Sandık Kokusu Fan kurgu

19. Bölüm Part 3

Karsu ve Mert birbirlerinden ayrılırlar. Mert artık babası konusunda kararını vermiştir. Atilla'yla bu meseleyi konuşmak için evine gider.

Atilla: Hoşgeldin.

Mert: Hoşbulduk abi.

Atilla: Dikilmesene öyle odun gibi, gel içeri.

Mert içeri geçer.  Atilla ile karşılıklı otururlar.

Atilla: Ben de senin yanına gelecektim. Dün akşam konuştum babamla şu takip meselesini... Benim işim değil dedi.

Mert: Belki de ben yanlış anlamışımdır...

Atilla: Burada pek öyle demiyordun ama. N'oldu oğlum sana bu halin ne?

Mert: Sabah babam karşıma dikildi de...

Atilla: Ne?! Babam, senin evine mi geldi?

Mert: Aynen öyle abi.

Atilla: Bir şey yapmaya kalkışmadı değil mi?

Mert: Yok yok... Öyle konuştuk sadece... İkimiz de eteğimizdeki taşları döktük...

Garip bir sessizlik oluşur.

Atilla: İyi misin peki?

Mert: Bilmiyorum, hiç bir şey bilmiyorum abi... Ama sanırım... Zaman içerisinde affedecek gibiyim.

Atilla ve Mert sarılırlar.

Atilla: Açıkçası ikinizin yüzleşmesi beni baya tedirgin ediyordu, beklediğimden iyi görünmene sevindim.

Mert: Buraya gelmeden önce kitapçıya uğradım da... Karsu'yla konuşup dertleştik biraz. Çok iyi geldi. Biraz daha netleşti kafamda bi şeyler...

Atilla: Anladım.

Mert: Kıskandın mı?

Atilla: Neyi?

Mert: Yani şimdi ben, hatta Cevdet de Karsu'yla böyle kardeş gibiyiz, konuşuyoruz falan, sana hala soğuk tabi ne bileyim belki kıskanmışsındır.

Atilla: Benimle böyle dalga geçebildiğine göre gerçekten de iyisin sen.

Atilla yanındaki yastığı Mert'in kafasına fırlatır. Mert tam karşılık verecekken kapı çalar, gelen Tılsım'dır.

Tılsım: İçeri gelebilir miyim?

Atilla: Tabi ki.

Tılsım içeri geçer. Mert'i görünce çok sevinir. Selamlaşırlar.

Atilla: Senin okulun yok muydu bugün? Hastalandın mı yoksa?

Tılsım: Yok. Biliyorsun yarın benim bale gösterim var, dinlebilmek için gitmedim okula.

Atilla: İkideydi di mi?

Tılsım: Evet. Bi de... Arkadaşımın ailesi bize motivasyon olsun diye evine çağırdı bugün. Annem muhtemelen sana söylemeyi unutmuştur, son zamanlarda nedense çok dalgın... Bu yüzden ben geldim. Üçümüz beraber gitsek olur mu?

Atilla: Olur tabi ki.

Tılsım tebessüm eder.

Tılsım: Anneme ne zaman Atilla abi niye bize gelmiyor desem sürekli işin olduğunu söyledi, bu yüzden gelemezsin diye çok korktum.

Atilla: Hiçbir iş senden önemli değil.

Tılsım: O zaman akşam görüşürüz.

Atilla: Görüşürüz.

Tılsım evine geçer, Atilla onu uğurlar. Mert Atilla ve Tılsım yakınlığına şaşırmıştır.

Mert: O kadar dedin artık Tılsım'la çok iyi anlaşıyoruz diye ama bu kadarını beklemiyordum açıkçası. Şaşırdım.

Atilla: İnan her seferinde ben bile şaşırıyorum. Ağaç ev olayından sonra çok ısındı bana.

Mert: Allah bozmasın.

Atilla: Aminnn

Abi kardeş konuşmaya devam ederler. Bu arada kanıtları neredeyse toplayan Cevdet konuşmak için Karsu'ya gelir. Karsu Çalıkuşu'nu okumaktadır.

Cevdet: Çalıkuşu mu okuyorsun?

Karsu hafif irkilir.

Cevdet: Kusura bakma kapıya vurmuştum ama... Korkuttum di mi?

Karsu: Yok sorun değil, biraz fazla dalmışım kitaba.

Cevdet: Çok doğal fena halde içine çekiyor kitap.

Karsu: Okumuş muydun?

Cevdet: İki kez hem de. Eğitim sistemini çok iyi eleştirmiş, toplumdaki kadın algısını da öyle.

Karsu: Cidden. Ben de çok severim o yüzden. Benim de üçüncü okuyuşum.

Cevdet: Yalnız sonuna gelince ne hissedeceğimi bilemiyorum. Kamuran'dan ölesiye nefret ediyorum ama Feride mutlu olduğu için...

Karsu: O kadar da kötü gelmiyor di mi?

Cevdet: Evet... Neyse ben Reha meselesi için gelmiştim. Kanıtları neredeyse topladım ama kesin ve daha çabuk bir sonuç elde etmek için bi iki şey daha toplamakta fayda var.

Karsu: Açıkçası sen daha iyi bilirsin bu işleri. O yüzden ne dersen o.

Cevdet: Tamam. müsaadenle ben işimin başına döneyim. Görüşürüz.

Karsu: Görüşürüz.

Cevdet tam kapıdan çıkarken İpek'in eski sevgilisi gelir. Karsu'yu rahatsız eder. Cevdet müdahale etmek ister ama Karsu'dan da çekinmektedir. Keza adama karşı sertçe tepki verdiğini görünce gerek duymaz. Yalnızca kim olduğunu öğrenmek için çıkışta peşine takılır. Karsu kendi kendine söylenirken telefonu çalar. Arayan Tılsım'dır.

Tılsım: Anne n'apıyorsun?

Karsu: Çalışıyorum kızım sen n'apıyorsun peki?

Tılsım: Ben de akşam için ne giyeceğime karar vermeye çalışıyorum.

Karsu: Akşam?

Tılsım: Unuttun di mi anne? Bu akşam arkadaşımın evine gidecektik ya? Annesi bizzat çağırmıştı seni?

Karsu: Aaaa doğru... Unutmuşum ben onu tamamen ya.

Tılsım: Şaşırmadım. Son zamanlarda çok dalgınsın anne. Yine de gideceğiz di mi?

Karsu: Elbette.

Tılsım: O zaman ben daha fazla rahatsız etmeyeyim seni ki işin çabucak bitsin. Görüşürüz anne.

Karsu: Görüşürüz kızım