Panik Atak

72 8 25
                                    

Hızlı geçiyom sıkıldımamk

Okulun açılmasının üstünden bir buçuk ay geçmişti ve sınav dönemleri başlamıştı.

Minho bir süredir gayet mutluydu ve büyük ilerlemeler kaydetmeye devam ediyordu, krizleri çok nadir oluyordu ve ara sıra gerçek zannettiği şeyleri duyup hissetmesi dışında bir sorun yoktu.

Jisung bununla ilgili doktorla konuştuğunda doktoru bunun iyileşme sürecinin bir parçası olduğunu ve bir süre sonra büyük ihtimalle geçeceğini söylemişti, Jisung da bunu söyleyerek Minho'yu rahatlatıyordu.

Son bir haftadır diğerleri ders çalıştığından Minho genelde tek başına takılıyordu, Jisung sınavlardan önce ona bunu söyleyip özür dilemişti.

Ara sıra onu yalnız hissettirmemek için Minho'nun yanında çalışıyordu fakat genelde çalıştığı zaman yaşadığı gerginlik onu da kötü etkilemesin diye yalnız çalışıyordu, daha çok Chan ilgileniyordu Minho'yla.

Diğerleri gibi tüm yıl boyu yan gelip yatmak yerine o ve Seungmin sık sık ders çalıştıkları için ders çalıştığı süre azdı ve Minho'yla ilgileniyordu hep.

O gün de okuldan geldiklerinde Jisung Felix'in odasına geçmiş, Chan da Minho'yla vakit geçirmek adına onunla bir şeyler pişirmişti.

Şimdi Minho'yla Chan beraber ders çalışırken Jisung hala Felix'in odasındaydı ve Chan Jisung'u tekrar kontrol etmeye gitmeliydi, bu yüzden kolunun altına aldığı Minho'ya anlattığı şeyi bitirdikten sonra başını sallamasıyla yanağını sıktı ve ayağa kalktı.

"Jisung'a yiyecek bir şeyler götürüp geliyorum." Minho ona şirince gülümseyip ayaklarını sallayarak önündeki resme döndüğünde Chan da kapıyı arkasından kapatıp Felix'in odasına ulaştı, kapıyı tıklatıp içeri girdiğinde gördüğü şeyle iç çekmişti.

"Neden bana seslenmedin?" Jisung titreyen ellerini saçlarından geçirirken konuşabilmek adına nefesini düzenlemeye çalıştı.

"M-Minho korkma-sın di-ye."

"Panik ataklarını ciddiye alman gerektiğini biliyorsun." Chan onun saçlarını okşadı. "Bekle ilaçlarını getireyim." Jisung başını sallayıp yüzünü sıvazlayarak Chan'ı beklemeye başladı.

Jisung'un odasına girdiğinde Minho'yu endişelendirmemek adına ilaç poşetini alırken Minho'ya ufak bir gülümseme sundu ve tekrar Jisung'un yanına döndü.

Jisung hala titriyordu, Chan döndüğünde de titremesi daha durmamıştı.

Chan ona ilaçlarını verip içmesini izledi ve daha sonra Jisung'un ellerini tuttu.

"Nefes al Jisungie, benimle birlikte." Jisung başını sallayıp Chan'ın kendisini sakinleştirmeye çalışmasına izin verdi.

Minho o sırada çözdüğü sorulardan birinde fazlaca takılınca bir süre sonra kitabıyla ayağa kalktı ve Chan'ı bulmak için odadan çıktı, Felix'in odasının kapısına vardığında gördüğü görüntüyle kaskatı kesilmişti.

Donuklaşan bakışları oraya sabitlendi, hiçbir şekilde hareket edemedi veya bir şey diyemedi.

Chan ve Jisung da onu fark etmemişlerdi, Jisung'un gözleri kapalıydı ve Chan ona arkasını dönmüştü.

Bir süre daha uğraşmalarının ardından Jisung sakinleşmeyince Chan onun saçlarını okşadı.

"Hastaneye gidelim mi?"

"M-Minho?"

"Minho da bizimle gelir, sen kendine gelene kadar ilgilenirim onunla." Jisung kesik bir nefes alıp başını sallayınca Chan ayağa kalkıp onu kucağına aldı.

BloodredrosesHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin