🌑20)YALANCI KURTULUŞ

17 3 76
                                    

Yayımladığım tarih: 24.06.2024

14700'ü aşkın kelime sayısıyla belki de Moonchilds'ın en uzun bölümüyle karşınızdayım. Yaşanan uzun gecikmeden ötürü özür diliyorum fakat epey yoğundum ve hastaydım, bu nedenle ancak bugün paylaşma fırsatı bulabildim.

Umarım beklediğinize değecek bir bölüm olmuştur diyorum ve bir an önce okumaya geçelim istiyorum.

Lütfen okurken düşüncelerinizi yorumlarda benimle paylaşmayı ve bölüme oy vermeyi ihmal etmeyin💗

-









Şuan çok uzaklarda olsak bile. Kalplerimiz hâlâ aynı, değil mi?
Yanımda olmasan da, evet. Yanında olmasam da, evet.
Beraber olduğumuzu biliyoruz hâlâ.

Telepathy - BTS

-





Taehyung...

"Evde doğru düzgün bir şey kalmadı," dedim. "Biraz alışverişe mi çıksak?"

"Taehyung..."

"Bugün ramen yiyelim o zaman," dedim paketleri tezgâha koyarken. "Yarın gideriz."

"Taehyung," diyerek koluma dokundu Jungkook. Ona çevirdim bakışlarımı. "Ramen istemiyor musun yoksa?"

"Normal davranmıyorsun," dedi gözlerimin içine bakarak.

"Nasıl normal davranmıyorum?" Tencereye koyduğum suyu kaynatmaya başladım. "Baharat koymasam olur, değil mi?"

"Taehyung," dedi bir kez daha. "Biraz konuşalım mı?"

"Yemeği hazırlamamız gerekiyor Jungkook." Ramenleri suyla buluşturdum. Jin hyung evde değildi, üç paket üçümüz için yeterli olurdu sanırım.

"Neden kaçıyorsun?"

"Neyden kaçıyorum Jungkook?"

"Bunu söylerken gözlerime bakmaman bile bir şeylerden kaçtığını gösteriyor."

Duraksadığımda ona baktım, tamamen bana odaklanmıştı. Yine nazikçe koluma dokundu. "Biraz konuşmak ister misin?"

"Ne konuşacağız ki?" dedim tencereyi karıştırırken. Fazla mı aptala yatıyordum? Piştiğini düşündüğümden altını kapattım.

Kolumdan tuttuğunda şaşkınlıkla baktım ona. Bir süre bana baktıktan sonra yürütmeye başladı beni. "Jungkook, ne oluyor?" Bana cevap vermeden salona geçtik. Beni koltuğa oturttuğunda karşıma geçti.

"Dünden beri normal davranmıyorsun," dedi, "Duygularını içine gömme."

"Ne yapmam gerekiyor yani?" dedim.

"Ağlamak istiyorsan ağla Taehyung, buna sevinmek istiyorsan sevincini yaşa. Şaşır, bağır, çağır, kırıp dökmek istiyorsan bunu yap. Ama duygularını saklama, içine atma."

"Bir şey saklamıyorum Jungkook," diyerek gülümsedim. "Ben gayet iyiyim. Hadi yemek yiyelim." Kalkmak istediğim esnada kolumdan tutarak oturttu beni.

"O senin abin Taehyung!"

Dudaklarımı birbirine bastırdığımda başımı yere eğdim. Boğazımda oluşan garip yumruyu geçirmek için yutkundum. Çenemi kavradığında başımı çekip kurtardım ondan ama ısrarlı bir şekilde yine tuttu, yumuşak bir tavırla yüzümü kendine çevirdi.

"Bebeğim," diye fısıldadı. "Bu olmamış gibi davranamazsın." Elimi bacağıma sürttüğümde gözlerim yanmaya başlamıştı. Hayır, ağlamayacaktım, ağlamamı gerektiren bir şey yoktu ki neticede. Ağlamayacaktım, neden ağlayayım ki?

MOONCHILDS (Taekook/Ot7) Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin