Bundan yedi yıl önceiydi. BURSA'da yaşadığımız iki oda bi salon evimizde çok mutluyduk. babam sanayide çalışırdı annem ise ev hanımıy'dı ben ve kız kardeşim Aslı o evin çocuklarıydık. yarın beşinci sınıfın son günüydü. çok heycanlıydım çünkü babam bana bir söz vermişti. eğer karnem iyi olursa sana bisiket alıcam aynı arkadaşının ki gibi mavi ve sana sürmeyi ben öğreticem oğlum dedi.kardeşim aslıya'da oyuncak bebek alacaktı... Yarını sabırsızlıkla bekliyordum. akşam yemeğini yer yemez hemen yatağıma koştum uyuyup sabah erken kalkmak için
ve sabah oldu sonunda. annem kahvaltıyı erkenden hazırlayıp beni ve kardeşimi uyandırmaya geldi. kalktık elimizi yüzümüzü yıkayıp kahvaltı sofrasına geçtik. babam bizi sofrada bekliyordu kahvaltmızı yapıyorduk babam bize dönüp dediki; oğlum kızım bu seneniz de biti gelecek dönem oğlum sen altıncı sınıfa. kızım sen ise dörtüncü sınıf olacaksınız. oğlum seni doktor kızım seni de öğretmen olak görmek istiyorum.
elimden gelen bütün çabaları sarf edecem gerekirse gece ve gündüz çalışıp sizi okutucam dedi.
Ve bizde babam konuşurken kahvaltımızı yaptık. kardeşimle üzerimizi değiiştirmeye gitik giyindikten sonra babam bizi kapıda bekliyordu. sonra babam ellerimizden tutup okula doğru yürümeye başladık. okulun bahçesine vardık arkadaşım Ali bisikletiyle okulun bahçesine girdi ve yanımızda durdu.
ban dediki Fırat senin baban sana ne zaman bisiklet alacak ne zaman birlikte sürücez dedi.
ben de dedimki babam bana bu gün alacak ve sürmeyide öğretecek dedim sonra babam bana dedi ki oğlum ben
Ahmet amcana uğrayıp sonrada sanayiye gidicem sizde karnelerinizi aldıktan sonra doğru eve gidin. dedi ve gitiBizde karnelerimizi alıp eve doğru koştuk. anneme karnelerimizi gösterdik ikimizin karneleri çok iyi di annem' de bizi öpüp tebrik eti sönra bize yaptığı büsküvülü pastayı getirdi...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
YANLIZ GÜVERCİN
Short StoryBasının ölümünden sora kendisi ve ailesi için çabalayan çocuğun hikayesi...