18.BÖLÜM

1.8K 103 84
                                    

Keyifli okumalar dilerim herkese lütfen vote ve yorum yapmayı unutmayın hepinize kucak dolusu sevgiler gönderiyorum balımlar 🥰

Karan : 12 temmuz 1997
Kadem : 20 ağustos 1997
İkizler: 13 kasım 2001
Begüm: 9 Aralık 1997
Sahra : 20 ocak 2001
Beste : 5 kasım 1999

( karakterlerin doğum günleri ileride belki kutlamak istenir ise diye buraya bıraktım şuan bakılır ise en yakın karanın doğum günü var slslslsl)

🦋🦋🦋🦋🦋🦋🦋🦋🦋🦋🦋🦋🦋🦋

6 Ay sonra...

6 Ay, Tam tamına 6 Ay. Bu altı ay içinde hayatım tamamen değişmişti, mesela babam artık tedavi olmaya başlamış. Tabi Karan sayesin de, babamın hastalığını karana söylediğim günden beridir Karan babamın hastalığı için araştırma yapmış ve geçen aylarda hastalığın tedavisi olduğunu ama bunu Türkiye de olamayacağını söylemişti. Babam ne kadar bu konuda gitmemek için inat etsede annem bir şekilde inadını kırıp babamı şehir dışına götürmüştü.

Tedavi masraflı yüklü miktar da olsada Karan bunu da çözmüştü, nasıl mı? 40 dönümü geçik arsasını satarak. İlk başta ne kadar yapma desemde beni dinlemeyip satmıştı ve sattığı günde " sen yeter ki ağlama Kadem, sen mutlu ol diye gerekir ise elimde ki bütün mal varlıklarımı satarım senin için" demişti. O günden sonra karana arkaştan çok gerçekten kocam gözü ile bakmaya başladım.

Karan artık arkadaşım değil kocamdı, yani kağıt üzerinde.

Kapımın tıklanması ile aynada kendime bakmayı bıraktım " gel" demem üzere kapı açıldı ve içeri siyah takım elbiseli Karan girdi, karanı baştan aşağıya süzdüğümda karnımda bir karıncalanma hissettim. Karan gerçekten çok yakışıklı olmuştu dağınık duran kumral saçları bu sefer derli topluydu ve içine giydiği siyah gömleği vücut yapısından yeteri kadar gerilmiş ve vücut yapısını daha da belirgin hale getirmişti.

Karan beni baştan aşağı süzdükten sonra çapkınca sırıttı " o Kadem hanımım bu ne güzellik böyle resmen yakıyorsunuz" dediğinde yanına gittim ve karşına geçip cilveli bir şekilde " Dikkat et karan ağa ateşim seni yakmasın " dediğimde karanın dudağının kenarı kıvrıldı ve şuh bir ses ile
" işin içinde sen var isen ben yanmaya da, yakmaya da, kül olmaya da varım Kadem hanımağam"

Karan bir adım geri attığım da güldü, Karanın gülmesini umursamazdan geldim ve kendi etrafımda döndüm " nasıl olmuşum yakışmış mıyım yanına" karan gülerek " bu gece sen benim yanıma yakışmamışsın" dediğinde " nasıl yani beğenmedin mi?" dedim alıngan bir ses tonu ile.

Karan yüzümün düştüğünü fark etmesi üzere yanıma gelip, elini çeneme koydu ve ona bakmamı sağladı " asıl ben senin yanına yakışmışım, sen benim değil" güldü " Ve kadem hiç bir zaman sen benim yanıma yakışmazsın anca ben senin yanına yakışırım" gülümsedim, benim gülümsemem ile Karan da gülümsediğin de elini çenemden çekti ve kolunu bana doğru açıp " gidelim mi?" dedi

Karanı başım ile onayladıktan sonra koluna girip yatağımın üzerinden çantamı aldım ve odadan çıktık.

Bu gece önemli bir geceydi yani Karan için aslında Karan için değildi bütün küçük çocuklar içindi. Karan sadece organize etmişti hepsi bu. Merdivene geldiğimizde Karan " eteğini tut dolaşıp düşmeni istemem o topuklular ile" dediğinde gözlerimi devirdim ve kolundan çıkıp " bak bakalım nasıl iniyorum eteklerimi tutmadan" dedim ve çenemi dikleştirip ilk basamağa adımı attım.

Ben yavaş yavaş aşağıya iner iken karanın da arkamdan güldüğünü hissettim ama dönüp ona bakmadım, kazasız ve ayağımı burkmadan aşağıya indiğimde karana baktım, karan bıraktığım yerdeydi " bak nasıl indim" Karan gülerek hızla aşağıya indi ve tam karşıma geçip durdu " aksini iddia etmedim zaten" zafer kazanmış gibi gülümsedim ve omzumun üzerinden saçımı savurarak
" biliyorum ne diye bilirim ki harikayım ben" Karan bu hareketime güldü ve "sen kime çektin ki böyle" demesi üzere sırıttım " sence"

Sonsuz SevdaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin