"Bu da, benim kızım Linda."
"Memnun oldum."
Adamın elini yapmacık bir gülümsemeyle sıktı Linda. Sinirden patlayacak gibiydi. Ne diye yanında gezdiriyordu ki? Hem de kızım diye hitap ediyordu. Herkese de öyle tanıtıyordu. Bu nasıl bir şeydi böyle?
Gözleri adamın yanında ki çocuğa kayıyordu. Yüksek ihtimalle onun yaşlarında bir çocuktu. Ama fazlasıyla yakışıklıydı.
"Müsaade ederseniz."
"Tabii, tabii ki."
Adamla Linda'nın - sözde - babası veda el sıkışması yaptılar.
Linda'nın zorlamasıyla, Linda'yla babası bir odaya geçtiler.
"Noldu kızım? Sorun ne?"
"Hala kızım diyorsun ya. Çıldırmak üzereyim!"
"Noluyo?"
"Herkese kızım diye tanımaktan vazgeç artık. Ben senin kızın değilim. Ben senin hiçbir şeyinim! Hiçbir şey!"
Linda bağırabildiği kadar bağırmıştı, çünkü babası başka türlü anlamıyordu.
Hızla kapıyı açıp çıktı Linda. Birden duraksamasının sebebi, karşısına çıkan çocuktu.
Bu o çocuktu. Babasının arkadaşının yanında ki çocuk. Adamın çocuğu.
Linda çocuğa baktı bir kaç saniye. Sonra birden ağlamaya başlayarak koşmaya başladı.
Çocuk neye uğradığını şaşırmıştı. O halde öylece kalakaldı. Bağırışmaları duymuştu, ama anlam verememişti.
Bu işi burda bırakmayacaktı. Tabii ki peşinden gidecekti kızın.
Dışarı çıktı Linda. Sahilin önünde bir mekandı zaten. Hemen denizin önünde ki bir banka oturdu. Dizlerini kendine çekti ve ağlamaya başladı.
Yanına oturmuştu Kenan Linda'nın. Elini omzuna değdirmesiyle, Linda ani olarak titredi.
Kafasını kaldırıp elin sahibine baktı. O çocuktu bu.
"Sorun ne?"
Linda bir şey söylemeden baktı yüzüne. Kenan kolunu açtı ve sarılabilirsin der gibi baktı yüzüne.
Linda hemem sarıldı Kenan'a. Çünkü sadece buna ihtiyacı vardı.
Bir süre sonra Kenan gitmesi gerektiğini hatırladı. Kız baktı. Kız ondan ayrıldı.
"İyi misin?"
"Daha iyiyim."
"Peki, güzel."
Linda kafa salladı.
"Şimdi gitmem gerekiyor ama, daha sonra konuşabilir miyiz?"
-
Konuşun tabii canım😍
ŞİMDİ OKUDUĞUN
with footballers | one shot
Hayran KurguHepsine ayrı ayrı hikaye yazmamak için, toplu imagine🤓🤍