Arkadaşlarımı görme isteği bende rahatlık uyandırıyordu. Bir süredir bu evdeydim. Burada doğmuş olmama rağmen hala evim olamamıştı, benim tek evim hala Hogwarts'tı.
Bu bir kaç hafta içinde Hesperus yani annemle aramız ısınmaya başlamıştı, özellikle o piknik günü gerçekten bir aile olmaya hayatımda ki en yakın şeydi!
Ama geceleri odama çekildiğimde bu aile ortamı fikri beni derinden korkutuyor. Onlara zorunluluk olabilir miyim diye düşünmeden duramıyorum.
Snape'e hala alışamadım, bazen beni çok şaşırtıyor bu benim tanıdığım yaşlı yarasadan çok daha alakasız bir adam. Eve geldiğinde gözlerindeki karadelikler ışıldıyor sanki. Bazen ona içten içe bana daha çok ilgisini geri çekmesini istiyorum.
Yine Hesperus'un uyuduğu bir sabah bodrumda bebek beşiği buldum, etrafı incelemek için en iyi saatler bunlardı. Beşiğin kabartmalarında elimi gezdirip yanına çöktüm, eğer bu evde büyüseydim ne olurdu diye düşünmeye daha çok başladım böylece.
Çok daha farklı bir hayat, annemin ve babamın öldüğünü düşünerek onları bilmemenin olduğunu düşünerek geçen ağlamalı gecelerin hiç olmaması.
Her gece babasının kitap okuduğu annesinin iyi geceler öpücüğüne boğduğu bir ben nasıl olurdum?
Ona anne demek istiyorum ama buna cesaretim yok! Snape'e de gelince... Bazen, yani bazen... Onun babam olması güvende hissettiriyor gibi. Tabi ki onu babalığa kabul edebileceğimden emin değilim. Ama her eve geldiğinde böyle mutlu olan ve geceleri yanıma gelip gizlice sıcaklık tılsımı yapan bir adam.
Kalbimde ne var bilmiyorum tek bildiğim çok karışık olduğu.
"HARRY, ÇORBA YAPMAK İÇİN ANNEN ÇAĞIRIYOR!"
Snape'in sesi tüm düşüncelerimi yine kilitliği sandığa gömmüştü kapımı açıp merdivenlerin başından seslendim.
"GELİYORUM!"
Merdivenlerden aşağı ikişer üçer adım koşarak inip mutfağa geçtim Hesperus kalbini tutup şaşkın bir şekilde konuştu.
"Oğlum az yavaş olsana bir yerine bir şey olucak."
"Bir dahaki sefere dikkat ederim, neye yardım lazım?"
⚡️⚡️⚡️
"Ah Hesperus canım çorba şahane olmuş."
Hesperus gözleriyle beni işaret etti,
"Harry olmasa bu kadar güzel olamazdı Molly, onun eseri."
Yanaklarım benden habersiz kızarırken tebriklere teşekkürlerimi ilettim. Hagrid, Weasleyler,Sirius, Remus ve Hermione. Onların burda olması beni çok mutlu ediyordu.
Bahçede yemekler yenmiş herkes büyüyle çoğaltılan bahçe koltukları ve sandalyelere kurulmuş meyve yiyorlardı.
Deniz sakindi biz gençler de kumsal alana geçmiş patlamalı pişti oynuyorduk arka taraftan Ginny koşarak gelip heyecanla ellerini çırptı.
"Bomba bir haberim var! Mrs. Snape su sıcaksa girin dedi harika değil mi!Ve kadın çok ince şimdi mayo çoğaltmaya gitti."
Anlaşılan bu gece erken bitmeyecek sular gibi serin bazen minik renklenecek anılar gibi dalgalanacak bir gece.
İkizler ve Ginny eve önden giderken biz arkada kalmıştık. Aklımda düşündüklerimi en saf onlardan başka kime diyebilirim ki?
"Sanırım Hermione , Ron artık hazır gibiyim."
Hermione mutlu olmuş bir şekilde sırıtıyordu ama Ron anlamamış turuncu saçlarıyla oynarken sordu.
"Neye kanka?"
Derin bir nefes verdim bunu dışımdan söylemek...Çok heyecan verici, yeni bir sayfa açacak olmanın heyecanı, artık bir ailemin olmaya başladığının minik telaşı.
"Anne demeye..."
⚡️⚡️⚡️
Evet biliyorum çok kısa ama soluk almak için yazdım zaten beklentinizi karşılamadığı için çok özür dilerim.
Annem iyi şimdi hastaneden çıktık sonunda çok şükür.
İyi dileklerini ileten arkadaşlarım sizleri çok seviyem heee bunu unutmayın.
Hepinizi seviyorum hata kusur ettiysem affola<3
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Point De Rupture
Fanfiction|HP & Severitus Fanfic| "Hayır Dumbledore bu şekilde değil onları koruyamam anlıyor musun?!" ***Point De Rupture: Fransızca 'Kırılma Noktası' demektir. 2024 Temmuz'a Kadar Askıda -Tek tük bölümler gelebilir-