Sandık Kokusu Fan kurgu

17. Bölüm Part 2

Mert sahneye çıkıp şarkı söylemeye başlar, gözü kapıda, Atilla'yı beklemektedir. Bir yandan da Karsu'nun bir şeylerden şüphelenmesinden çekinmektedir. Karsu'nun telefonla uğraştığını görünce rahatlar. Türkan çocuklarla ilgili bir şeyler yazmaktadır, Karsu ona odaklanmıştır. Çok fazla zaman geçmeden Atilla içeri gelir ama çok kalabalıktır, Karsu da önlerdedir, göremez. Durumu kavrayan Mert kaş göz işaretiyle Karsu'nun yerini gösterir Atilla yine de bulamaz. Mert en son çareyi eliyle işaret etmekte bulur. Karsu hala telefona odaklıdır. Olanları fark etmez. Atilla yanına gelir.

Atilla: Bi sorun yok değil mi? Sürekli telefona bakmazsın genelde .

Karsu Atilla'nın sesini duyunca irkilir.

Karsu: Senin burada ne işin var ya? Nasıl öğrendin buraya geldiğimi? Üçtür dibimde bitiyorsun. Bana baksana sen, peşime adam mı taktın yoksa? Takip mi ettiriyorsun beni?

Atilla: Yok artık.

Karsu: Her seferinde karşıma dikilmeyi nasıl başarıyorsun o zaman? Sakın tesadüf deme bana.

Atilla: Tesadüf değil tabi ki, ama adam da takmam peşine merak etme. Eğer nasıl bulduğunu öğrenmek istiyorsan, gel konuşalım ben de her şeyi anlatayım sana.

Karsu: İstemez. Nasıl öğrendiğin de söyleyeceklerin de zerre umrumda değil anladın mı? Şimdi defol git buradan.

Atilla: Hiçbir yere gitmiyorum.

Karsu: Anlamadım.

Atilla: Beni dinleyene kadar hiçbir yere gitmeye niyetim yok. Boşa inat etme, oturup iki medeni insan gibi konuşalım sonra yine de git dersen hayatından tamamen giderim, gerçekten. Hadi çıkalım buradan, gidelim bi yerde oturalım sana her şeyi en başından, yalansız anlatayım.

Karsu: Sen laftan anlamıyor musun ya? İstemiyorum! Çabuk çık git buradan.

Atilla: Karsu bilmen gereken çok önemli şeyler var ama bi dinle beni-

Adamın biri: Hanımefendi, bu herif sizi rahatsız mı ediyor?

Atilla: Yok kardeşim, tanışıyoruz biz di mi Karsu?

Karsu: Hayır, ben bu adamı tanımıyorum. Hayatımda ilk defa burada gördüm.

Atilla şaşkınlıkla Karsu'ya bakar.

Atilla: Karsu-

Karsu: Beyefendi rica etsem güvenliği çağırır mısınız, bu adam başımdan gitmeyecek belli ki.

Adamın biri: Tabi. Güvenlik!

Güvenlik gelip Atilla'yı çıkarır. Atilla'nın şaşkınlığı devam etmektedir, Mert de işaret yaparak dışarıda beklemesi gerektiğini söyler. Şarkı bitince Karsu'nun yanına gider.

Mert: Karsu iyi misin?

Karsu: İyiyim iyiyim.

Mert: Ne oldu burada öyle?

Karsu: Hiiç, takılma bu meseleye sen, bi sorun yok, sahne performansına odaklan. Benim gitmem gerekiyor, Selin uyumuyormuş illa beni istoyor yanında. Tebrik ederim tekrardan, yeni işin hayırlı olsun canım.

Karsu Mert'e sarılır, Mert onu dışarı uğurlar. Çıkışta Atilla'yla karşılaşırlar.

Karsu: Utanmadan hala buradasın yani? İnanamıyorum sana.

Atilla: Konuşmadan gitmem demiştim sana.

Mert: Karsu aranızda tam olarak ne geçti bilmiyorum ama eve tek gidersen aklım sende kalır, malum buralar pek tekin değil. Eşlik etmesine izin versen olmaz mı? Ya da en azından taksi bekleyin beraber, benim içeri dönmem gerekiyor biliyorsun, kusura bakma sizi yalnız bırakmam pek doğru değil ama-

Karsu: Yok sen işine dön canım, beni de merak etme.

Karsu Mert'e tebessüm eder, Mert içeri geçer, Karsu'ya fark ettirmeden Atilla'ya göz kırpar. Atilla başıyla onayladıktan sonra Karsu'ya yaklaşır.

Karsu: Tek kelime bile edersen tek başıma çeker giderim.

Atilla susar. Beraber siteye geçerler. Selin dışarıda annesini beklemektedir. Atilla'yı da görünce çok sevinir, koşarak yanlarına gider. Önce annesine sonra Atilla'ya sarılır, Atilla Selin'i kucağına alır. Selin yanağından öper. Karsu çocuklar anlamasın diye araya giremez. Ne diyeceğini bilemez halde tepkisizdir.

Selin: Atilla abi ben seni çok özledim.

Atilla: Ben de seni çok özledim.

Selin: Öyleyse neden hiç bize gelmiyorsun?

Atilla: Maalesef ki çok fazla işim var onları bitirmem gerekiyor o yüzden vakit bulamıyorum. Gelemediğim için çok üzgünüm.

Selin: Üzülme, bazen annem ve babam da çok meşgul oluyorlar, büyüklerin çok işi olduğunu biliyorum.

Atilla: Öyle mi? Afferin sana.

Selin'in içeride olmadığını fark eden Tılsım ve Deniz onu kontrol etmek için dışarı çıkarlar. Atilla'yı gören Deniz çok sevinir, o da sarılmak ister, Selin Atilla'nın kucağından iner. Deniz ve Atilla sarılır, Tılsım şüpheci ve kırgındır.

Tılsım: Bi süredir görüşemiyoruz.

Atilla: Çok işim çıktı da sürekli onlarla uğraşmam gerekiyor.

Tılsım: Bizden sıkıldığından değil yani?

Atilla: Tabi ki hayır, sizden niye sıkılayım? Ben çok eğleniyorum sizinle beraber vakit geçirirken.

Tılsım: Olabilir sonuçta bazen babam da bizden sıkılabiliyor, mesela bale gösterime gelmemek için işi olduğunu söyleyip duruyor. Halbuki daha gösteriye

Atilla: Beş gün var.

Tılsım şaşırarak bakar.

Atilla: Birkaç arkadaşınızın ailesinin işinden dolayı hocanız erkene almış, Deniz'in gösterisinden üç gün sonra.

Karsu ve Tılsım şaşırarak Atilla'ya bakar.

Tılsım: Biliyorsun! Gelecek misin peki?

Atilla: Elbette.

Tılsım da sevinçle Atilla'ya sarılır. Karsu çocukları içeri gönderir. Öfkeyle Atilla'ya döner.

Karsu: Sen ne hakla çocuklarıma umut veriyorsun ya? Onlarla muhatap bile olmaman gerekiyor senin farkında mısın?

Atilla: Gün içinde karşılarına çıkmıyorum zaten ama bunlar özel, önemli günler. Aramızda yaşananlar yüzünden çocukları kırmaya da üzmeye de gerek yok. Korkma, bi gösteri yüzünden hiçbir şey olmaz, tehlikeli bir durum olsa zaten sizi asla riske atmam.

Karsu sinirli bir şekilde güler.

Karsu: Ben şuanda seni o kadar iyi anladım ki Atilla, inan bana tek kelime etmene bile gerek yok!

Karsu sinirle içeri girer. Türkan ne olduğunu anlamaya çalışmaktadır. Irmak da dinlenmek için yattığı odasından su içmek için çıkmıştır.

Karsu: Pes etmeyecek, çekip gitmeyecek de.

Türkan: Kimden bahsediyorsun?

Karsu: Atilla'dan...

Irmak: Belli değil mi? Aşık bu adam sana, savaşacak tabi ki.

Karsu: O zaman ben çeker giderim.

Irmak: Ne?

Karsu: İzmir'e gidiyorum ben... Ayça da çağırıyordu zaten. Bi süre orada kalırım, belki o zaman pes edip gider.

Türkan: Kızım, ciddi misin sen?

Karsu: Ciddiyim, hem de oldukça...