(...)
Dz. Baba...
Mk. Bak babası, oğlumuz aramıza gelmek için sabırsızlanıyor.
Şu an karşımda onları görüyordum. Evdeki çalışma odam eskiden Ren babamındı, orada duruyorlardı. Makato babamın karnı büyümüştü galiba bana hamile olduğu zamanlardı.
R. Demek öyle? Umarım babanı çok zorlamıyorsundur Dazai?
Mk. Hayır canım, uslu bir bebek o.
Ren babam oturduğu çalışma masasının sandalyesinden kalkmış, kulağını Makato babamın karnına yaslamıştı.
R. Ne dedin oğlum? Babalarını çok mu seviyorsun? Biz de seni seviyoruz...
İkisi de birbirlerine sarılmıştı. Çok güzellerdi... Bunun bir rüya olduğunun farkındaydım ama uyanmak istemiyordum.
Birden karşımdaki görüntü yavaş yavaş gözümden silindi. Kaybolmuşlardı. Az önce durdukları yere koştum ama yoklardı. O esnada arkamdan başka sesler durdum.
Döndüğümde bir hastane odasındaydım. Yatakta Makato babam yatıyordu Ren babamsa ayaktaydı ve kucağında bir bebek vardı. Bu bendim...
R. Ailemize hoşgeldin oğlum.
Mk. Bana verir misin canım? Öpmek istiyorum onu.
Bunun üzerine Makato babam Ren babamın ona uzattığı bebeği kucağına aldı. Yüce Tanrım... Neden bunu görüyorum?
Görüntü tekrar bulanıp kaybolmuştu ve önümde başka bir anı belirmişti. Bu sefer biraz büyümüştüm. Henüz yeni yeni yürümeyi öğreniyordum, babalarımsa karşımda durmuş onlara doğru hareket etmem için destek veriyorlardı. Tüm bu olanları televizyon izler gibi izliyordum, ben onları görüyordum ama onlar beni görmüyordu.
Onlarla yaşadığım tüm anılar hızlı bir şekilde gözümün önünden geçip gitti. Birlikte oyun oynamamız, pikniğe gitmemiz, bana doğum günümde Byakko'yu sahiplenmeleri...
Sonunda gözümü açtığımdaysa o lanet anı tekrar gördüm. Artık izlemiyordum, ben çocuk olmuştum. Fukuzawa Sensei'nin kucağında ağlıyordum. Bana herşeyin düzeleceğini söylüyordu.
Sonra alevler etrafımızı sardı, ama alevin rengi kırmızı değil maviydi. Hâla Fukuzawa Sensei'ye sarılıyordum ama alevler birden kayboldu ve karşımda Atsushi belirdi. Üstelik üstünde babamın sabahlığı vardı, ben de tekrar büyümüştüm. Her yer saçları gibi bembeyazdı. Ellerimden tutup ikimizi de ayağa kaldırdı.
At. Üzülme artık Dazai-san, ben buradayım.
Dz. Atsushi, bu bir rüya mı? Ben babalarımı gördüm...
At. Onlarla konuşmak ister misin?
Dz. Nasıl?
At. Arkana bak.
Arkama baktığımda oradaydılar. Bana gülümseyerek bakıyorlardı. Kucaklarında Byakko da vardı.
Dz. Baba!
Koştum ve kendimi onların kucağına bıraktım. Gerçek olmasa bile uzun zaman sonra onlara sarılmak çok iyi gelmişti. Gözümden akan mutluluk gözyaşlarına engel olmadım.
R. Dazai, ne kadar da çok büyümüşsün oğlum...
Dz. Baba... Ben sizi çok özledim...
![](https://img.wattpad.com/cover/354310795-288-k81700.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
LOVE IN İMPOSSİBLE _DAZATSU
RandomYetim Atsushi Nakajima ve mafya Osamu Dazai... Shipler : Dazatsu Chuuaku Ranpoe Odango !!!! UYARI!!!!! KÜFÜR, ZORBALIK, ŞİDDET, TACİZ, CİNSELLİK, ERKEKLERİN HAMİLE OLABİLMESİ VS UYGUNSUZ ŞEYLER OLACAKTIR RAHATSIZ OLACAKLAR OKUMASIN!!!!!