Dörtlü İlişki (Tamamlandı)

Bölüm 32

"Yeni şeyler denemekten korkmuyorsun Bengi. Sen ve ben ilk kez böyle seviştik. Seni iyice heyecanlandırana ve denememe izin verecek kadar tahrik olana kadar beni geri çevirmeye devam ettin. Seni ilk kez öpmeyi istediğimde bunu yapmak istemedin. Sonra öpüşmenin her türünü denedin. Öpülmedik yerin kalmadı. Şimdi yeni bir şey denemenin seni neden bu kadar rahatsız ettiğini anlamıyorum. Oysa ne zaman kendini bıraksan ve gerçekten bir şey denesen, onu sevmişsindir. Başka biriyle sevişmenin de aynısı olacağını düşünüyorum."

Bengi ile Cem, aralarına başkasını alma konusunu kim bilir kaçıncı kez konuşuyorlardı. Aslında Bengi istiyordu ama hemen kabul etmiş gibi görünmemek için nazlanıyordu. Cem de onun direnecek gücünün kalmadığını hissettiğinden sürekli ısrar ediyordu.

"Cem, senden boşanmalıyım. Sen bir pisliksin!" Israrlar Bengi'yi yormuş, sonunda patlamıştı.

"Ne kadar kızgın olduğunu anlıyorum. Sorun değil. Ama itiraf et, Can'dan hoşlanıyorsun. O gece hayatının en güzel anını yaşadın ve bahse girerim ki eğer şansın olsa yine yapardın."

"Seni o.ç!" Çığlık attı. Ona tokat atmaya çalıştı ama bileğinden tutup Bengi'yi kendine doğru çekti Cem. Saldırılarını ve küfürlerini görmezden gelerek onu kollarının arasında tuttu. "Sorun değil bebeğim" dedi sakinleştirici bir tavırla. "Seni çok seviyorum. Can'ı istemende sorun yok. İstediğin her şeyi yapmanda sorun yok. Seni seviyorum ve içgüdülerinin emrettiğini yapmanı istiyorum. Mutlu olmanı ve eğlenmeni istiyorum."

"Seninle mutluydum!" derken gözyaşlarına boğuldu Bengi

"Benimle hâlâ mutlusun. Bu başkasıyla da mutlu olamayacağın anlamına gelmiyor. Bengi, bana karşı dürüst ol. Buna hayır dersen söz veriyorum, bir daha asla bahsetmeyeceğim. Ama gözlerimin içine bakıp bana gerçeği söylemeni istiyorum. Can'la yeniden birlikte olmak istemiyor musun?"

Hayır demek istedi ama Cem'in gözlerine baktığında bunu söyleyemedi. Yalan söyleyemezdi. "Evet" diye fısıldadı, utançla başını öne eğerken.

"Seni seviyorum Bengi. Dürüst olduğun için teşekkür ederim. Onu hâlâ istemene aldırış etmediğimi anlamıyor musun?"

"Evet ama nedenini anlamıyorum."

"Çünkü bu seni mutlu ediyor. Senin mutlu olman da beni mutlu ediyor. Bu sana kendim hakkında hiç söylemediğim birkaç şeyden biri ama başkalarının sevişmesini izlemeyi seviyorum. Ve seni izlemek istiyorum."

"Kaç kişinin sevişmesini izledin?"

"Üniversitedeyken bir arkadaşım vardı. Odamı paylaştığım okul arkadaşım. Bir kız getirmişti. İkisi de çok sarhoştu ve önümde seviştiler. Tek canlı izlediğim sevişme bu. Ama bazen video izliyorum. Canlı yayınlar da var. Sen de benimle izlemelisin."

Bengi, Cem'in söylediklerini düşündü. "Ben başka bir adamla sevişirken, onun başkalarının sevişmesini izlemesine nasıl karşı çıkabilirim ki?" diye geçirdi içinden.

"Demek bu yüzden beni başka bir adamla görmek istedin?"

"Evet. Ayrıca, eğer kendini bırakırsan bundan ne kadar zevk alacağını biliyorum. Sana ne diyeceğim. Can'ı davet etsem nasıl olur? Bir beklentim yok. Ona bunun sadece akşam yemeği daveti olduğunu söyleyeceğim. İstersen yaparsın. Fikrini değiştirirsen bu da sorun değil. İstemezsen de sevişmezsin. Tamam mı? "

"Tamam" diye kabul etti Bengi.

"Bu akşama ne dersin?"

"Deli misin? Bu gece mi? Bu düşünceye alışmam için bana bir şans ver, olur mu?" Cem'in bakışlarını beğenmemişti Bengi. Bir an duraksadı. "Bana onu zaten davet etmediğini söyle. Bana arkamdan iş çevirmediğini söyle."