7.BÖLÜM;DİCLE VE FIRAT

1.9K 93 25
                                    

7.BÖLÜM;
DİCLE VE FIRAT:

Şimdi herkese merhaba.
Uzun bir bölümle geldim size, sevdiğim bir bölümle hem de.

Bölüme başlamadan iki şeyden bahsedeyim. Birincisi; arkadaşlar kitabı yazar yazıyor olsa bile biz on beş yaşındaki bir kızın ağzından, onun hayatını ve yaptıklarını okuyoruz. Lütfen bazen kızın yaşını unutmayınız. O yüzden karakterimizin yaptığı davranışları daha iyi anlarsınız. Değişik mesajlarla bana gelmeyiniz cidden üzülüyorum.

İkincisi ise; arkadaşlar okurken töreye kurban giden, sevgi görmemiş, kadın olarka dışlanan bir kızı okuduğunuz için bazı davranışlara, 'ya ne alaka," demek yerine kendinizi yerine koyun lütfen. Emir değil, bir ricadır.

Oy ve yorum yapmayı unutmayınız lütfen! Ama lütfen!!!! ♡☆

İnstagram hesabım merdumgiriz.234

Keyifli okumalar🍁

Her şey silinip kayboluyorken nazarında,

Yalnız o yeşil gözlerinin nuru görünse....

Hüseyin Nihal Atsız...

......

Siz hiç bir insanın acı ile mutlu olduğunu duydunuz veya gördünüz mü? Elbette sadist kavramını kullandığımız kişiler için evet ama ben onu demiyorum. Gerçekten artık mutlu olmak için acıyı bile isteyen insanlar gördünüz mü?

Onlar mutluluk nedir bilmeyen ve nasıl elde edeceğini, elde ederse ne olacağını bilmeyenlerdi. Acı bile belli bir süre sonra onlara sırf bir dirhem mutluluk olsun diye gülümseyenlerdi.

Benim gibi!

Kendi odamın kapısında daha fazla düşünmeden içeriye girmek için kapının kulpuna uzattım elimi. İçeriden gelen kahkaha sesleri bir acıdan gelen mutluluğu anlatıyor. Nasıl veya neyle mutlu olunacağını bilmeyenler kulübü gibi.

Yüzümde az önceki hislerimin gitmesi ve saniyesinde bu hislerin gelmesini es geçerek mutluluk nidası kopararak odaya girdim. Girmemle yatağımda oturan üçlü ile derince gülümsedim.

Delileri destekleme kulübüne hepiniz hoş geldiniz!

"Dicle, ne oldu? Ne dedi o patlıcan kafa?" Omuzlarımı silkerek onların yanına geçip oturdum. O sırada gözlerim Defne'nin elindeki krem kutusuna takıldı. Tabii ya, elim.

"Boş yaptı her zaman ki gibi. Elimi sıktığı için özür diledi. Sonra sarılmaya çalıştı..."

"Ne yaptı, ne yaptı?" Hepsinin ani yükselişi ile irkilsem bozguna vermeden konuştum. "Dediğim gibi sarılmaya çalıştı ama bende dedim ki, Doğa bizim ailemiz muhafazakâr," bana tuhaf bakarlarken ben güldüm. Cidden takmıyordum ve onların takmasını da istemiyordum. Özellikle bu gece olanlardan sonra. Hepsi ilk güldü sonra Ebrar aklına bir şey gelmiş gibi tedirginlikle konuştu.

"Dicle ya kanında tarçın çıkarsa, o zaman ne olacak?"

Kaşlarımı çattım sonra yatağa uzandım. "Biliyor musunuz ben kimsenin neye alerjisi olduğunu bilmek zorunda değilim. Kimse de beni bunu bilmediğim için ve tarçınlı meşrubat seviyorum diye de suçlayamaz." Gözlerim üçünde gezerken hepsi aynı ifade ile bakıyordu: E o zaman bu mesele de çözüldüğüne göre asıl eğlenceli kısma geçelim, bakışı vardı. Daha çok güldüm ama bu yorgunca bir gülmeydi.

URGANA GEÇİRİLEN DÜŞÜNCELERHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin