25♤Tutkunun esiri

5.2K 161 2
                                        


Yaşanan olayların üzerinden günler geçmişti. Bu geçen günler bir şeyleri değiştirmişti. Mesela Rüya ve abim en azından çocuk gibi davranmayı bırakmıştılar. Ben abimden artık umudu kesmiştim zaten, ondan bir cacık olmazdı. Ondan bir şeyler bekleyerek kendimi hayal kırıklığına uğratmak istemediğim için öyle büyük şeyler düşünmüyordum. Rüya bu adamın neyine aşık olmuş onu anlamıyordum.
Cesaret desen yok, akıl desen yok, korkağın teki.
Abime olan öfkem uzun bir süre, belkide sonsuza kadar geçmeyecekti. Onun bana yaşattıkları öyle kolay yutulacak bir şey değil..
Ama bir şekilde Rüya'yla anlaşmayı başarmışlardı.
Şimdi durumları o kadar kötü değildi
Herkesi bir birine kattıktan sonra sonunda anlaşmayı başarmışlardı
En azından artık savaşmayı öğrenmeleri gerekiyordu, aşkları için savaşmayı. Yalnızca sevmekle bir şey olmuyor, aşk için savaşmalı, aşkı için savaşmalı insan

Bizde kaç gündür buradaydık..
Bilmiyordum, işin iyi mi yoksa kötü mü yanı bu ama alışmıştım buraya. Böyle büyük, neşeli, kahkahalı, bol sohbetli aile ortamını sevmiştim. Yaşadığımız kötü olayları, kederleri bile birlikte halletmeyi sevdim..
Alışmıştım, sevmiştim.
Arslan'ın ailesi benim kendi ailem olmuştu. Onları o kadar çabuk benimsemiştim ki..

Saçlarımda hissettiğim öpücükle düşüncelerimden ayrıldım. Ben böyle dalıp gitmişken Arslan girmiş odaya ve saçlarıma öpücük kondurmuştu. Tüm dişlerim gözükecek şekilde sırıttım

"Dalmışsın, bir şey mi oldu?"

Kafamı hayır anlamında salladım

"Hayır, yok bir şey öylesine" dedim yanağıma koyduğu elinin üzerine elimi koyarken. Aynı şekilde gülümsedi bana bakarak

"Özledin mi evimizi?" diye sordu yanıma geçip otururken, hemen çekti beni göğsüne ve yine saçlarıma öpücük kondurdu

"Burada bizim evimiz Arslan"

Tek kaşını kaldırarak yüzüme baktı. Galiba şaşırmıştı bu dediğime

"Orası öyle tabii ama sanki İstanbul'u özlüyormuşsun gibi geldi, istersen bu akşam dönebiliriz"

"Bu akşam mı? Yok gitmeyelim daha"

"Kalmak mı istiyorsun? Tamam o zaman döneceğimiz güne sen karar verirsin"

Herhalde artık işten kovulmuşumdur, o yüzden bu kadar rahat konuşuyordum. En azından kocamın şirketinde bir iş bulurdum..

"Rüya ve Selim tatile çıkmış beraber" dedi Arslan

Kafamı kaldırıp 'gerçekten mi?' der gibi baktım. Gerçekten şaşırmıştım. Daha bir kaç gün öncesine kadar herkesi ayağa kaldırmış, ayırılıyoruz falan diyen bunlar değilmiş gibi. Umarım böyle sakin, mutlu şekilde anlaşmaya devam ederlerdi. Çünkü hepimizin psikolojisi, sinirleri için bu iyiydi..

"Helal olsun" dedi

Kaşlarımı çatıp, sorgulayıcı bakışlarla baktım yüzüne

"Ne var yalan mı? Daha bir kaç gün öncesine kadar kavga gürültü, şimdi tatile çıkmışlar..biz daha oturalım yerimizde, tatil bizim neyimize" dedi sitem yapar gibi

Onun bu haline kahkaha attım

"Senin canın tatil mi çekti?"

"Benim canım seni çekti, ama kaç gündür hanımağamızdan tık yok"

Şuh bi kahkaha patlatmıştım. Böyle çocuk gibi konuşması beni daha fazla güldürmüştü

"Çocuk gibisin Arslan"

O da gülmüştü karşılık olarak

"Arslan biliyorum buradaki işler daha yoğun, daha çok, yoruluyorsun. Bi yandan şirketin işleri, onları orada birine emanet edip gelmişsin, buradaki şirketin işleri hepsi üst üste gelmiş. Tatil iyi gelir ikimizede, ama hangi ara gideceğiz?"

Niran/ Berdel✔️(Ateş Serisi 2)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin