"Yemin ederim vurucam o malı"
"Ya baba boşversene sen"
Ağzımdaki sigarayı söndürüp küllüğe bastırdı. "İt herif bir de beni tehdit ediyor!"
Tekli koltuğa oturdum ve odanın içinde sinirle dolaşan babama baktım.
"Sen şu olayı doğru düzgün anlatsana"
Karşıma oturup eğildi "Yüksel götünün siparişi biraz geç kaldı yarına yetiştiririz dedim. Yarına kadar yetişmezse istediğin silahlar elinde patlamaz inşallah diyor bana gavur it"
Sesli bir şekilde güldüm ve arkama yaslandım "Baba çocuk musunuz siz? Neyse boşver sen onu ben yarın götürürüm onun paketini"
Kaşlarını çatıp arkasına yaslandı "Yok sen onla yüz göz olma."
Neden böyle dediğini biliyordum ama sorun değildi geçmiş geçmişte kaldı sonuçta. "Ben götürürüm baba. Sorun yok"
İç çekip uzandı ve elini omzuma koydu "Sen iyisin değil mi?"
Onaylar şekilde kafamı salladım "İyiyim baba bazen arada garip rüyalar görsem de ben gayet iyiyim." Aklıma annemi gördüğüm rüya gelmişti. Aslında onu görmemiştim yüzünü hatırlayamamak çok koyuyordu.
"Bir psikologa gitsen? Belki yardımı olur"
Omuz silktim "Belki sonra." Ayakta kalktım "Ben artık eve gideyim baba yarın paketleri gönderirsin ben Yüksele veririm." Gülümsedim. "Çok içip sarhoş olma bak"
Babam gülümseyip masadaki içki bardağını aldı "Hadi lan oradan velet, dikkatli sür"
"Tamamm" evden çıkıp cebimdeki motor anahtarını çıkarttım.
"Batu abi!" Bahçeden gelen çocuk sesiyle oraya baktım. Deniz koşarak bana doğru geliyordu. Gülümseyip eğildim ve onu kucağıma aldım.
"Ne zaman geldin! Çok özledim seni!"
"Bende seni çok özledim prenses" diyerek yanağını öptüm. Kendisi babamın şoförünün kızıydı. Buraya her geldiğimde onunla oyun oynardık.
Motorumu görünce dudak büzdü ve üzgün bir sesle "Eve mi gidiyorsun?" dedi.
"Evet prenses eve gidiyordum"
"Burda kalsann?"
"Deniz!" Bahçeden bir ses geldi Deniz'in annesi telaşlı bir şekilde etrafa bakıyordu.
"Gül abla buradayız!" Bizi görünce gülümseyip hızlı adımlarla yanımıza geldi. "İyiki buradasın Batu oğlum yoksa bu manyak kız evden kaçıp duruyor"
Kaşlarımı çatıp Deniz e baktım. "Evden mi kaçıyorsun?"
Gözlerini kaçırdı ve dudak büzdü "Ev çok sıkıcı"
Güldüm ve yanağını öptüm "Ben gelene kadar uslu durursan geldiğimde motorla gezeriz olur mu?"
Güzel gözleri heyecanla açıldı. "Gerçekten mi!"
"Evet gerçekten ama şimdi uyku saatin" onu annesinin kucağına verdim ve saçını okşadım. "Görüşürüz prenses"
"Görüşürüz prensim!" dediği şeyle sesli bir şekilde gülerek motoruna bindim ve anahtarı takıp çalıştırdım.
Yarın Yüksel götüyle uğraşmak biraz sıkıntı olucaktı ama önemli değildi hallederdim. Evin önüne park edip motordan indim kaskımı çıkarttım ve kapıyı çaldım. Kapıyı İrem açınca kaşlarım çatıldı. Bu kız bizde yaşamaya mi başlamıştı.