12.BÖLÜM: BİLİNMEZLİK DOLU BİR GÜN

532 40 11
                                    

12.BÖLÜM:BİLİNMEZLİK DOLU BİR GÜN


Selamlar. Yine sonda konuşacağım.

Oy vermeyi ve lütfen yorum yapmayı unutmayınız.

Keyifli okumalar🍁

Dünya'da birçok korkunç şey var ama hiçbiri insan kadar korkunç değil.

Sophokles...


Bazı sonlar vardır ki insanın hayatına fark etmeden yeni başlangıçlar kazandırır ama bazı sonlarda vardır ki insanın hayatında gerçekten bir son olur.

Bunu şimdi daha rahat fark ediyordum. Güven göreceli bir kavramdır ve benim içinde öyleydi. Tıpkı benim bir söze güvenip hayatımı ortaya atmam gibi.

Ben bir kumar oynamıştım güvenle ama en büyük güven insanın kendine güvenmesiyle başladığı için ben bu kumarı kaybetmiştim.

Hayat böyledir. Kazanırsın ve kaybedersin ama sonuç olarak ne kazandığın ve ne kaybettiğin önemlidir. Ben hayatımı bir ağacın son baharda yapraklarını döktüğü gibi güvenimi dökmüş ve bunun sonucunda bir hayat kaybetmiştim.

Bu benim hayatımdı.

Ben kendi hayatımı bir güven kumarında kaybetmiştim.

Hissizlikle dolup taşmıştım şu an. Üzüntü hissi bile bende etkisizdi. Tıpkı bir ölü gibi.

Bir şeyler kopuyordu içimde ama ben buna karşı çıkmıyordum. Belki de çıkmıyordum. Bilmiyorum. Bana ne olacak? Bundan sonra ne yapacağıma dair hiçbir şey bilmiyordum.

Yaşama sevincini kaybetmiş olan insanlar hep hissiz ve bilinmezlikle doludurlar. Belki bende yaşama sevincimi kaybettiğim için böyleyimdir.

Kaybedilen sadece bir yaşama sevinci değildi oysaki. Kaybedilen koca bir hayat ve telafisi olmayan bir güvendi.

Ellerimdeki telefonla bakışırken bir ya da bir buçuk saat sonra konağın önünde olacağımızı biliyordum. Ne tuhaf, biz kız almak için buraya gelecektik sözde bir kaç ay önce ama şimdi kız verilmişti onlara ve onlarda yeni gelini götürüyordu.

Olmayan nikahla yeni bir gelin. Ne kadar da saçmaydı dimi? Benim şimdi babamları nezarethaneye uğurluyor olmam lazımdı. Ama ben kendim, benim için nezarethane olan yere gidiyordum.

Hayat böyledir. En beklemediğin anda yapar hamlesini ve seni sonsuza dek ya iyi ya da kötü yönden sonsuzluğa iter.

Sanırım benim ki kötü yönden olandı. Hatta sanırım değil, düz bir şekilde öyleydi. Şu an başını kucağıma koyup uyuyan Halil bunun en büyük kanıtıydı.

Evet, tüm gün ve gece gözüme gram uyku girmemişti. Sadece boş şekilde etrafa bakıyordum. Beni gören sanki Şırnak'ı özlediğimi, o yüzden heyecandan da dolayı tüm gece uyumadığımı sanırdı.

Oysaki ben şu an başı kucağımda olan adamın boynunu kırmamak için kendimi zor tutuyordum. Lanet gelsin sana.

Onca saat boyunca hiçbir şeye tepki vermemiştim ama sonra aklıma bu evliliği isteyerek kabul ettiğim gelince mecburen gülümsüyordum.

Ama benim aklımda kalan en büyük soru şuydu: Bu gece olacak eğlenceden sonra ne olacaktı?

Ben ne yapacaktım? Bu adamla evlenirsem kendimi öldürürdüm demiştim ve sanırım cidden şu en mantıklısıydı.

URGANA GEÇİRİLEN DÜŞÜNCELERHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin