"Hazırlıklar tamam, değil mi?"
Jisung bir kez daha mutfaktaki çalışanların yanına uğradığında tatlı yapan Felix onun telaşına karşılık kıkırdamıştı. Omega Jisung'un mühürlenmesinin üstünden çoktan birkaç hafta geçmiş, alfa Minho ise ülkenin yeni Kralı olarak tahtına oturmuştu. Kat be kat artan sorumlulukların arasında yeni evli çift ilk misafirlerini ağırlayacaklardı.
Kral Minho'nun baba tarafından kuzenleri gelecek, Jisung'un yanında olmak için de Yang ailesi akşam yemeğine katılacaktı. Omeganın her şeyin mükemmel olmasını istemesinin en büyük sebebi de Kralın akrabalarıyla ilk kez tanışacak olmasıydı elbette. İkilinin yemin ve taç töreni aceleye geldiği için halk ve birkaç soylu aile dışında kimse olmadığından Jisung da Lee ailesinden kimseyle tanışamamıştı. Bu yüzden bu akşam da dahil önümüzdeki birkaç gün Omega için önemliydi.
"Sakin ol Jis, Chaeryoung ve Ji Seok dışındaki kuzenlerimi ben bile sevmiyorum. Şunun tadına baksana."
Prens Felix'in kendisine doğru uzattığı kaşıkla sakinleşebilmek adına derin bir nefes alıp verdikten sonra çikolatalı pudingin ağzında dağılmasına izin verdi Jisung. Damağına yayılan lezzetle gözleri kocaman açıldığında Felix onun tepkisine kıkırdadı.
"Yediğim en güzel puding bu! Ne koydun içine?"
Ilımış karışımı desenli kâselerin içine dökerken omuz silkti Prens. "O da benim sırrım. Tarifi kimseye vermiyorum ki sevdiklerime kendim yapayım. Ne zaman istersen senin için yaparım, söylemen yeterli."
Soylu bir Prens olmasına rağmen sevdikleri için mutfağa girecek rahatlıkta olması Felix'in ne kadar sevilesi bir insan olduğunu kanıtladığını düşündü Jisung. Artık iyice yakın olmanın verdiği rahatlıkla omega neşeyle teşekkür edip Felix'in yanağına öpücük bıraktıktan sonra mutfaktan çıktı. Hazırlıklar iyi gittiğine göre Seungmin'in iyi olduğuna da emin olup hazırlanmak için odasına çekilebilirdi.
Komutan Chan ile olan son diyaloğundan beri Seungmin keyifsizdi. Dün Kral Minho'nun çalışma odasına uğrayıp saraydan ayrılmak istediğini söylemişti ve Jisung alfasından bu haberi duyduğundan beri yüreğinde derin bir hüzün hissediyordu. Minho her ne kadar düşüneceğini söylese de onun da Seungmin'i bırakmaya niyeti yoktu fakat arkadaşını böylesine bir keder içinde görmek onu da üzüyordu.
Jisung tıklattığı hâlde ses gelmeyen kapıyı yavaşça araladı. "Seungmin'im"?
Genç beta dalgınlıkla elindeki otları ezerken duyduğu ses irkilerek kendisine gelmesine sebep olmuştu. "Kralım. Özür dilerim dalmışım, geldiğinizi duymadım."
Jisung alışık olmadığı hitap şekline karşılık elini hayır anlamında sağa sola salladı. Ona göre Kral olabilecek tek kişi Minho'ydu ve evli olmaları ona Kral denmesi için sebep olmamalıydı ama ne yazık ki herkes bu düşüncesini es geçiyordu.
"Özür dilenecek bir şey yok Seung, ayrıca bari sen resmiyeti bir kenara bırak. Arkadaş değil miyiz?"
"Öyleyiz tabii."
Seungmin'in buruk sesi derin bir iç çekmesine sebep olduğunda aralık kalmış kapıyı kapatıp odadaki sandalyelerden birisine oturdu.
"Minho gitmek istediğini söyledi. Bu konudan emin misin?"
Elindeki tahta parçasını bir kenara bırakıp kafasını kaldırdığında Jisung beta hekimin gözlerinin altının ne kadar çökmüş olduğunu fark etmişti.
"Bilmiyorum. Tek bildiğim şey canımın yandığı ve bununla nasıl başa çıkacağımı bilmiyorum. Benim ailem yok Jisung. Chan gelsin bana aile olsun istiyorum, bana bunu bile çok görüyor. Bu yalnızlıkla nereye kadar dayanabilirm gerçekten bilmiyorum."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
the chosen one | minsung & omegaverse
Fanfiction"Sizler ülkenin kralı olacak alfa için eğitilecek seçilmiş omegalarsınız." ↪ minsung