım olduğunun farkında değil miydi? Artık gelmesini istiyordum. Gelmesini ve bunun bir şaka olduğunu söylemesini.
Çok basit görünebilirdi ama benim için asla basit bir şey değildi. Bu beni o kadar korkutuyordu ki yalan olduğunu söylemesi tek dileğimdi. Bu gerçek olmasa bile, en azından beni rahatlatmak için şaka yaptığını söylemeliydi.
Korkuyordum işte, korkuyordum. Beni tam olarak korkutanın ne olduğunu da tam olarak bilmiyordum ama sadece ağlamak istiyordum. Sadece bağırarak ağlamak geliyordu içimden. Saatlerdir tek yaptığım da buydu zaten.
Ağlamaktan gözlerim ağrımaya başladığında üstümdeki yorganı açıp kalktım yataktan. Yavaş adımlarla banyoya ilerlediğimde aynada kendimle göz göze gelmiştim. Yüzüm kıpkırmızıydı ve gözlerim şişmişti. Ağlamaktan kan çanağına dönmüş gözlerime baktım bir süre. Gözyaşlarımın yüzümde bıraktığı izler oldukça belirgindi ve yüzümde kurumuştu. Her geçen dakika da yenileri ekleniyordu.
Suyu açtığımda defalarca kez yüzümü yıkadım. Çeşmeyi kapattıktan sonra ellerimle boynumu ıslattım. Ellerimi ve yüzümü kurularken kapının sesini duymuştum. Gelmiş miydi? Kurulma işini hızlıca bitirerek banyodan çıktığımda mutfağa ilerlemiş olduğunu gördüm.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MOONCHILDS (Taekook/Ot7)
Fanfiction"Ay ışığına kavuşuyor Ay'ın çocukları, Saçlarımıza yağıyor ölen çiçeklerin yaşayan yaprakları." ❤️🩹 Hayatta kalmak ve beraber olmak için her mücadeleyi veren ve kader ipleri birbirine çoktan düğüm olmuş yedi genç vardı ve ettikleri bağlılık yemin...