.28.

29 5 0
                                    

Havada öylece asılı dururken artık tepetaklak durmaktan başım ağrımaya başlamıştı. Uzaktan gelen konuşma sesleri duyunca kaşlarım çatıldı.

Sesler gittikçe daha da netleşirken İrem ve Özgür'ü gördüm. Özgür yukarıya bakıp ikimizi de havada asılı görünce güldü.

"Sanırım aşk kuşlarımızı bulduk aşkım. Cidden kuş falan mı sanıyorsunuz kendinizi ne işiniz var orda?"

Göz devirip aşağıya baktım. Baş aşağı dururken aşağıya bakmak bile zordu be.
"Lan kes indir bizi! Başım döndü kusucam şimdi."

Özgür tam altımızda durdu. "İndiririm ama birşey sorucam. Cihan abi!"  Cihan umursayıp kafasını çevirdi.

"Cihan abii!"

"Tövbe tövbe." Cihan sabır dilenip derin bir nefes alırken iç çektim ve aşağıya baktım.

"Söylesene salak!"

"Cihan abi! İrem'le evlenmeme izin verirsen sizi indiririm"

Cihan'ın gözleri benimle buluştu. Ne kadar sinirlendiğini görebiliyordum. Kollarını bağlayıp bana baktı. "Biliyor musun burada kalmayı tercih ederim."

İstemsiz güldüm ve aşağıya baktım. "Özgür salak salak konuşma indir bizi yemin ederim bir daha İrem'in yüzünü göremesin!"

"Ya aşkım!" İrem Özgür'ün koluna sarılırken Cihan sinirle aşağıya baktı. "İrem!" Bağırdığı anda İrem Özgür'ün yanından uzaklaşmıştı.

"Ya nolur tamam desen yabancıya mı gidiyor sanki manitanın arkadaşıyım işte!"

"Özgür oraya gelirsem seni boğarım!"

"Aman iyi be!"

Ağacın arkasına doğru yürüyüp ipleri çözdü. İpleri birden çözdüğü için hızla yere düşmüştük. Cihan sırtını yere vurduğunda acıyla homurdandı. Kafamı kaldırıp ona baktım. "İyi misin?"

"Bilerek yaptı velet" diye homurdanıp ayağa kalktı ve elimi tutup ayağa kalkmama yardım etti.

Uzun süre baş aşağı kaldığım için dengemi kaybedip tökezlemiştim. Cihan kolunu sıkıca belime sarıp beni tuttu. Başımın dönmesi geçince doğruldum ve derin bir nefes aldım.

"İyi misin?"

Kafamı salladım. Etrafıma bakarken gözlerimin kararmasıyla kafamı sallayıp kendime gelmeye çalıştım. Cihan ellerini yanaklarıma koyup kafamı ona çevirdi ve gözlerime baktı. Yüzünü tam göremiyordum gözlerimi kısıp görüntüyü netleştirmeye çalıştım ama gözlerim kararıyordu. Burnumdan birşey aktığını hissedince elimle dokundum ve parmaklarıma baktım. Kanıyordu..

"Batu!?" sesi çok boğuk gelmişti. Görüşüm tamamen giderken bilinçim tamamen kapandı ve bayıldım.

---

"...öyle olduğunu sanmıyorum vücudu tekrardan tepki veriyor. Daha öncesinde bağımlı olduğu için vücudu buna alışık"

"Kullanımıyordu, yemin ederim."

Kulağıma dolan sesler netleşirken rahatsızca inleyip gözlerimi açtım. Başım çok ağrıyordu ve boğazım kurumuştu. Odaya baktığımda herkes odada endişeli bir şekilde bana bakıyordu ve Yakup abi vardı hani irem'lerin tanıdığı doktor.

Yataktan doğrulmaya çalışırken İrem endişeyle oturduğu yerden kalkıp kolumu tuttu ve bana yardım etti. Arkamdaki yastığı düzeltip bana baktı. "Su ister misin?" Kafamı salladığımda bardağa su koydu ve bana verdi. Bardağı alıp birkaç yudum içtim. Boğazım acıyordu.

•İkigai•Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin