"Kullanmadım diyorum neyini anlamıyorsun!"
Salonun ortasında bağırıyordum, zaten sinirlerim bozuktu birde Cihan'la uğraşıyordum. Gerçekten sinirliydi ve bana inanmıyordu.
"Yalan söyleme!"
Sesi tüm evi inletemişti, irkilsemde geri durmadım burnumdan soluyordum. Sinirli gözlerimi ona çevirdim, "Kullanmadım." sert bir sesle konuştum.
Dün gece tekrar kriz geçirmiştim ve vücudumda tekrardan uyuşturucu bulunmuştu. "Ya ben 4 gündür bu evin içindeyim amına koyayım nerden alabilirim!"Kollarını bağlayıp bana baktı gözlerindeki hayal kırıldığını görebiliyordum ama gerçekten doğruyu söylüyordum. "Benim hoşuma mı gidiyor sanki sürekli bayılıp ellerimin titremesi?" Duvarla konuşuyormuş gibi hissediyordum. Buz mavisi gözleri soğuk bir şekilde bana bakıyordu.
"Kimden istedin?" Diye sordu sert sesiyle. Ellerimi saçlarımın arasına geçirdim.
ALLAH'IM AKLIMI DELİRCEM!
"Siktiğimin şeyini kimseden istemedim, istesemde getirmezlerdi zaten." Ellerim titriyordu, kriz yüzünden değil sinirden.
"Ya sölersin yada çok sevdiğin motorunu yakarım."
Duyduğum cümleyle gözlerim şaşkınlıkla açıldı. Asla olmaz! Sinirle kaşlarımı çattım. "Şimdi de tehdit mi ediyorsun?"
Yüzü ifadesizdi, "Söyle Batu."
Bağırmamak için kendimi zor tuttum, ya söyleyecek birşey yoktu ki amına koyayım! Derin bir nefes alıp sinirle salondaki masaya tekme attım.
"Sen bilirsin." Diyerek evden çıktı ve kapıyı sertçe kapattı.
"MOTORUMU YAKARSAN BENDE BU EVİ YAKARIM!" arkasından bağırdım.
Koltuğa çöküp ellerimi saçlarıma attım ve düşündüm. 4 gündür bu evden çıkmadım, sözünü dinledim, sigara bile içmemek için kendimi zor tuttum şimdi gelmiş bana inanmıyordu. Masadaki bardağı alıp dış kapıya doğru fırlattım bardak paramparça oldu ve cam kırıkları yere saçıldı. Sinirlerim bozulmuştu, offlayıp kafamı koltuğa yasladım.
4 gün boyunca bu eve girenleri düşündüm. Özgür, Koray, Uğur ve İrem'i listeye dahil etmedim bile, onun dışında ilk günler Ahlas abi ve Alev gelmişti, onları da listeden çıkarttım. Onun dışında... aklıma gelen şeyle kaşlarım çatıldı ve yattığım yerden anında kalktım.
Baran.
İyide neden? O çocuğun benimle ne derdi vardı ki?
Aklıma bana verdiği tadı bozuk olan portakal suyu gelince sinirle ayağa kalkıp masadaki vazoyu duvara fırlattım. "Oruspu çocuğu!" Bağırdım, derin nefesler alıyordum. Sakin kalıp düşünmem gerekiyordu ama damarlarımda hala uyuşturucu gezerken bu pek mümkün değildi.
Bu evden çıktığım anda gidip boğazına yapışacaktım, Cihan'a söylemek gibi bir planım yoktu. Şuan onu görürsem burnunu kırma isteğim artardı. Derin bir nefes verdim ve terden ıslanmış saçlarımı geriye attım, sanırım kriz geçirecektim.
Titreyen ellerimi yumruk hâline getirdip koltuğa oturdum ve kafamı tekrar geriye attım. Uyumayı denersem belki delirmezdim.
---
Uyandığımda hala koltuğun üstündeyim, her yerim tutulmuştu ve öğlen olmuştu hatta güneş bağırıyordu. Homurdandım ve ayağa kalktım yüzümü yıkadıktan sonra bugün dünden daha berbat gözüktüğüme karar verdim. Saçlarımı geriye atıp yüzümü kuruladım ve banyodan çıktım.
Dövmem gereken üvey bir kuzenim vardı ama nerede olduğunu bilmiyordum. Telefonumu alıp Koray'ı aradım. Konu önemli olunca en aklı başında insanı arıyordum. Telefon açıldığı anda bağırdığını duyunca yüzümü buruşturdum.