Yazardan
Soğuk esen rüzgar yüzüne çarparken restoranın önünde durmuş maskesinin altından derin bir nefes çekti. Omzunun üzerinden hafif dönüp "Hazırmıyız?" Diye sorduğunda her kes "Evet, efendim!" Diye bağırdığında Alperin dudakları kıvrıldı.
Önde Alper, sol tarafında Kaya, sağ tarafında Onur ve adamlarıyla hızla restoran binasının içine daldı.
Alper silahını kaldırdığında yanındakilerde silahlara kuşandı. İçeridekiler silahlı ve maskeli adamları görünce bağırıp çığlık atmaya başladılar.
Alper "Onur!" Diye gürlediğinde Onur müşterilere yöneldi. "Canına değer veren her kesin sadece 2 dakikası var! Eğer zarar görmek istemiyorsanız restoranı terk edin ve çabuk olun! Aksi takdirde hiç bir can için sorumluluk almıyoruz!" Herkes bağıra çağıra dışarı çıkmaya başladığında müdür ve bir iki önemli kişi onların olduğu salona geldi.
"Ne oluyor siz kim-"
Alper konuşmasına izin vermeden kafasına sıktığında diğerleride telaşlandılar ama belli etmemeye çalıştılar. Koca adam kan içinde ayaklarının altına yığıldığında diğer kişi konuşmaya çalıştı ve bu seferde Kaya ona sıktığında tekrar bağırışlar koptu.
Son kişiye yine Alper silahını doğrulttu "En kısa zamanda şu müdürünüz olacak Emir piçini çağırmazsanız burda sağ tek bir kişi dahi kalmayacak!" Adam nefesi kesile kesile bağırdı. "Sinem! Emir beyi... yukarıdan ça-çağır! A-acele ett!"
Alper arkasını dönüp adamlarını kontrol etti, tekrar adama döndüğünde adam kolunu tuttu. "Lü-lütfen! Lütfen canımı ba-bağışl-" Alper sözünü bitirmesine bile izin vermeden şakağına sıktı. "Siktir be, birde bunla uğraşacağım,"
Emir yukarı kattan indiğinde Alperin dudakları kıvrıldı. "Demek geldin, ha-"
"Kimsin! Ne cüretle adamlarımı öldürürsün!" Alper gülüp başını salladı. "Burda iki medeni adam olarak empati kurmaya çalışıyoruz, nazik olmayı bilmez misin?"Adam bu sözlerle delirdi. "Sen delirdin mi!? Adamları öldürüp nazik olmaktan söz ediyorsun!" Alper başını sol tarafa yatırdı ve namlunun ucuna üfledi. "Öyle mi yapmışım?" Emir daha da çıldırıp Alperin üzerine yürüdüğünde Kaya öne geçti ve yakasından tutup geriye itti. "Adımlarına dikkat et, kendini bir şey mi sanıyorsun?"
Emir "Sen kim oluyorsunda!" Deyip yumruğunu havaya kaldırdığında Alper silahını ona doğrulttu. "Şimdi," deyip sert ifadeyle gözlerine baktı. "Ben burayı başına yıkmadan teslim olup bizimle geliyorsun," Emir sinirden delirmiş bir halde "Kimse bana emir vereme-" Alper ani haraketle silahı bacağına doğrultup acımadan sıktı.
Emir çığlığı restoranı inletirken yere çöktü. Dişlerini sıkıp küfürler sıraladığında Alper karşına geçti. "Sana söylemiştim, şimdi teslim olmazsan, süründürerek götürürüm seni, galiba yumşak konuştum" Emir güldü. "Beni... böyle... alt edeceğini mi... düşündün..." dediğinde kahkaha attı ve yüksek sesle bağırdı. "Kimsin dedim senn!!!"
Alper üzerine eğildi ve yapay şekilde dudağını büktü. "Beni tanımamana üzüldüm doğrusu, çünkü hatırlamana en iyi şekilde yardım edeceğime şüphen olmasın," Emir bir anda acısını unutup karşısında duran mavi gözlere odaklandı. Aniden geri gittiğinde "Sen..." dedi ve sustu.
Alper kahkaha attı "Tanımana sevindim," Emir kısık sesle "Çağlar..."
Diye fısıldadığında Alper hızla ayağa kalktı. "Çağlar değil! S*ktiğimin evladı! Çağlar değil Alper Sancakk!!!" Diye gürleyip bağırdığında bir tekme karnına vurdu. "Senden bir bir alacağım, adımı!" Bir tekme daha sertçe vurduğunda Emir acıyla inledi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
~İntikam Acıdan Doğar~
Short StoryAnnesinin ve ablasının intikam ateşi ile yanan Alper Sancak uzun yıllar sonra aniden ortaya çıkar... Düşmanın kızıyla yaptığı anlaşmayla intikamları uğruna yoğun bir savaşa başlarlar...