Syndari

Abi

Jongin Kyungsoo'nun saçlarını sevdi "O zaman bir an önce yola çıkalım da abinlere de Sudur'u gösterelim." Kyungsoo kafasını sallarken abilerine döndü, sevecen bir şekilde kendisine bakan abilerine gülümsedi. "İstersen önce odaya sen geç, eşyaları şövalyeler toparlamıştır kıyafetlerini daha rahat olanlarla değiştir sonrasında hemen yola çıkalım." Jongin Kyungsoo'nun sırtına dokunup konuştu. Minjun kaşlarını çatarken sormak istemese de konuştu "Siz... aynı odada mı kaldınız?" Jongin kendisine bakan alfaya bakıp hiçbir rahatsızlık duymadan gülümsedi "Elbette neticede ben Kyungsoo olmadan yapamam o da bensiz yapamıyor." Yanağını oyuncu bir şekilde Kyungsoo'nun yüzüne sürterken omega çenesinden onu itmeye çalıştı "Ha-hayır! Sadece kısa bir süredir aynı odayı paylaşıyoruz.. abi gerçekten!" Kyungsoo aceleyle konuşup açıklamaya çalışırken Minjun ve Jongin birbirlerine bakışmayı kesmemişti. Ufak sessizlikten sonra Minjun rahatsız bir şekilde iç çekti "Pekala dediğine inanıyorum." Devam ettirmek istese de bir şey söylemedi sessizce sırtını döndü. Kyungsoo endişeyle onlara bakarken Jiho ile göz göze geldiler. Kafasıyla gitmesini işaret ettiğinde Kyungsoo yavaşça kafasını salladı "Ben.. üzerimi hemen değiştirip geleceğim." Hızlıca odadan çıkmıştı. Jongin onun ardından çıkacakken Jiho'nun sesiyle duraksadı "Jongin, biraz konuşabilir miyiz?" Alfa kendisine seslenen kişiye bakıp kafasını salladı.

Yavaşça karşılarına oturduğunda Minjun rahatsız bir şekilde ona bakıyordu. Jiho sessiz kalan kardeşine bir bakış attığında Minjun sinirle ellerini masaya vurdu "Odadan çıkmak gibi bir niyetim yok! Ne konuşacaksan benim yanımda konuş." Jiho bir şey demese de kardeşinin çıkışından bıkmış gibiydi. Gözlerini kapatıp iç çekse de kafasını salladı. Bir kez daha Jongin'e döndüğünde benzer bakış onda da vardı "Eris İle konuştuğumuzu biliyorsun değil mi?" Jongin irkilmişti, elleri dizleri üzerinde yumruk olurken sırtı dikleşti. Eris imparatorun veliahtı olsa da kendi ailesinden nefret eden biriydi, Jiho'nun anlattıklarına bakılırsa aslında en son güvenmeleri gereken insan oymuş gibi dursa da onunla konuşmuşlardı. Ne konuşulduğunu deli gibi merak ediyordu. "Kyungsoo Eris'in kendisine anlattığı şeyleri sana anlatmadığını biliyorum. Birkaç saat önce konuştuklarımızdan sonrasında aramızda bir gizli kalsın istemiyorum. Kyungsoo'yu korumayı istiyorsak birbirimiz arasında gizli saklıya gerek yok." Jongin bu sözler rahatladığını hissetti, gözleri genişlerken vücudu daha rahat bir şekilde sandalyeye bırakılmıştı "Eris Kyungsoo'nun şövalyesi olmak istedi." Jiho bunu söyledikten sonra Minjun da Jongin de rahatsız bir yüz yapmıştı. Jiho ikisinin de sakinleştiğinden emin olduktan sonra devam etti "Eris kraliyet rahiplerinin Kyungsoo hakkındaki bilgilerini bize söyledi, babamın korktuğu gibi kral Kyungsoo'nun varlığının farkında. Köye saldırmaları boşuna değildi."

"Nasıl farkında olabilirler ki? Kimse Kyungsoo'nun babasını tanımıyor üstüne üstün baskın omega olduğunu bile bilmiyorlar." Jiho bilmediğini söylercesine kafasını iki yana salladı "Rahipler gökyüzünü izleyen insanlarmış, Sirius'un işaretlerine kafayı takan manyak olduklarından bunu da fark etmişler. Önceki hikayeleri biz de bilmiyorduk, Kyungsoo ve Eris bize Sirius ve geçmiş hakkında bilgi verdiklerinde bilgi edinebildik. Sirius'un her yaşamında koruyucu olarak görevlendirdiği koruyucu kurt normalde bir tane olurken karmanın bir türlü oluşamamasından olsa gerek bu hayatında iki koruyucu olarak ben ve Minjun seçildik gibi duruyor." Jiho elindeki belgeyi Jongin'e uzattı "Burada rahiplerin Kyungsoo için yazdığı şeyler var, aynı şekilde kader eşi, koruyucu eşi ve geçmişle ilgili yazılar da yazıyor." Jongin kendisine uzatılan kağıdı aldı, birkaç sayfadan oluşan belgenin daha giriş kısmı olmasına rağmen kurucu omega hakkında ayrıntılı bilgiler yazıyordu. Okumaya devam ederken kaşları çatıldı okuduğunu teyit etmek için Jiho'ya baktığında karşısındaki baskın alfa omuzlarını silkti "Orada yazanların ne kadar doğru bilmiyoruz, sadece Eris'in ve Kyungsoo'nun sözlerini baz alarak onaylayabiliyoruz." Jongin okuduğu kısımlardan kendisiyle ilgili olan kısmı okuduğunda geçmişindeki anılan biraz daha netleşti, kendisiyle çatışmayan giren alfaların birçoğu burada yazanlar gibiydi. Kyungsoo'yu kendisinden uzaklaştıranın kraliyet olmasını beklemiyordu, anılarında yer alan insanlar güç sahibi olmayan vahşi köpeklerden başka bir şey değildi. "Burada yazanların birçoğu.. yanlış." Dikkatlice konuşmaya başladı Jongin "Benzer hatıraları hatırlıyoruz Kyungsoo ile ama Sudur'dayken birileri Kyungsoo'nun anılarıyla oynamaya çalıştı. Eris geldiği gün ilk kez kendini belli etti ve onu sorgulamamıza rağmen adam gibi cevaplar alamadık." Jiho Jongin'in itirafıyla dişlerini sıktı "Demek ki gerçekten Kyungsoo'yu buldular.."