SEVMEK YÜREK İSTER

20. bölüm

Selamm

İyi okumalarr 🦋🤍

++++++++

Rüzgar, hızla arabayı sürmüştü. Eve gelmiştik. Kapıyı çalmadan önce döndü ve elimi tuttu.

"Başak, adettendir seni babandan isteyelim. Ama babam olmayacak çünkü beni evlatlıktan reddetti. Ama halledeceğim. Seni kendi başıma isteyeceğim."

"Rüzgar, hiç önemli değil. Sana güveniyorum, halledeceğiz. Bugün iste öyleyse, aradan çıksın."

"Çiçek ve çikolata yok ki. Almadık, ne yapacağız?"

"Rüzgar, babam bunları dert edecek biri değil. Önemli olan bizim mutluluğumuz."

Elimi daha sıkı tuttu ve beni öptü. Sonra da kapıyı çaldı. Kapıyı babam açmıştı. Çatık kaşlarıyla Rüzgar'a bakıyordu. Bakışları bana dönünce gülümsedi ve bana sarıldı. Bende sarılışına karşılık verdim. Sonra da eve girdik zaten.

Ben hemen mutfağa kahve yapmaya gitmiştim. Rüzgar da bizim eve bizden önce gelen ekibin, yani Acarların yanına geçmişti.

O sırada mutfağa babam geldi.

"Kızım, niye kahve yapıyorsun?"

"Baba Rüzgar bugün beni isteyecek. Yalnız babası gelmeyecek. Nedenini soracak olursan, babası onu evlatlıktan reddetmiş."

"Kızım, bak bir daha düşün istersen. Babasının evlatlıktan reddettiği çocuk bu. Kim bilir ne yaptı da evlatlıktan reddedildi? Sen bir kez daha düşün. Ama yine de karar senin, güzel kızım benim."

"Baba, Rüzgar Bade'yle zorla çıkmıştı biliyorsun. Ondan sonra babasını arayıp ondan ayrılacağını söylemişti. Tabi bu da babasının işine gelmiyordu. Ama Rüzgar beni istiyordu. Bu yüzden Bade'den ayrılmıştı. Ondan ayrılıp benimle çıkacağını öğrenince evlatlıktan reddetmiş. Yani kısacası benim için evlatlıktan reddedilmiş. Onun, benim için en iyi seçim olduğunu biliyorum babacığım."

"Babasını kaçıralım."

"Ne? Baba ne diyorsun yaa. Nasıl kaçıraraksın koskoca adamı? Hem kaçırıp ne yapacaksın."

"Döveriz?"

"Baba, saçmalama."

Gözlerimi devirip önüme döndüm. Babamın kıkırtısını duyabiliyordum.

"Ne yani canım, şaka da mı yapmayalım?"

Gülümsedim ve babamı öptüm. Gerçekten gülmemi sağlamıştı. "Neyse, ben gideyim de damat adayıma bir bakayım. Bakalım benle görüşmesinden sonra hala seni istiyor mu?"

"Ya baba, sakın gelecekteki kocama bir şey yapma!"

"Bak bak! Kocasını da korurmuş. Hemen de sattın beni." Trip atar gibi konuşmasına gülmüştüm.

"Sen benim ponçikimsin. Seni nasıl satayım. Sen bir numarasın."

"İnanamıyorum, şuan kızım tarafından şımartılıyorum."

Yanağına sulu bir öpücük kondurduktan sonra babam eline acı biberi alıp yanıma geldi. Elime acı biberi tutuşturdu ve kulağıma yaklaştı.

"Kızım." fısıldayarak konuştuğu için ben de fısıldayarak karşılık vermiştim. "He?"

"Bu biberin tamamını dök. Eğer ölmezse evlenirsiniz, ölürse zaten evlenemezsiniz. Başıma kalırsın, bana bakarsın." Omzuna ağır bir darbe geçirdim ve kıkırdadım.

"Ya baba! Öyle bir şey yapmayacağım. Yanına çikolata da koyacağım."

Beni öpüp kaçmıştı.