Gece boyunca gördüğüm rüyaların etkisiyle sabah yatağımdan bir hışımla kalktım. Güzel bir güne başlamak istiyordum gördüğüm rüyaların aksine tabikide.
Gözlerimi açar açmaz ilk işim telefonuma göz gezdirmekle başladım. Heyecanlıydım dünkü olanlar, söylenenler bir hayli insanı mutlu ediyordu işte.
Hızlıca yorganı üzerimden atıp makyaj masama koyduğum telefonumu almak için ayaklandım. Telefonu elime aldığımda henüz bir bildirim yoktu. Hızlıca şifremi girdikten sonra WhatsApp'a girdim. Hızlıca mesajlardan Bay ukalayı bulup mesaj yazmak için parmaklarımı klavyeye götürdüm.
Bay ukala
'Günaydın :)'
Yazarak hemen Burak'a mesajı gönderdim. İnterneti kapalı olmalıydı ki mesaj tek tik gitmişti.
Hızlıca etrafıma bakınmaya başlamıştım, olduğum yerde sanki çocuk gibi dönmeye başladım. Elime tarağımı alıp deliler gibi bağırmaya başladım şarkı söylüyordum sanki bir sanatçı edasıyla.
Rezil oluşumu aldırış etmeden deliler gibi şarkı söylemeye devam etmiştim Anıl sesimi duymuş olmalı ki öküz gibi odaya dalmıştı.
"Kızım sen salak mısın ya? Ne oluyor sabah sabah," dedi homurdanarak. "Şurada bir uyuyalım dedik içine ettin ya." Dedi tek gözü açık tek gözü kapalı mayhoş bir şekilde yüzüme bakarken.
Anılı aldırış etmeden bir yandan dans ediyor bir yandan da şarkı söylüyordum.
Şarkı söyleyip dans ederek Anıl'a doğru gidip elinden tutup Anıl'ı kendime çektim.
"Hadi ama oturmaya mı geldin? Dans edelim yahu," dedim zıplamaktan yorulan sesimle.
Anıl beni reddetmeden sanki yıllardır o anı bekliyormuş gibi oda deliler gibi dans etmeye başladı.
"İki deli bir araya gelmemeliydi..." diyorduk çığlıklarımız arasından.
Anıl'ın hiç reddetmeden anında adapte olması beni şaşırmıştı beklemiyordum.
"İçinden canavar çıktı ha seninde," dedim gözlerim Anıl'ı aşağıdan yukarıya doğru süzerken.
"Ne sandın koca memeli maymun..." dedi hızla bağırarak.
"Ne..." Diye cırladım o an, söylediğini duysam da aldırış etmeden deli gibi dans ettik.
Odaya gelen annem hem şaşırmış hem de gülerek bizi izliyordu.
"Delisiniz yahu..." Dedi kıkırdayarak.
Gülümsedim sadece.
Annem odadan çıkar çıkmaz bakışlarımı sesi kesilmiş anıla çevirdiğim de pencereden dışarıyı izliyordu donuk bir şekilde.
"Hu..."Dedim bağırarak. "Nereye bakıyorsun Anıl, hadi dans ediyoruz şurada." Dedim bir yandan dans ediyor bir yandan da şarkı söylüyordum tarağımı ağzıma götürürken.
"Defne..." Dedi Anıl dudaklarının arasından.
"Hı..."Dedim şarkı söylemeye devam ederken.
"Şuraya bak geri zekalı, bırak tepinmeyi de..."Dedi dişlerini sıkarak.
Baktığı yere baktığım da o an çığlık attım. Nefes nefes kalsam da gür çıkan sesim Anılı rahatsız etmiş olmalı ki koluma bir tokat patlattı.
"Ne cırlıyorsun ya..." Diyerek kızdı.
"Burak..." Dedim pencereden aşağıya bakarken.
El sallayan Burak'ın çaresizlikle dudaklarını birbirine bastırdığını gördüm. Ayıp olmasın diye bende el sallayarak karşılık verdim. Başımı Anıl'a çevirdiğim de Anıl'da el sallıyordu.
YOU ARE READING
İntikam Yemini
Teen FictionSönmeye yer arayan Mum. Bir bıçak mı İNTİKAM YEMİNİ. Yıldız vermeyi, yorum yapmayı ve takip etmeyi unutmayın. İYİ OKUMALAR :)