Sabah kalktığımda Arslan çoktan işe gitmişti. Bende kahvaltımı yaptıktan sonra çıkmıştım evden. Türkan abla bir kaç günlük izin almıştı, gelmeyecekti. O yüzden bu sabah kahvaltı soframı kendim kurup yapmıştım. Acaba Arslan kahvaltı yapmış mıydı?
Şirkete vardığımda direkt odama gittim. Hiç vakit kaybetmeden işime koyuldum. Zaten kaybedeceğim kadar vakit kaybetmişdim..
O sırada telefonumun zil sesi yankılandı odada. Annem arıyordu..çok özlemiştim onu. Sesini duymaya, onunla konuşmaya çok ihtiyacım vardı. Bekletmeden cevapladım
"Annem, nasılsın?"
"İyiyim ben, asıl sen nasılsın? Anlaşa biliyor musunuz? Seni incitmiyor değil mi? Gerçi Arslan ağa hakkında şimdiye kadar kötü bir laf duymadım ama yinede güven olmaz"
"Yok bir sorun anne, meraketme. İyiyim"
"Bak Yağmur da seninle konuşmak istiyor" diyip telefonu Yağmur'a verdi
"Abla" dedi. Sesini duyunca bir hoş olmuştum. Yağmur benim değerlimdi..
"Yağmur, kardeşim iyi misin?"
"İyiyim abla, sen işine geri dönebildin mi?"
"Döndüm çalışıyorum"
"Çok sevindim abla" dedi mutlu ses tonuyla. Onun neşeli sesi benide mutlu etmişti
Annem ve Yağmur'la biraz daha konuştuktan sonra kapatmıştım telefonu
Tekrar işime dönmüştüm.
Öğlen arası terasa çıkıp yedim yemeğimi. Hafif rüzgar esiyordu, bu bana iyi geliyordu. Üzerimdeki tüm yorgunluğu alıp götürüyordu sanki..
Düşününce bu son olayları..hayatın çok garip olduğunu anlamıştım.
Aşık olup evlenmek istiyordum bir zamanlar..şimdi evliliğimi hangi yolla bitirebilirim diye düşünüyorum. Arslan iyi biri gibi gözüküyordu, ama sevmediğin biriyle bir ömür yaşanır mıydı? İkimizde bir birimize mahkum bırakılmıştık, ikimizde bir birimize mecbur bırakılmıştık. Belki o sevdiği kadınla olmanın hayalini kurarken benimle bir yola girmişti mecbur..
Bunları düşünmek benim aklımıda, kalbimide yoruyordu..
Nasıl bitecekti bu işin sonu?
Telefonumun zil sesiyle tüm düşüncelerimden koptum. Arslan arıyordu..
"Efendim" diye cevapladım
"Niran benim mavi böyle kenarlarında beyaz çizgi olan bir dosyam evde kalmış, şimdi eve geldim onu arıyorum gördün mü hiç?"
"Hayır görmedim, Türkan ablayı ara sor istersen belki o biliyordur"
O sırada yanımda bir tıkırtı hissettim, kafamı döndürdüğümde Arif ve Pelin'in geldiğini gördüm. Onlarda yemek için terasa çıkmışlardı
"Aradım, o da görmedim dedi" dedi Arslan
Arif ve Pelin gelip yanıma oturdular
"Çalışma odana bak, belki oradadır"
"Dün salondaki masanın üzerine koyduğumu hatırlıyorum en son, ama yinede bakarım"
"Salondaki masa mı?"
"Evet"
Dün bende dosyalarımı oraya bırakmıştım. Kendi dosyalarıma karıştırıp almış olamazdım değil mi?
Elimi saçlarıma geçirdim, salaktım ben gerçekten..
"Galiba benim dosyalarıma karışmışlar" dedi sesimi kısarak
"Senin dosyaların mı? Nerede peki?"
"Yanımda..ama ben bir şekilde getiririm sana dosyaları, çok mu acil?"
"Getirmene gerek yok, zaten sizinle şirketle ilgili olan bir dosya, birazdan toplantıya oraya geleceğim, o zaman verirsin" dedi
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Niran/ Berdel✔️(Ateş Serisi 2)
Romance"O zaman evlen benimle" dedi düz sesiyle. Bakışlarım anında onu buldu. Gözlerim gözlerine kenetlenmişti sanki.. İşte yine birileri berdele kurban gidiyordu.. Hayat onu bir şeylere zorluyordu Biz yine bir şeylere doğru sürükleniyorduk..
