39.Bölüm

247 26 99
                                    

Söz söz söz...

Evet evet evet...

Ahh evliliğe giden ilk adım bu akşam.

Artık Sefa kocam olacak, tamam ona daha var ama...

Neticede korkun kızlar benden.

Yani adam o kadar yakışıklı ve o kadar farklı ki...

Bütün kızlar illa bir kere bakıyor. Sinirim bozuluyor yahu!

Mesela geçen gün alışverişe çıktık hep birlikte.

Annem, Hafize Teyze, kocişim ve ben...

Yani işte söz için kıyafet falan... Neyse Sefa'ya bir sürü kız yürüdü tabii. Yanımda büyükler var diye sabrettim.

Sefa için takım elbise bakmaya gittiğimiz bir mağazaydı. Yani malum annelerimiz kanka olduğu için ve burayı bilmedikleri için e yakında da aile olacağımız için hatta şimdiden de aile olduğumuz için birlikte çıkmıştık.

Sefa ile yanyana gelebilmek ve diğer tüm bahaneler...

Herneyse işte benim şalterler  takım elbise bakmaya girdiğimiz mağazada ki satış elemanının Sefa'ya " Modellik yapmayı düşünür müsünüz? " diye sorduğunda attı.

Satış elemanı erkek olsa hiç problem değil, kızdı ve aynı yaşlardaydık. Yani anlamıyorum sanane kardeşim benim kocamın mesleğinden...

Hem onun işi var.

Tövbe tövbe...

Tabi ben tüm gün trip attım. Üstüne bir de denediği bütün takım elbiselerini beğenmemiş gibi davrandım.

Sefa benden daha evlenmeden hatta sözlenmeden bıkacaktı. Ne yapayım huyum böyleydi. Kıskanıyordum.

Akşam içinde tüm gün hazırlık yapmıştık. Çok şükür bitmişti ve odamda kızlarlaydım.

" Ay maşallah sana ya ne güzel olmuşsun." diyen Fatma'ya gülümsedim.

Sade, bol kesim belden bağlamalı bir elbiseydi bu kez seçtiğim. Soft yeşil rengindeydi. Açıkcası soft renkleri çok seviyordum.

Kızlarda çok güzel olmuşlardı.

Zeynepte de bir  bir hâller vardı. Hatta bir ara  " Merveye haber ver istersen." diyerek kulağıma fısıldadı.

" Düğünümüze artık. E komşu sayılırız sonuçta." diyerek göz kırptım.

" Bak bak şunlara bak darısı başınıza artık Zeynep hanım."

Hafsa bunları söylerken, Zeynepte hafifçe gülümsemişti. Ama beni asıl şaşırtan şey " Neden olmasın. Sonuçta herşey nasip." demesiydi.

O esnada odaya dalan ablamla birlikte sus pus olduk. Ablamdan pek birşey saklamazdım. Fakat şuan konu Zeynepti. E malum ablamda onun yengesiydi.

" Hazır mısınız diye bakmaya geldim. Mirzalar geldi de. Sefalar'ın da eli kulağındadır şimdi. "

" Hazırız ablacığım. Nasılım?" derken kendi etrafımda bir tur dönmüştüm.

" Maşallah Subhanallah kardeşime. " diyen ablamın gözleri dolmuştu. Sulu gözleriyle bu kez kızlara baktı ve onlara da aynı şekilde tepki verdi.

" Ya senin güzelliğine ne demeli?" Bunu diyen Fatmaydı.

" Estağfurullah." diyerek kızaran yanaklarını saklamaya çalıştı ablam.

Biz böyle şen şakrak birbirimizi iltifat yağmuruna tutmuşken zil çaldı.

Zilin sesini duyar duymaz ablamın omzuna yapışıp söylenmeye başlamıştım.

【 TaNıK 】- TextingHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin