13. Bölüm Part 2

91 5 3
                                    

Keep note: Bu bölüm geçiş bölümüdür, biraz basit replikler olmasınının nedeni de bu, ileride işlerin rengi bayaaa değişecek 👀

Cevdet Atilla'nın kapısını çalar. Atilla Cevdet'i aramış alelacele gelmesi gerektiğini söylemiştir. İçeri girer.

Cevdet: Hayırdır abi?

Atilla: Karsu...

Cevdet: Yen- yani Karsu Hanım'a bi şey mi oldu?

Atilla: Yok çok şükür de... Ozan'ı öğrendi.

Cevdet: Ne? Nasıl? Ne Kadarını?

Atilla: Bi şekilde öğrendi işte. Ben bir şeyler uydurup geçiştirdim ama bizim acilen o gün Ozan'ı kimin dövdürdüğünü bulmamız gerek. Sen iyice sor soruştur öğren.

Cevdet: Tamamdır abi.

Atilla: Ha bu arada Dilaver'e hiçbir şey çaktırmıyorsun.

Cevdet: Kuşkulandığın bir durum mu oldu yoksa?

Atilla: Şimdilik yok ama dikkatli olmakta fayda var.

Cevdet: Anladım abi, o bende.

Türkan ve İpek eve geçmiş Irmak da dinlenmeye çekilmiştir. Karsu'nun ara ara dalıp gidişini ve gülümsemesini anlamdıramayan Filiz başbaşayken konuşmaya çalışır.

Filiz: Anlat bakalım hadi

Karsu: Neyi?

Filiz: Böyle uzaklara dalıp gitmene, yer yer gülmene sebep olan şeyi kastediyorum.

Karsu: Ben öyle mi yapıyordum?

Filiz: Evet, Atilla'dan geldiğinden beri bu haldesin. Dökül hemen.

Karsu pes eder yüz ifadesi ciddileşir.

Karsu: Gerçeği öğrenene kadar beni binbir soruyla darlayıp durmaman için anlatıyorum. Ozan...

Filiz: Ozan kimdi ya? Ha şu denizci. Eeee?

Karsu: O ölmüş...

Filiz: Ne? Kızım sen ne dediğinin farkında mısın?

Karsu: Maalesef anne, maalesef ki ne dediğimin gayet farkındayım.

Filiz: Biz bunu Deniz'e nasıl söyleriz? Çocuk daha yeni yeni toparlanıyorken şimdi de bu... Sen nasıl öğrendin ya bunu? Kim söyledi?

Karsu: Atilla.

Filiz: Ne?

Karsu: Denizci bir arkadaşı varmış işte onun aracılığıyla öğrenmiş.

Filiz: Hemen sana yetiştirdi tabi.

Karsu: Hayır, aksine bana söylemeyi hiç düşünmüyordu biliyor musun? Tesadüfen Ozan'ın telefonunu bulunca anlatmak zorunda kaldı.

Filiz: Bizim Ati'den mı bahsediyoruz şuan? Allah Allah, ne diye saklama gereği duymuş ki?
Karsu: Yükümü sırtlanmak için...

Ortamda garip bir sessizlik oluşur.

Filiz: Karsu bak daha önce söylemiştim sana inanmadın bana ama Atilla'nın sana karşı hisleri var.

Karsu'nun yüzünde bir gülümseme oluşur.

Filiz: Yüzünün aldığı şekle bakılırsa sen de farkındasın artık.

Karsu: Bugüne kadar bana karşı olan tavrının hep iyi niyetinden olduğunu düşündüm ama... Birinin yükünü sırtlanmaya çalışmak... Herkesin yapabileceği bir şey değil, bunu en iyi ben bilirim.

Filiz: Hoşuna gitti değil mi? Birinin sana karşı birşeyler hissetmesi . Güzel duygu...  Senin aklın başında, neyin doğru neyin yanlış olduğunu ayırt edebilirsin diye karışmıyorum ama Karsu, Atilla da benim oğlum sayılır, iyice düşün taşın, çocuğa boş yere ümit verme. Neyse, günlük durum raporunu da aldığıma göre ben yatayım. Hadi İyi geceler.

Karsu: İyi geceler.

Karsu koltukta bi süre daha oturur. Yüzünde büyük bir tebessümle Atilla'yı düşünür.

Hasan, Dilaverle konuşmaktadır. Dilaver olup bitenleri başından beri Hasan'a yetiştirmektedir.

Dilaver: Emrettiğin gibi Hasan Baba, Cengizhan'ı başka bir yere yerleştirtdim.

Hasan: Aferin. Şu Karsu mudur nedir onunla ilgili durum ne peki?

Dilaver: Bilmiyorum baba, abi hep kendi adamlarını koydurmuş, Cengizhan oradayken bizi de hiç çağırmadı.

Hasan: Bana bak Dilaver, benim oğlum üç çocuklu bir kadınla olamaz anladın mı? Ne yap ne et ayır onları! Yoksa çıkar çıkmaz, ilk seni keserim!

Hasan sertçe telefonu kapatır.

Vee sabah olur.

Sandık Kokusu Fan kurgu Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin