Bölüm ithafı : @BuseBycnr
Keyifli okumalar...
Playlist : Ed Sheeran - Photograph
Yıldızlar, gece karanlığında parıl parıl parlıyorlardı ve ışık hüzmelerinin hepsi bana göz kırpıyordu. Bu gece o kadar çok yıldız vardı ki, ufalıp aralarında kaybolmuştum bende sanki.
Barlas MAHŞER'in kapısını elindeki anahtarla açarken ben yıldızların ihtişamına kapılıp gitmiştim. Ona döndüğümde kapıdan içeri girdiğini gördüm.
"Takip et beni."
Onun dediğini uygularken MAHŞER'i ilk defa bu kadar karanlık gördüğümü düşündüm. Sadece tavandaki kırmızı lav dekorundan gelen ışık etrafa loş bir hava katıyordu. Ve bu kadar sessiz, hatta buraya o kadar çok zıt düşen bir sessizlikti ki kulaklarımı tırmalamıştı.
Bütün bu gariplikler aynı paydada birleşince uykulu halimden kurtuldum ve aklımı çalıştırmaya başladım. O anda Barlas'ın kapıyı anahtarla açtığı aklıma geldi ve gerisinde olduğum adımlarımı onunkine uydurmak için hızlandırdım.
"Burada neden sadece biz varız? Ve neden buraya geldik?"
Art arda sorduğum sorulara sıkılgan bir ifadeyle geçiştirmesi bekliyorum ama beklediğim gibi olmuyordu. Yine geçiştirdi ama sıkılgan bir ifadeyle değil de diken üstünde bir ifadeyle. Biraz tedirgin duruyordu, ya da stresli.
"Şuan konuşmanın sırası değil Arsen. Sus."
Ter damlacıkları yüzüne sert bir ifade yerleştiren elmacık kemiklerini yalayıp geçiyordu. Barlas ise onu silme gereği duymadan bar bölümüne geçip sert bir içki şisesini kapıp balkona doğru ilerliyordu.
Meşhur ihtişamlı balkona ulaşmak icin merdivenleri tırmanırken Barlas'ın tedirgin ruh hali bana da bulaşıyordu ve elim ayağıma dolaşarak zor da olsa merdivenleri çıkabiliyordum.
Tam balkondaki rahat koltuklara oturacağımızı düşünürken Barlas yine beni şaşkına uğratan bir harekette bulunuyordu ve cam sandığım balkonu kaplayan siyah cam, yada kapıyı cebinden anahtar çıkararak yakından baktığında eğer çok dikkatli bakabilirsen görebileceğin deliğe yerleştiriyordu.
Arkasından gizemli odaya adımlarımı atarken Barlas'ın ışıkları açmasıyla gözüm alıştıktan sonra gördüklerimin etkisiyle birkaç adım geriliyordum. Sonra ise aynı hızla duvara doğru ilerliyordum.
Odanın bütün duvarlarını fotoğraf kaplıydı, tek eksik olan yer gri zemindi,onun dışında her yerde ben ve Barlas'ın sayısız haberli, habersiz pozları duvarları süslüyordu.
Bir nefes uzağımdaki fotoğrafa bakışlarımı sabitliyordum. Fotoğraf okuldan bir pozdu, üzerimizde formalar, Barlas'ın eli omzumda ekrana gülümsüyordum. Barlas ise ifadesiz bir suratla kameraya bakıyordu. Aslında biraz dikkatli bakarsan dudaklarının hafif de olsa kıvrıldığını görebiliyordunuz.
Hemen yanındaki fotoğrafa dikkatimi verdiğimde Aslı, Barlas ve benim çimenliklerin üzerine yayıldığımızı, benim suratımdaki yorgun ifadenin aksina Barlas'ın eğlenen yüzü süslüyordu fotoğrafı. Biraz öncekinin aksine göz bebekleri bile gülen Barlas'ın kıvrılan dudaklarını, yanaklarında oluşan hafif çizgilerden geçirdim parmağımı. Okşarcasına dokundum fotoğrafa...
Odadaki çoğu fotoğrafı gördükten sonra şaşkınlıkla Barlas'a dönüp "B-bu fotoğraflar neden bu odada? Neden astın hepsini? Neden?" diye umutla sordum.
Barlas odadaki tek eşya olan koltuğa yayılmış ve elindeki çoktan yarılamış olduğu içki şişesini tek dikişte ağzına dayayarak bitirmişti. Gözlerim büyüyerek izledim bu sahneyi, barda çalıştığımdan edindiğim bilgilere dayanarak o içkinin en ağır içkilerden birisi olduğu biliyordum ve bu kadar kısa sürede o şişeyi bitirmesi gerçekten korkunçtu!
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KARANLIK GEÇMİŞ
Ficção AdolescenteHafızasını kaybetmiş bir kız.O yapayalnız ve çaresiz. Ama buna inat Barlas'ı bulduğundan beri içinde umut tohumları biriktiren, hayata hep inançla bakan bir kız. Arsen... Kızın geçmişinden gelen bir adam. O adamın gözünü hırs ve nefret bürümüş. Arse...